Mehmet Öz

Kıyafetler ve ayakkabılar COVID-19 bulaştırabilir mi?

23 Mayıs 2020
Dünya çapında ‘evde kal’ çağrıları günden güne yaygınlaşırken, çoğumuz sokağa çıkmadan yalnızca ev kıyafetleriyle pijamalarını değiştiriyor. Ancak arada bir ihtiyaçlarımızı temin etmek için markete gidebiliyor veya kısa bir yürüyüşe çıkabiliyoruz. Tüm önlemleri alsak ve sosyal mesafeyi korusak bile giydiklerimizle ilgili bazı uygulamaları alışkanlık haline getirmeliyiz.

Bir obje veya materyalin (giysi gibi) herhangi bir hastalığı bulaştırması ‘fomit’ olarak adlandırılıyor. Bu durum şu şekilde işliyor: Enfekte olmuş bir insan herhangi bir objeye ya da materyale dokunuyor ve virüsü ona transfer ediyor. Sağlıklı bir insan aynı obje veya materyale dokunduğunda virüs ona bulaşıyor ve potansiyel olarak o kişiyi hasta edebiliyor.

COVID-19’la ilgili şimdiye kadar bildiğimiz şey şu; çoğunlukla yakın temas halinde solunum damlacıklarıyla ve az bir ihtimalle ‘fomit’ olarak bulaşıyor. Bununla beraber, şimdiye kadar bilinen kanıtlara göre virüs belirli yüzeylerde birkaç saatle birkaç gün arasında hayatta kalabiliyor ve bu da belirgin bir şekilde ‘fomit’ olasılığını gösteriyor. Virüsün özellikle giysiler üzerinde ne kadar süre hayatta kalabildiğine dair yapılan bir çalışma yok. Ancak bazı çalışmalardan virüsün karton üzerinde 24 saate kadar kalabildiğini biliyoruz. Cam ve plastikten farklı olarak, karton ve giysiler gözenekli yüzeylere sahip oldukları için benzerlik gösteriyor.

Peki ya ayakkabılar? Genellikle giysilerle benzer olarak gözenekli yüzeye sahip materyalden oluşurlar ancak lastik ve deri bileşenleri de vardır ve bunlar plastik gibi daha az gözeneklidir. COVID-19 plastik üzerinde iki-üç güne kadar yaşayabilir.

Bütün bu bilgileri göz önünde bulundurarak, eğer dışarı yürüyüşe çıkacaksanız uygun sosyal mesafenizi koruduğunuz sürece eve döner dönmez anında giysilerinizi yıkamanıza gerek olmayabilir. Ancak daha yoğun bir kalabalığa sahip olan, daha çok insanla karşılaşabileceğiniz ve virüsü bulaştırabilecek objelerin bulunduğu market gibi bir yere gidecekseniz sonrasında yıkamak iyi bir fikir olabilir.

Ayakkabılarınızı ise bu süreçte evin kapısının dışında bırakmanız çok daha güvenlidir, yalnızca evin içine virüsü taşıma ihtimalinden dolayı değil, üzerinde başka hangi bakterilerin olabileceğini bilemeyiz. Eğer virüsün giysilerinizin üzerinde bulunabileceğinden endişe ediyorsanız yıkamaktan zarar gelmez. Isının virüsü öldürebildiğini biliyoruz. Giysileriniz sıcak suyla yıkanmaya uygunsa çamaşır makinenizi yüksek bir ısıya ayarlayın ve tam kurutma döngüsünde çalıştırın. Çamaşırları makineye atarken (özellikle diğer aile üyelerinin giysileriyle de ilgileniyorsanız) eldiven takabilirsiniz. Virüsün havada dağılmasını engellemek için çamaşırları yıkamadan önce silkelemeyin. Yıkama esnasında mümkün olan en sıcak suda yıkadığınızdan ve tamamen kuruduklarından emin olun.

COVID-19 ile ilgili tüm gelişmelere ve güncel bilgilere Dr. Öz ve Ekibi YouTube kanalından ulaşabilirsiniz.

Yazının Devamını Oku

Uykusuzluğu uykusuzlukla yenin

17 Mayıs 2020
Tüm geceyi yatakta dönerek mi geçiriyorsunuz? Birkaç gece uyumayıp yeniden uyuması için beyninize güvenin ya da yataktaki toplam sürenizi kısıtlayın. Uykunuz geri gelecektir.


Pandemi başladığından beri insanların çoğu uyumakta sıkıntı çekiyor. Bazıları garip ve korkunç rüyalardan mustarip. Bazılarıysa uykuya dalmakta veya uykuda kalmakta zorlanıyor ya da panik halinde uyanıyor.

