Paylaş
Bu hafta kısmetime bol bol çağrı merkezi araması düştü. Hem gerçek hem de çağrı merkezi taklidi yapan, kendince nitelikli dolandırıcılar için bir cazibe merkezine dönüştüğüm bir hafta... Hatta bir tanesini az önce kapattım. Son zamanlarda en beğendiğim arama bu oldu...
1) Telefonumda 0216’lı bir numara çıktı. Açtım...
- Merhabalar, Garanti Bankası’nın genel müdürlüğünden arıyorum. Kredi kartı aidatı için çekilen toplam şu kadar lirayı size iade etmek istiyoruz.
- Öyle mi? Pek güzel, nasıl iade edeceksiniz?
- Telefondan hesabınıza giriş yapmanız gerekiyor.
- Önce ben bir şey sorsam. Genel müdürlüğünüz nerede?
- Anlamadım?
- Anlaşılmayacak bir şey yok, 0216’dan aradınız. Çağrı merkezi numaranızdan aramadınız... Genel müdürlüğünüzün İstanbul, Anadolu Yakası’nda olmadığı göz önüne alınınca elimizde kalan tek ihtimal genel müdürün evinden arıyor olmanız.
2) Gerçek aramalar da ayrı dert. Bir banka bir insanı haftada üç kere “Kredi kartı limitinizi arttırayım mı” diye arar mı ya? Üstelik daha geçen ay yılıp kabul etmişken...
- Merhabalar, kredi kartı limitinizi art...
- Merhabalar, biliyorum “Limitinizi arttıralım” diyeceksiniz... Ama sizi durduracağım. Daha geçen ay arttırdık. Bir daha arttırmamıza gerek yok. Beni bunun için zırt pırt aramanıza da gerek yok. İhtiyacım olursa ben sizi ararım.
- Ama...
- Yok yok, hiç gerek yok. Benim dediğim gibi yapalım, iyi günler.
3) Çağrı merkezleri bize küt diye ulaşırken bizim onlara ulaşmamız çoğunlukla bir sınav. Benimle aynı isim ve soyadı taşıyan birinin kredi kartı ektresi bana geliyor. İcra tehdidi içeren e-posta gelince dayanamayıp aradım... “Lütfen ne istediğinizi söyleyin” kısmını başarıyla geçip müşteri temsilcisine bağlanmayı başaramadım. İnternete “X bankanın müşteri hizmetlerine nasıl ulaşılır” yazarak oradaki talimatları uyguladım...
- Merhaba, ben bankanızın müşterisi değilim ama Batman’da yaşayan bir müşterinizin ekstresi bana geliyor.
- Anlamadım, kredi kartı ekstresi istemiyor musunuz?
- Benim olmayanları istemiyorum, evet.
- Ama kart varsa ekstre göndermemiz lazım.
- Kart yok.
- Anlamadım.
- Hanımefendi, ben müşteriniz değilim, başka bir müşterinizin ekstresi bana geliyor. İcra başlatıyormuşsunuz, e-postayı bana attığınız için adamın muhtemelen bundan haberi yok. Kendisine ulaşıp e-posta adresini güncelletin, iletişiminiz sağlıklı olsun.
- Anladım, işleminizi kayda alıyorum.
- İnşallah alırsınız, yoksa sizin kredi yalan olacak gibi duruyor.
İşleme de alamadı. Adamın ekstreleri hâlâ geliyor. Kendini parçalıyor banka “Borcunu öde” diye. En son cevaben “Ödemeyeceğim, hiç beklemeyin” yazdım.
Paylaş