Paylaş
İlk insanlı uçuş, ABD’li Paul MacCready ve ekibi tarafından Gossamer Penguin adını verdikleri ve helikopteri andıran deneysel uçakla 1979’da gerçekleşti.
Arada gerçekleştirilen birçok denemenin ardından, Solar Impulse 2010’da gece ve gündüz 24 saat kesintisiz uçmayı başaran ilk güneş enerjili uçak olmayı başardı.
Tek damla fosil yakıta ihtiyaç duymadan, sadece güneşten aldığı ve lityum pillerinde depoladığı enerjiyle sonsuz süre havada kalabilen Solar Impulse yeni bir devrin kapısını aralıyor: Çevreci uçaklar devri.
Ağırlığı sadece iki otomobilin ağırlığına eşit; 71 metre uzunluğundaki kanatlarının üzerinde 17 bin güneş paneli var.
Havalanması için 150 metrelik bir pist ve saatte 47 kilometre hıza ulaşması yeterli.
Cumartesi günü yola çıkacak Solar Impulse toplam 500 saat havada kalacak ve 35 bin kilometre yol kat edecek.
Sırasıyla Oman, Hindistan, Burma ve Çin’e uğradıktan sonra Pasifik Okyanusu’nu geçerek Hawaii’ye ulaşacak.
Oradan ABD’ye, oradan da Atlantik Okyanusu’nu aşarak dünya turunu tamamlayacağı Abu Dabi’ye dönmeden önce Avrupa ya da Kuzey Afrika’da son molasını verecek.
En zor parkuru, 5 gece 6 gün aralıksız uçuşun gerçekleşeceği Pasifik Okyanusu geçişi.
Basınç ayarlaması olmadığı için kabin içinde oluşacak sıcaklığın 40 ile -40 derece aralığında değişmesi bekleniyor.
Bu, pilotlar için epey zorlu fiziki koşullar demek.
Sadece uçmayacak, uğradığı ülkelerde yenilenebilir enerji kaynaklarına ilişkin bilinci ve kullanım alanlarını yaygınlaştırmak için hükümetlerle ortak kampanyalar yürütecek.
Sabancı Grubu ve Bridgestone ortaklığı olarak 25 yılı geride bırakan Brisa, Solar Impulse programının Türkiye’den ilk ve tek temsilcisi.
Brisa, tarihi yolculuk boyunca, Türkiye’de yenilenebilir enerji kaynaklarının gelecekteki kullanım alanlarına ilişkin farkındalık yaratmak için çalışacak.
Solar Impulse mucidi Bertrand Piccard yenilenebilir enerji kaynaklarına geçiş yaparak dünyanın enerji tüketimini yarı yarıya azaltabileceğimizi ama bunun için kamuoyu farkındalığını artırmamız gerektiğini vurguluyor.
Şöyle diyor:
“Havacılık 20’nci yüzyıl başında dünyayı değiştirerek bu sürece önemli katkıda bulundu. Bugün yenilenebilir enerji sayesinde havacılık bir kez daha devrim yaratmanın eşiğinde. Bu fırsatı, petrol, doğal gaz gibi doğal kaynaklara sahip olmayan Türkiye gibi ülkelerin çok iyi değerlendirmesi gerekir.”
Doğru söylüyor ve bizi bizden çok düşünüyor.
Solar Impulse’ın yolu açık olsun.
Düzeltme
Pazartesi günkü yazımda bu ülkedeki 5-10 yaşlarında çocukların yüzde 55’i, 10-16 yaşlarında çocukların ise yüzde 40’ının ensest mağduru olduğunu yazmıştım. Bu bilgiyi gazete haberlerinden elde etmiştim. Ancak TUİK sonradan kendisinin böyle bir araştırması olmadığını açıklamış, atlamışım. Bilginize sunarım.
Paylaş