Ancak bilmelisiniz ki özellikle şu dönemde bağışıklık sisteminizi güçlü tutmanız, sevdiklerinizle ilgilenmeniz ve birçok sorumluluğu aynı anda dengelemeniz gerekirken uykunuzu almanız sağlığınız için oldukça gerekli.

Stres, uykuya dalma hızını etkiler. Sorun şu ki yatakta uyuyamadan ne kadar uzun süre yatarsanız, uykuya dalmakta o kadar zorlanırsınız. Anksiyetelerimiz kendilerine bir düzen kurar ve sinirlerimizi bozar. Bu da uykuya dalmakta yaşadığımız zorluğu iyice şiddetlendirir.

Eğer çaresizce umut ışığı arıyorsanız, bir tane var! Bazı uzmanlara göre uyku bakımından kötü geçen birkaç gece, normal uyuma-uyanma düzeninizin eski haline dönmesine yardımcı olabilir ve öğle uykularınızı ortadan kaldırabilir. Bir veya iki uykusuz gecenin arkasından daha erken uykunuz geleceğinden ve gecenin ortasında daha az uyanacağınızdan emin olabilirsiniz. Geçen birkaç gecenin uykusuzluğunu gidermek için beyninizin iç mekanizmasına güvenebilirsiniz.

Eğer hâlâ uyku sorunları yaşıyorsanız ve bunun davranışsal değişimlerle düzeltilemeyeceğini düşünüyorsanız doktorunuzla görüşmelisiniz.

COVID-19 ile ilgili tüm gelişmelere ve güncel bilgilere Dr. Öz ve Ekibi YouTube kanalından ulaşabilirsiniz.

Yazının Devamını Oku

‘14 gündür karantinadayım, artık ailemle görüşebilir miyim?’

10 Mayıs 2020
14 gündür karantinadasınız, COVID-19’un belirtilerini göstermiyorsunuz. Sevdiklerinizi görmeyi iple çekiyorsunuz ve bunun güvenli olup olmadığını merak ediyorsunuz. Maalesef şu an bunun cevabı biraz karışık, neden olduğuna bir bakalım...


Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezi (CDC) ile Dünya Sağlık Örgütü (WHO) koronavirüse maruz kalmış olabilecek kişilerin 14 günlük karantinaya girmesini öneriyor.

Dışarı çıkmanın yasak olmadığı bir yerde yaşıyorsanız ve COVID-19’a maruz kalmaktan dolayı karantinadaysanız iki hafta geçtikten sonra değerlendirmeniz gereken birkaç şey var.

14 günlük zaman dilimi, COVID-19’un tahmini kuluçka süresi üzerine belirlendi. Kuluçka süresi, kişinin virüs tarafından enfekte olmasıyla ilk belirtiyi göstermesi arasında geçen süre anlamına geliyor.  Halk sağlığı uzmanları karantina uygulamalarını kuluçka süresine göre belirliyor çünkü teorik olarak kuluçka süresi bittiğinde herhangi bir semptom göstermiyorsanız enfekte olmuş olma ihtimaliniz çok çok düşük.

COVID-19 için erken safhalarda belirlenen kuluçka süresi 2-14 gün arasındaydı. Bu sonuç, belirli araştırmaların kuluçka süresini bu aralıkta göstermesi ve SARS ile MERS gibi genetik olarak benzer virüslerden kaynaklanan hastalıkların kuluçka süresinin aynı olması baz alınarak belirlendi.

Daha yeni araştırmalar da birçok kişi için durumun bu şekilde geçerli olduğunu gösterdi. ‘Annals of Internal Medicine’de yayımlanan bir araştırmaya göre COVID-19’un ortalama kuluçka süresinin 5.1 gün olduğu belirtiliyor, yani ortalama bir kişi enfekte olduktan 5.1 gün sonra belirtileri gösteriyor. Aynı araştırma hastaların yüzde 97.5’inin, 11.5 gün içinde belirti göstermeye başladığını öne sürüyor, bu da 14 günlük karantina süresi içinde. 

Ancak yine aynı araştırmaya göre hastaların yaklaşık yüzde 1’inde semptomların 14 günden sonra ortaya çıktığı belirtiliyor. Üstelik bunu destekleyen başka çalışmalar var...

Kişinin, iyileştikten sonra ne kadar süre boyunca virüsü yaymaya devam ettiğinden de tamamen emin değiliz.

Yazının Devamını Oku

COVID-19’la evde baş etmenin yolları

3 Mayıs 2020
Araştırmalar koronavirüse yakalananların yüzde 80’inin komplikasyon yaşamadan evde iyileştiğini gösteriyor. Başvurduğunuz uzman, süreci evde geçirebileceğinizi söylüyorsa dikkat etmeniz gereken birkaç nokta var...

