Ankara’ daki görüşmelerin ayrıntılı içeriği buraya henüz ayrıntılı şekilde yansımadı, ancak ilk gelen bilgiler, Cheney’ nin Türkiye’ den iyi izlenimlerle ayrıldığı şeklinde. Görüşmeleri yakından izleyen yetkililer, Ecevit’ ten bekledikleri sözleri duyduklarını söylüyorlar. Cheney’ nin, Arafat ile önümüzdeki haftalarda olası bir buluşmasının Türkiye’ de yapılabileceği söylentileri dolaşıyor.
Şimdiye kadar hiçbir Başkan yardımcısının gezisi böylesine yakından izlenmemişti. Gittiği her ülkedeki açıklamalar, Amerikan basınında yankı buldu. Yorumlara yol açtı. Daha önce, Başkan yardımcılarının bu tip ziyaretleri genelde sembolik bir anlam taşır ve üstünde fazla durulmazdı.
Bu defakinin böylesine ilgi toplamasının iki nedeni var.
Biri, Cheney’ nin kişiliği. Reyting’leri hala yükseklerde seyreden Başkan Bush’un tüm performansına rağmen, Cheney hala “ gölge Başkan” olarak niteleniyor. Söylediklerinin Beyaz Saray tarafından ciddiye alındığı ve politikaların oluşturulmasında önemli bir rolü olduğu biliniyor. Ayrıca, 1991 Körfez savaşında bölge liderleriyle özel ilişkileri olan bir insan şeklinde nitelenmesi.
İkinci faktör, olası bir Irak operasyonu için görüş almak ve bölge liderlerini ikna etme misyonu yürütmesi.
Cheney’ nin her durağında “aman sakın bir askeri harekata girişmeyin. Hem başarın şansınız az, hem de bölge dengelerini bozarsınız. Bizden de eski desteği beklemeyin” sözlerini duyduğu yansıdı. Ankara, böyle bir ortamda, adeta Amerika’ nın son şansıymış gibi bir izlenim doğdu.
Ankara’ daki görüşmelerin içeriği ve ayrıntıları, bu yazı yazıldığı saatlerde henüz Amerikan basınına yansımamıştı. Televizyonlar, Ankara’ daki açıklamaları vermekle yetindiler.
Buna karşılık, geziyi yakından izleyen yetkililerle yaptığım konuşmalar, Cheney’ nin Ankara’da duyduklarından “şaşırmadığı” aksine, geriye memnun şekilde döndüğü şeklinde. Başbakan Ecevit’ in, Başkan Bush ile konuşması sırasında söylediklerini tekrarladığını, ancak biraz daha nüanslı yaklaşımlarla karşılaşıldığı belirtiliyor.
“ Türkiye yeşil ışık yaktı mı ? “ şeklindeki sorumuza verilen yanıt aynen şöyle:
“ Henüz bu noktada değiliz. Cheney, Yönetimin tutumunu ve politikalarını anlattı. “
Aynı kaynaklar, Türkiye’ nin de kuşku ve kaygılarını anlattığını, ancak bu konuşmaların bir “red cephesi “ şeklinde olmadığının altını çizdiler. Türkiye’ nin, bir savaş durumunda ekonomisinin büyük darbe yiyeceği, Körfez savaşından yığılan zararlarının daha da artacağı ve Irak’ ın bölünmesiyle ortaya çıkabilecek, bir Kürt Devletinin kurulmasının yaratacağı sorunları ortaya koyduğu ve karşılığında da Başkan Yardımcısının “ güvence veren” sözlerinin dinlendiği belirtildi.
Amerikalı yetkililer, Washington’ un İncirlik Üssü’ nün kullanılması ve Türkiye’ nin hava koridorlarını açması konusunda bir kuşkuları olmadığını da saklamıyorlar.
Cheney’ nin, eğer gerçekleşecekse , bir Irak operasyonunun hazırlanması için aylar gerektirdiğini söylemesi ve Washington’ un henüz somut planları bulunmadığını belirtmesi de, Ankara’ da rahatlama yaratmış.
Bunun dışında herhangi bir somut ayrıntı yok.
Önümüzdeki günlerde durum daha açıklığa kavuşacaktır mutlaka.
Başkan Yardımcısıyla birlikte seyahat eden ve brifing alan gazetecilerden Amerikan medya’sına yansıyan görünüm de farklı. Diğer Arap ülkelerindeki görüşmelerden sonra yansıtılan karamsar görüş Ankara’da görülmedi. Türkiye’ nin ön cephe ülkesi olduğu ve Ankara’ nın Amerika’ nın en önemli müttefiklerinden biri konumun sık sık tekrarlandı. Ankara’ nın kaygılarının da özellikle ekonomik sorunlar ve harekat sonrasında karşılaşılacak olasılıklardan oluştuğu sayıldı.
ARAFAT İLE BULUŞMA ANKARA’ DA OLABİLİR Mİ?
Washington ‘da dünden beri dolaşan bir söylenti dikkati çekiyor.
Cheney, İsrail’ deyken, İntifada’ yı durdurduğu taktirde, Arafat ile buluşabileceğini ve bunun için bölgeye geri dönebileceğini açıklamıştı.
Bölgeyi yakından izleyen gözlemciler, Cheney’nin Arafat ile Türkiye’ de buluşabileceğini ileri sürmeye başladılar. Resmi çevrelerden bu konuda hiçbir açıklama yapılmadı. Aksine, bu konunun tartışılması için dahi erken olduğunu söylemekle yetiniliyor.
Resmi çevrelerin dışındaki gözlemciler ise, Cheney’ nin Arafat ile üçüncü bir ülkede buluşması durumunda, bunun Türkiye olabileceğini ileri sürüyorlar. Cheney’ nin bu şekilde Türkiye’ yi de bölgede söz konusu bir ülke konumunu güçlendirmek istiyebileceğini, Irak konusunda da Ankara’ yı ikna etme açısından, böyle bir jestin yerinde olacağını belirtiyorlar.