Paylaş
“Eğer evliyseniz ve mutlu iseniz bana yazın da acuk sevineyim” diye de eklemiştim. Hiç ummuyordum böyle hikayelerle karşılaşmayı, lakin okurlardan öyle güzel mailler geldi ki okumaya doyamadım, ayrıca burada paylaşacaklarımı seçmek konusunda da pek zorlandım.
Dünya üzerinde şu aşağıdaki örnekler gibileri de var, sevgili dört bir yanı boşanmalarla ve lay lay lom adamlarla dolu kadın Habitus okuru.
Sanıyorsun ki herkes öyle, herkesin gözü dışarıda, herkes aldatıyor, herkes aldatılıyor. Hayır efendim. Öyle değil. Al sana ispat. Şunları okuyasın, moralini bozmayasın.
Yetiştirilme tarzı ve mutsuz evlilikler
“1996’da tanıştığım eşimle 2000 senesinde birlikte yaşamaya başladık, 2004’te evlendik. Bu aralar cinsel açıdan biraz durulduk, haftada 3’le falan idare ediyoruz. 7 sene boyunca her gün sevişmiş bir çiftiz çünkü. Hem cinsel açıdan hem de bir dost olarak anlaştığın kişiyi bulmadan evlenmeyi kimseye tavsiye etmiyorum. Etrafımdaki evliliklere bakınca üzülüyorum, haksız değilsin. Ancak toplum bizi mutsuz evlilikler kurgulamak üzere yetiştiriyor. Geçen gün gazete okuduğum bir habere göre evliliği sadece seks kurtarıyormuş. Eh genel olarak bizlerin nasıl yetiştirildiği de ortada olduğuna göre niye evliliklerin mutsuz olduğunun sebebini aramaya çok da gerek yok.”
Ayaklarımızı
dolayıp uyuyoruz
“21 Aralık’ta 8 yıl bitti. Bana çok çabuk geçmiş gibi geliyor. Üstelik bizim evliliğimizi acılar büyüttü. Birçok insanı kötü alışkanlıklara hatta boşanmaya itecek şeyler bizi daha çok bağladı. Tabii kavgalarımız oluyor. Arada bavulumuzu alıp gitmek istiyoruz. Ama akşam oldu mu yine birbirimize sarılıyoruz ayaklarımızı doluyoruz ve öyle
uyuyoruz.”
Eşim, her şeyim
“7 senedir evli, 4 yaşında bir kızı olan çoook mutlu bir kadınım. Eşimin işi dolayısıyla 3 senedir Çin’de yaşıyoruz. Eşim benim bu dünyadaki en iyi arkadaşım, kardeşim, yanımda yoklarken annem, babam. Yeri geliyor küçük oğlum. Dedikodu arkadaşım, kahve ortağım... Kısacası her şeyim benim eşim. Her zaman söylüyorum; doğru kişiyi bulursanız dünyanın en keyifli, en mantıklı, en tutkulu ortaklığı evlilik.”
Birbirimize her
konuda yetiyoruz
“Benim çok mutlu bir evliliğim var, aşkımız hiç azalmadı hatta her geçen gün sanki hep yeniden aşık oluyor gibiyiz. Her günümüz bir öncekinden güzel geçiyor. Karşılıklı oturup sohbet etmek ve eğlenmek bizim için çok daha güzel, hiçbir zaman eğlenmek için başka gruplara ihtiyaç duymadık. Birbirimize her zaman her konuda yetebiliyoruz. Bu arada 14 sene 9 aylık evliyiz. 13,5 yaşında kızımız 7 yaşında oğlumuz var (çocuk aşkı ve evliliği bitiriyor diyenlere inat). Tekrar dünyaya gelsem yine eşimle evlenmek isterim.”
Balayının en güzel yanı birlikte eve dönmekti
“İnsan tatilleri sever ya... Deliler gibi çalışıp sonunda tüm hayallerini o bir haftacık tatile sığdırır ve hızla geçen haftanın sonunda hüzünle evine ve işine dönersin. İşte ben evlendiğimden beri ilk kez tatil sonu o sıkıntıyı yaşamadan eve dönmek neymiş anladım. Sevgilim de benimle eve dönüyordu çünkü. Balayı nasıldı diye soranlara ‘En güzel yanı birlikte eve dönmekti’ dedim. Hâlâ da her tatil sonrasında aynı şeyi hissediyorum. Tabii bunda 5 yıl farklı şehirlerde yaşayarak bir ilişki yürütmüş olmamızın da payı var. Evlilik öncesi sevgiliyi azıcık da uzaktan sevmeyi tavsiye ediyorum, her an yanı başındayken kıymetini biliyorsun böylece...”
Birbirimizi
olduğumuz gibi
kabul ediyoruz
“10 yıldır evliyim. Birbirimizde hoşlanmadığımız şeyler de var. Fakat birbirimizi çok mükemmel insanlar olduğumuz için değil, olduğumuz gibi kabul edildiğimiz için bunca senedir sürüyor bu evlilik. Ayrıca evliliklerin niye bittiğini anlayabiliyorum, çünkü belli bir yıldan sonra bazı şeylerden rahatsız olmaya başlıyorsunuz... Ama sevgi temeli sağlamsa, onsuz bir hayat düşünemiyorsunuz.”
Paylaş