Hasta bir mahkûm, suçu ne olursa olsun insan değil midir?

CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, “Biz hapiste hasta yatan PKK’lıya da gittik, DHKP-C’liye de, İslami kesimden mahkûmlara da gittik” dedi diye kıyamet koptu.

Haberin Devamı

Vay efendim hasta da olsa bir DHKP-C’li veya PKK’lı mahpus nasıl ziyaret edilirmiş.

 

İnsanlar hapse ölmeleri için değil, cezalarını çekmeleri için konuyor oysa. Biz bu tartışmayı hasta mahpusların sorunlarını gündeme getirmek için fırsat bilelim.

 

*

 

Bir kere, ister terörist olsun, ister seri katil, mahpuslar hapishaneler dışındaki toplumda var olanlara eş bir sağlık hizmetinden yararlanma hakkına sahiptir.

 

Bu eşitlik ilkesi, hem hapishane sağlığı ve mahpus haklarına ilişkin uluslararası ilkelerce hem de birçok ülkedeki ulusal cezaevi politikası ve hukukunca desteklenir.

 

Haberin Devamı

İdeali bu iken, ağır veya ölümcül hastalığı olan mahpusların ihtiyaç duydukları yoğun, çok disiplinli tıbbi bakımı sağlamak açısından hapishaneler yetersiz kalıyor.

 

Bu da mahpusların sağlığa erişim hakkının ihlaliyle sonuçlanıyor.

 

*

 

Sağlık söz konusu olduğunda mahpusların ayrımcılığa uğraması kabul edilemez. Ama ne yazık ki pratikte, buna çokça maruz kaldıklarına tanık oluyoruz.
Örneğin, hasta mahpuslar bir ameliyat veya tedavi için hastanelere götürüldüklerinde onlarla ilgilenen personel düşmanca tavır sergileyebiliyor. Bunlar, devlet tarafından ‘terörist’ veya ‘hain’ olarak kodlanmış kişilerse, doktor veya hastabakıcı da aynı yaklaşımda bulunabiliyor. İlla siyasi mahpuslara değil, adli mahpuslara da “Sen hırsızsın, suçlusun” muamelesi yapabiliyorlar.

 

Adli mahpusların bazıları için “Tehlikelidir, kaçabilir”, siyasi mahpuslar için ise “X terör örgütünün üyesidir” gibi notlar düşüyorlar. Oysa bir hastanın kişisel geçmişi ve kişisel bilgileri doktoru veya hastabakıcıyı ilgilendiren bir konu değildir. Siz eğer belirli insanların isimlerini ve suç fiillerini özel olarak yazıyor ve hastane personelinin bilgisine sunuyorsanız, burada etik anlamda sıkıntı var demektir. Kişinin hangi örgütten olduğunun güvenlikle ne gibi bir ilgisi olabilir?
Jandarma bilmek, fazladan güvenlik tedbiri almak isteyebilir. Ama o kâğıdı hastane personelinin eline verdiğinizde kötü muameleye yol açabiliyorsunuz. Mahpuslar mektuplarında anlatıyorlar; “Git, sana mı bakacağım, pis terörist” diyen sağlık personeli var.

 

*

 

Haberin Devamı

Hastanelerde diğer bir sorun, mahpusların yerleştirildiği mahkûm koğuşları. Bunlar genelde bodrum katta, penceresiz, havasız, sağlıksız yerler. Birçok mahpus ameliyatından sonra birkaç gün kalıp dinlenmesi gerekirken, hemen hapishaneye dönmeyi tercih ediyor. Kanser tedavisi için hastaneye götürülen ama küf kokusundan bu mahkûm koğuşunda kalamayan, “Daha kötü olacaksam olayım. Beni hapishaneye geri gönderin” diye kâğıt imzalayan mahpuslar var.

 

Kimi zaman da hastane, mahpusların ameliyat sonrası iyileşmesini beklemeden onları apar topar hapishaneye yolluyor. Açık kalp ameliyatı olup henüz yarası açıkken hapishaneye gönderilen insanlar var. Pansumanını koğuştaki arkadaşı yapıyor, düşünün.

 

*

 

Haberin Devamı

Esas sorun, hapishanelerde sağlık hizmetlerinin yeterli olmayışı.

 

Hapishaneler, ciddi hastalıkları olan insanlar için ölümü hızlandıran, sağlıklı insanların ise hastalandığı yerler. Sadece ağır hastalar sorun yaşamıyor; çok basit bir enfeksiyon kaptığı için ölen mahpus da var. Geç teşhis, terapi görememe nedeniyle, sağlıklı bir insan olarak girdiği hapishaneden çıktıktan iki hafta sonra ölen kanser hastası insanlar var.

 

*

 

Velhasılıkelam...

 

Muhalefet partisi temsilcilerinin, DHKP-C’li de olsa, PKK’lı da olsa, İslami kesimden de olsa, hapishaneleri ziyaret ederek hasta mahpuslarla görüşmeleri ve vaziyeti araştırıp öğrenmeleri en doğrusudur.

 

Gelişmişlik iddiasındaki ülkelerde bu tür girişimlerin devletin en tepesindekiler tarafından da desteklenmesi beklenir. Ki yanlışlar düzeltilsin, insan hakları ihlalleri tespit edilip önlenebilsin.

 

Haberin Devamı

Evet, gelişmişlik, bir ülkenin mahpuslarına ne raddede insan muamelesi yaptığıyla da ilgilidir çünkü.

Yazarın Tüm Yazıları