COVID-19’la ilgili tüm gelişmelere ve güncel bilgilere YouTube’daki Dr. Öz ve Ekibi kanalından ulaşabilirsiniz.

Yazının Devamını Oku

Baş ağrısına esneyerek çare bulun

26 Nisan 2020
Evden çalışıyoruz. Günlerimiz ekran önünde geçiyor. Stresli bir günün sonunda boynumuzdan başımıza uzanan bir ağrı hissetmek çok sık yaşanan bir durum. Bu ağrılarla başa çıkmak için esneme önerilerimiz var.

Bu dönemde artabilecek stres nedenli baş ağrısına çözüm yollarını ele almadan önce ağrımızın nedeni stres mi yoksa başka bir şey mi bilmekte fayda var. Örneğin küme tipi baş ağrısı başın yalnızca bir bölgesinde ve bazen de göz çevresinde ortaya çıkar.

Migren başın bir veya iki tarafında nabız atışı gibi bir his ve zonklama yaratabilir. Bazen mide bulantısı, kusma, ışık ve sese duyarlılık gibi şikâyetler olabilir.

Stres ağrısı için...

Stres kaynaklı baş ağrısı ise başın iki tarafından baskı ve sıkışma hissiyle ortaya çıkar ve yarım saat ila yedi saat sürebilir. İşte bu stres kaynaklı baş ağrısına bazı hareketler iyi gelebilir.

Yan ve arka boyun kasları esnemesi: Sandalyenin ucuna doğru oturun ve sağ kolunuzu yana doğru sarkıtın. Sol elinizle sandalyenin arka kısmını kavrayın ve boynunuzun sol tarafındaki kasların rahatladığını hissedene kadar sağa doğru esneyin. Bunu 30 saniye boyunca yapın. Diğer yöne doğru biraz daha esneyin ve o şekilde 30 saniye kalın.

Gözlerinizi kapatın ve yavaşça derin nefes alıp verin. Her nefesten sonra esneyebilirsiniz. Aynı egzersizi diğer tarafa tekrarlayın.

Ön boyun kasları için esneme hareketleri:

Yazının Devamını Oku

COVID-19 için doktora ne zaman gitmelisiniz?

19 Nisan 2020
Dünyayı sarsan bu hastalığı tecrübe ederseniz ne yapacağınızı bilmek, sizin ve çevrenizdekilerin sağlığı için oldukça önemli. Öncelikle ciddi bir şekilde hasta değilseniz ve bariz semptomlar yaşamıyorsanız iyi hissedene kadar evde kalmanızı öneriyoruz. Diğerlerine bulaştırmamak için 14 gün boyunca kendinizi izole etmekse bu işin anahtarı.

Eğer yeni tip koronavirüs belirtileriniz olduğundan şüpheleniyorsanız önce ALO 184 Korona Danışma Hattı’nı arayın. Algoritmanın sorduğu sorulara verdiğiniz yanıtlar doğrultusunda karşınıza bir doktor veya sağlık çalışanı çıkabiliyor veya en yakın sağlık kuruluşuna gitmeniz uyarısı yapılıyor. Size en yakın sağlık kuruluşunu arayıp ilgili birimden destek de isteyebilirsiniz ya da aile hekiminize başvurabilirsiniz. Enfeksiyonu bulaştırmamamak için bir uzmanla konuşana dek evde kalmanız en iyisi.
- Hasta hissediyorsanız yapmanız gereken ilk şey ateşinizi ölçmek. 38 derecenin üzerinde olması ateşiniz olduğu anlamına gelir. İki-üç gün düşmeyen ısrarlı yüksek ateş varsa önemseyin. Kuru öksürük ve nefes darlığı yeni tip koronavirüsün belirtileri, burun akıntısı ve boğaz ağrısıysa daha çok griple bağlantılı. Bağırsak sorunları, ishal, koku ve tat kaybı belirtileri de aklınızda olsun.


Kendinizi dinleyin
- Eğer COVID-19 hastası olduğunu bildiğiniz biriyle yakın zamanda temas kurduysanız, öncelikle vücudunuzu dinleyin. Normal şartlarda olsa doktorla irtibat kuracak kadar kötü hissediyor musunuz? Bir alt solunum yolu problemi yaşıyorsanız -özellikle de kuru öksürük ve basit hareketlerde ya da hareketsizken nefes darlığı gibi- doktorunuzla konuşmanız sizin için en güvenlisi. 60 yaşın üzerindeyseniz, KOAH, kalp hastalığı ya da diyabetiniz varsa bu daha önemli.
- Belirtiler, enfeksiyona maruz kaldıktan dört-beş gün sonra ortaya çıkıyor, ancak bu bazen daha uzun sürebiliyor. Birçok insan da bir hafta boyunca bitkin hissedip evde dinlenerek iyileşebiliyor.

