Yüzyılın savaşı

Her savaşın birinci nedeninin enerji ve petrol kaynakları olduğunu da...

Makineleşen sanayinin en büyük ihtiyacı olan enerji kaynaklarının zaman içerisinde milletlerarası çatışmaların aracı haline dönüştürüldüğünü söylemeye
gerek yok...

Yüzyıldan beri petrol uğruna savaşılıyor...

*

Klişe argümanlarla yüzyıl boyunca bir türlü bulunamayan değil buldurulmayan petrol ve gaz kaynaklarıyla ilgili anlatılan ve yazılanlara gülüp geçenlerin dilinde tek söyledikleri şey “Şehir efsanelerine inanmayın” sözleri oluyordu...

Oysa gerçekleri şehir efsanesine çevirenler kendi yalanlarını piyasaya sürüyordu...

*

Yazar İsmet Bozdağ’ın ‘Sultan Abdülhamid’in Hatıra Defteri’ kitabını yıllar önce okuyup röportaj yaptığımda tarihin sayfalarına yazılmayan sayısız gerçeklerin de gizlendiğini öğreniyordum...

*

Bir gün İngiliz büyükelçi Sultan Abdülhamid Han’a geliyor.

Musul’daki arkeolojik kazılardan
birinde çıktığını iddia ettiği eski bir kılıcı takdim ediyor...

Kılıcın kırık olduğunu vurgulayan elçi, deprem sırasında toprağın çöktüğünü ve diğer parçasının göçük altında kaldığını söyleyerek kazı izninin uzatılmasını istiyor...

*

Sultan Abdülhamid Han, elçinin bahsettiği olay teşkilat tarafından kendisine rapor edilmediğinden, şüpheleniyor ve bilgi istiyor...

O günü hatıra defterine Sultan Abdülhamid Han şöyle yazıyor:

Ya haber alma teşkilatımız çalışmıyor ya da bana bilmediğim bir oyun oynanıyor... Çarşı esnafından bazı kişilere kılıcı gösterdiğimde, kılıcın eski bir kılıç değil, eskitilmiş bir kılıç olduğunu söylediler...

İngilizler, Musul ve Bağdat’taki kazı çalışmalarını bırakıp kuyular açmaya başlamış. Beni dürüstlüklerine inandırmak istiyorlar, böylece daha rahat çalışma imkânını elde etmek peşindeler, kıymetli taşlarla donanmış ve eski diye bana sunulmuş kılıç da bu güveni bende arttırmak içindi...

*

“Aradıkları kırık küpler, küçük heykelcikler değil, petroldü” diyen Sultan Abdülhamid Han:

Daha önceleri de İngilizler aynı oyunu, Eflak ve Boğdan’daki (Romanya) susuz köyleri suya kavuşturmak için izin alıp açılan kuyulardan petrol çıkınca gelecek hesaplar uğruna kapatarak oynamışlardı.

*

Sultan Abdülhamid Han benzeri oyunun Musul ve Bağdat’ta oynanması üzerine açılan tüm kuyuları kapattırıyor...

Bu duruma oldukça bozulan İngilizlerin hilafet meselesi üzerine pis oyunları devreye soktuklarını belirten Sultan Abdülhamid Han:

İngilizler, Cemaleddin Efgani yoluyla hilafet meselesini kurcalamaya başladı... Hicaz Emiri’ni ele geçirerek maksatlarına ulaşmak istiyorlardı...

*

İngilizlerin bu tehlikeyi oyunu karşısında büyük bir derviş kafilesini Hindistan Müslümanları arasına gönderen Sultan Abdülhamid Han:

İngilizler, buna Girit derdini çıkarmakla karşılık verdiler... Daha da ileriye giderek, Rusya ve Fransa’yı da yanlarına alarak beni tahttan düşürmeyi denediler...

*

Yazar Raif Karadağ’ın hazırladığı Musul dosyası ve petrol raporunu Cumhurbaşkanı Cevdet Sunay ve dönemin başbakanı Süleyman Demirel’e sunacağı bir günün öncesi Ankara’da kaldığı otelde ölü bulunması ise hâlâ bir sır...

“Türkiye’nin kendisine 100 yıl yetecek petrolü olduğunu” belirten Karadağ, İngiliz ve ABD’li şirketlerin açtığı kuyuların şüpheli durumlarına da değinmiş...

‘Petrol Fırtınası’, ‘Musul Raporu’ adlı kitaplarında diyor ki:

Bu petrolü bize vermezler. Bölgede ne Irak kalacak ne de başka bir ülke...

*

Oğlu Murat Karadağ’ın babasının ölümüyle ilgili anlattıkları ve Rusya Başbakan Yardımcısı Lev Voronin’in Türkiye’nin petrol okyanusu üzerinde olduğuna dair açıklamalarının detayları cumartesi günkü yazımızda...