Küresel gerçeklik

Bir yerden bir yere savruluşlarımız ve başımızı kaldıramayışımız bu yüzden...

Soğuk Savaş’ın bitip yerini ekonomik savaşlara bırakmasıyla küresel güçlerin sürekli kaos çıkararak yeni pazar arayışları ve yarışları sona ermiyor...

Pazarı karıştıran ABD sürekli kaos çıkarıp, karıştırıp kendine yeni aktörler buluyor ve başkalarına kapalı kendine açık çarşılar kuruyor...

S.Arabistan, BAE, Yemen, Sudan, Irak, Afganistan, Libya, Mısır, Lübnan ve Suriye’deki gibi...

*

11 Eylül terör saldırısını gerekçe gösteren ABD’nin yeni yol haritası da iki kutuplu bir dünyanın farklı bir kapısını aralıyor ve emperyal istekleri sınırsızlaşıyor...

Afganistan ile başlayıp Irak ile devam eden yeni pazarlara çökme arayışı her geçen gün kapımıza doğru yaklaşıyor...

Doğu Akdeniz’deki yeni ittifakların kimlerin arasında kurulduğuna bakmamız yeterli ve bu gerçek bize her şeyi anlatıyor...

*

‘Emperyalizmin Yeniden Keşfi’ adlı kitabında John Bellamy Foster Soğuk Savaş sonrası ABD’nin tek güç kalmasının ardından yaşadığı 11 Eylül terör saldırısıyla yeni bir stratejiye geçtiğini doğruluyor ve diyor ki:

Vietnam Savaşı’ndan beri görülmemiş bir ölçekte, küresel çerçevede yenilenmiş kaos çıkarmak yoluyla emperyal isteklerine devam etmekti...

Terörizm için emperyal savaşa giren ABD’nin aslında Amerikan şirketlerinin genişlemesine ve amaçlarına hizmet ettiğine dikkat çeken Foster, Business Week Online’nin 2003 Ocak sayısında Irak’ın işgalinden ABD’nin kazanacağı yararların listesini hatırlatıyor...

*

Emperyalizmin milletlerin ihtiyacından çok, kimlerin ihtiyaçlarını karşılamayı amaçladığını vurgulayan Foster, demokrasiyle hiçbir ilgilerinin olmadığını bir kez daha hatırlatıyor...

‘Arap Baharı’ ile başlatılan iç isyanların sonucunda ülkelerin demokrasiye giden umut trenlerinin nerede durduğunu da görüyoruz...

Kaos, darbe, terör, işsizlik, yokluk ve göçler...

*

Emperyalizmin ‘beyaz adamın yükü’ olduğunu belirten Harvard Üniversitesi’nden Prof. Michael Ignatieff, bunun da kendilerine kötü bir ün kazandırmasının en büyük nedeni haline geldiğini vurguluyor...

*

Doğu Akdeniz ve Ortadoğu’daki gerginliği anlayabilmemiz için tarihi süreçlerdeki küresel gerçekleri veya yaşanılanları iyi analiz etmemiz gerekiyor...

Gündelik düşünerek, yazarak, konuşarak bir yere varılamayacağını da...

Yeni bir barbarlık çağının bizi beklediğini 2004 yılında yazan Business Week gazetesi, içinde yaşadığımız çağımızı nasıl karakterize ediyor?

Pazartesi günkü yazımızda...