İskoçya notları

Hava buz gibi soğuk...

Kışın güneşine güvenilmeyecek örnek bir şehir sanki ve yaz hiç başlamamış gibi...

*

“Üzerinde güneş batmayan imparatorluk” diyorlar Birleşik Krallık’a...

Diğer bağlı ülkelerde öyle olabilir ama İngiltere, İskoçya, Galler ve Kuzey İrlanda’da ise bir yıl boyunca güneşe hasret yaşanıyor...

Tabii ki Birleşik Krallık İngiltere’den ibaret değil...

İngiltere, Galler, İskoçya ve Kuzey İrlanda’nın yer aldığı dört kurucu ülkeden oluşuyor...

Kanada, Avustralya, Yeni Zelanda, Bahama Adaları, Grenada, Fiji, Papua Yeni Gine, Solomon Adaları, Jamaika gibi daha nice küçük ülke ve adalar ise Birleşik Krallık’a bağlı...

*

Güneş; İngiltere, İskoçya, Galler ve Kuzey İrlanda üzerinde bir yıl içinde çok az görünüyor...

İskoçya’nın başkenti Edinburgh da dahil...

Şemsiyeleriyle kendilerini yağmurun ıslaklığından korunmayı akıl eden büyük kalabalıklar, savaşların ve kutuplaşmanın şerrinden ve gafletinden kendilerini kurtarmayı bir türlü akıl edemiyor...

Edinburgh Kalesi ve şehrin birçok müzesini gezdikten sonra savaşların vahşi yüzünü bir kez daha görüyoruz...

*

Taş Devri’nde tekerleği bulan anlayış, on yıl öncesine kadar seyahat valizlerinin altına iki tekerlek koymayı akıl edememiş...

Asırlardan beri hamalların sırtına yüklenen eşyaları daha pratik ve hızlı bir yöntemle taşıyabilmek için dört tekerlekli veya üç tekerlekli bisikletler yapılmamış...

*

Uzaya gidilen bir çağda on yıl öncesine kadar seyahat valizlerini el ve kol gücüyle taşıyan insanoğlu, altlarına iki tekerlek koymayı düşünememiş...

Bu değişim ve dönüşüm neden en sona bırakılmış, bilinmiyor...

Sonuçta iki veya dört küçük tekerlek koymak kimsenin aklına gelmemiş...

Valiz üreten fabrikaların ve mühendislerinin de...

Hamallığın insana yakıştırıldığı günden beri insanın sırtındaki, kolundaki yükü almak için kimse aklını yormamış...

*

“Kapitalizm’in Babası” diye bilinen İskoç ekonomist Adam Smith’in ‘Ulusların Zenginliğinin Nedenleri’ adlı kitabı klasikleşmiş ama keşke fakirliğin nedenlerini de yazabilseydi...

Devleti yönetenlerin “uluslarını nasıl zengin edebileceklerini” anlatan Smith, uzmanlaşma ve iş bölümünü öğretmiş...

Ve de üretimin, istihdamın nasıl artırılması gerektiğini...

Lakin, valizlerin altına iki tekerlek koydurmayı Adam Smith de herkes gibi akıl edememiş.