Virüsün yayılmasını engellemeye yardımcı olmak için aklınızda bulunması gereken birkaç şey:

Yazının Devamını Oku

En iyi seçeneğiniz evde kalmak

12 Nisan 2020
Koronavirüsler vücudun dışında da yaşama kabiliyetine sahip. Eğer enfekte bir insan kapı koluna dokunursa virüs burada 2 veya 3 gün tutunabilir. Dokunduğunuz şeylere çok dikkat etmelisiniz.


Eğer karantinadaysanız acil durumlar dışında kesinlikle bulunduğunuz yerden ayrılmamalısınız. Eğer ‘evde kal’ kapsamındaysanız, evinizden yalnızca biten yiyecekleri ya da gerekli ilaçları almak veya acil bir sağlık durumu için çıkmalısınız. Ancak eğer kendinizi karantinaya aldıysanız dışarı çıkarken dikkat etmeniz gereken birkaç şey var...

Bunlar, temas kurduğunuz kişiler ve dokunduğunuz şeyler... COVID-19’a sebep olan virüs insandan insana geçiyor. Diğer insanlarla temas halinde olmanız bu hastalığı kapabileceğiniz anlamına geliyor. Sonuç olarak, insanlardan daima en az
1.5-2 metre uzak durmanız öneriliyor.

Koronavirüsler vücudun dışında da yaşar. Tıp dergisi ‘The New England Journal of Medicine’da yayımlanan bir çalışmaya göre SARS CoV-2’nin bakır yüzeylerde 4 saate kadar, karton üzerinde 24 saate kadar, plastik ve paslanmaz çelik üzerindeyse 48 ila 72 saate kadar yaşayabildiği tahmin ediliyor.

Eğer enfekte bir insan kapı koluna dokunursa, virüs orada 2 veya 3 gün tutunabilir. Ayrıca virüs, enfekte bir insanın çıktığı odanın havasında asılı kalmaya devam edebilir. 

Tüm bunlar sizin için ne anlama geliyor? Diğer insanlardan uzak durduğunuz sürece dışarı çıkmak, yürüyüşe gitmek, terasta veya parkta oturmak güvenli. Ancak dokunduğunuz şeylere çok dikkat etmelisiniz. Eğer kapı kolu, asansör tuşları veya herhangi bir şeye dokunduysanız etrafta başka kimse olmasa bile en kısa süre içinde ellerinizi yıkadığınızdan emin olun.

Yazının Devamını Oku

Yemekten bulaşma riski ve gıda güvenliği

7 Nisan 2020
Restoranda yemeyi hayatımızdan çıkardık ancak hâlâ hazır yemek yiyenler var. Mehmet Öz, yiyeceklerden virüs bulaşma riskini yazdı. Peki, herkesin beklediği sıcaklar, salgına çare olacak mı?

1) Gıdalardan bulaşır mı?

Hayır. İrlanda Gıda Güvenliği Kurumu’na göre COVID-19’un yaşayabilmek için bir taşıyıcıya (insana) ihtiyacı var, yiyecekler üzerinde tutunamıyor. Hastalık Kontrol Merkezi’ne (CDC) göreyse bugüne kadar COVID-19’un -çiğ gıdalar dahil olmak üzere- yiyecekler üzerinden bulaştığına dair bir kanıt bulunmuyor. Ayrıca SARS virüsünü öldürmek için 30 dakika 60 derece ısıya maruz bırakmak yeterli. Bu şekilde pişirmenin COVID-19’u da öldüreceğine inanılıyor. Yiyecekleri gıda güvenliği kurallarına uygun olarak temizlemek, pişirmek, düzgün bir şekilde soğutmak ve dondurmak önemli.

2) - Eve siparişte nelere dikkat etmeliyim?

Gıda ambalajı konusunda endişeliyseniz evinize sokmadan önce doğru bir şekilde silmenizin bir zararı yok. Önemli olan kullandığınız dezenfektanların direkt yiyeceklerin ve cildinizin üzerine tatbik edilmemesidir.

- Nasıl teslim almalı, nasıl sofraya götürmeliyim? 

Gıda ürünlerinin plastik ve cam yüzeylerini silmek ve meyve-sebzeleri yıkamaya ek olarak, ‘temas olmadan teslim’ opsiyonu sunuluyorsa bunu kullanabilirsiniz.

3) - Gıda siparişi güvenli mi?

FDA’ya (Amerikan Gıda ve İlaç Kurumu) göre şu aşamada

Yazının Devamını Oku