Paylaş
Ve bilinmeyenleri de...
Dünya kamuoyunun odaklandığı ve perde arkasını merak ettiği sonuç bildirgesindeki konu başlıkları şöyle:
- 2030 Stratejisi’nin ayrıntılarında neler vardı?
- 8 kilit alanda alınan kararlar neydi?
- Türkiye’de kurulması kararlaştırılan NATO Deniz Güvenliği Mükemmeliyet Merkezi ne iş yapacak?
- Rusya ve Çin’i dizginleyebilmek için Ukrayna, Gürcistan’ın NATO’ya üye edilip edilmeyeceği...
Daha da ötesi gelecek yıllarda Irak ve Ürdün’ü de NATO’ya dahil etme planlarının olduğunu anlıyoruz...
*
NATO Deniz Güvenliği Mükemmeliyet Merkezi’nin Türkiye’de kurulmasıyla ilgili ise Genel Sekreter Jens Stoltenberg denizcilik duruşunu güçlendirmeye, deniz iletişim hatlarını korumaya devam edeceğini belirtiyor ve diyor ki:
- Kritik denizaltı altyapımıza yönelik olası tehditlere ilişkin farkındalığı sürdüreceğiz ve bunları ulusal düzeyde ve gerektiğinde toplu olarak ele almaya devam edeceğiz...
*
“Olası tehditler” dediği konunun ayrıntılarını ise açıklamayan Stoltenberg’in, Rusya ve Çin’i hedef gösterdiğini de biliyoruz...
Biden ve Putin’in görüşmelerinden anlıyoruz ki, Çin’e karşı oluşturdukları cepheye Rusya ısrarla dahil edilmek isteniyor.
‘Soğuk Savaş’ günlerine de geri dönülmek istenmiyor...
Çin yalnız bırakılmak isteniyor...
Biden, Putin’e “Zaman, yeni bir Soğuk Savaş zamanı değil” diyerek, iki ülke arasındaki gerginlikleri sona erdirmek için sorunların masada çözülmesinden yana olduğunu gösterdi...
Çözüme yönelik somut bazı adımların atılmasına rağmen iki ‘soğuk yüzlü’ lider Suriye konusunda ise bir anlaşmaya varamadı...
“Nükleer savaşta kazananın olmayacağı” fikrinde uzlaşan iki liderin böylesine ağır bir savaşın asla başlatılmamasına yönelik bağlılığın devam etmesi konusunda uzlaştıklarını açıklamaları önemliydi...
*
Siber saldırıların gelecekte daha büyük tehlikeler doğurabileceğini köşemizde sürekli yazıyoruz ve bu yüzden NATO’nun planlarında konuyla ilgili hangi kararların alınacağını da merakla bekliyorduk...
Biden’ın Putin ile görüşmesinden sonra yaptığı konuşmadan anlıyoruz ki konu gündeme getirilmiş...
Biden açıklamasında diyor ki:
- Putin’e ABD’nin siber güvenlik konusunda önemli bir kabiliyete sahip olduğunu gösterdim.
Siber saldırıların arkasında Rusya’nın olduğunu bildiklerini üstü kapalı bir şekilde vurgulayan Biden:
- Putin’e baktım ve dedim ki, petrol boru hattınızı fidye yazılımı ele geçirseydi nasıl hissederdiniz? Bu yıkıcı olurdu.
*
Yani, bu saldırıların bir karşılığı olabileceğini hissettiren Biden’ın açıklamalarından sonra bir gün geçmedi ki yeni siber saldırılar Avustralya ve ABD’de yaşandı...
Kısacası, dünya kamuoyundan saklanan sayısız bilinmeyen şeyler var...
Avustralya’da aralarında ülkenin en büyük bankalarından Commonwealth Bank, Westpac ve Anz’nin olduğu çok sayıda bankaya erişim durdu. Havayolu şirketi Virgin Australia da benzer bir sorun yaşandığını açıkladı.
*
ABD’de de benzer bir siber saldırı yaşandı.
ABD’nin büyük havayollarından American Airlines, Southwest Airlines, United Airlines ve Delta Air Lines’ın internet sitelerinde kesintilerin olduğu belirtildi...
Bilgisayar sistemlerinde yaşanan bir hata nedeniyle faaliyetlerine ara vermek zorunda kalan Southwest 300 uçuşunu iptal ederken, 500’den fazla uçuşu da ertelediğini duyurdu.
*
Daha da ötesi bilgisayar korsanları, son olarak üç milyon cihazdan ödeme bilgilerini aldıktan sonra Amazon, Apple, Facebook ve diğer teknoloji devlerinden 26 milyon oturum açma bilgisini de ele geçirdiler.
Siber güvenlik sağlayıcıları konuyla ilgili ne diyor?
ABD konuyla ilgili hangi yeni yasaları gündeme getirmeye hazırlanıyor?
Ve fidye yazılımcılarının perde arkasında hangi ülke ve istihbarat kuruluşları yer alıyor?
Pazartesi günkü yazımızda...
Paylaş