22 Temmuz seçimleri, dengeleri değiştirdi

Dünkü yazımdan kısa bir hatırlatma yaparak, bugünküne geçmek istiyorum.

          �

2007 Genel Seçimleri yaklaşırken, birkaç anketin dışındakiler, AKP’nin yüzde 26-29 arasında oy alacağını, iktidarı kaybetme tehlikesiyle karşı karşıya kalacağını, CHP’nin oy oranını arttıracağını ileri sürüyorlardı. AKP’liler dahi büyük bir beklenti içinde değillerdi. Askerin 27 nisan çıkışı, Cumhuriyet mitingleri ve muhalefetin baskısının sandıklara yansıyacağı sanılıyordu.

          �

22 Temmuz gecesi ortaya çıkan manzara ise, çok kişiyi şaşırttı.

          �

Her şeyden önce, tahmin edildiğinden daha kısa zamanda gelen rakamlar şok etkisi yarattı. Hele 2002 ile karşılaştırıldığında, manzara bambaşkaydı.

TABLO:1

                                                         �2002                                                                      �2007

                                 �OY ORANI  �          �MİLLETVEKİLİ                �OY ORANI              �MİLLETVEKİLİ

AKP                         �34.3                          �363                                       �46.7                         �341    �

CHP                          �19.4                          �178                                       �20.8                          �112 (DSP ile)

DSP                          �1.22                          �-                                            �-                                �-

MHP                         �8.3                            �-                                            �14.3                          ��70

DP-DYP                   �9.4                            �-                                            ��5.4                          �  �0

ANAP                       �5.11                          �-                                            �-                                �-

GP                            �7.2                            �-                                            ��3                             �  �0

BAĞIMSIZ               �0.96                          �8                               �       �    5.2                              �26�(DTP)

Bu manzaraya baktığınızda, Ak Parti’nin tüm yıpranma payına, 4 yıllık iktidarın getirdiği olumsuzluklara rağmen büyük bir kazançla çıktığını görüyorsunuz.4 yıllık bir iktidarın oy oranını yükseltmesi, çok nadir rastlanan bir sonuçtur.

          �

Peki neden?

          �

AKP’nin bu başarısının temelinde ne var?

          �

1. AKP UMUT VERDİ:

AKP’nin dört yıllık iktidarı sürecindeki en büyük başarısı, halka “bu parti beni bir gün zenginleştirebilir” izlenimini vermesi oldu. Sokaktaki vatandaş, AKP’nin ihtiyaç duyanlara el uzatmasından, evden eve dolaşıp (muhalefete göre “sadaka“verildi) yardım dağıtmasından ve genel olarak ekonominin toparlandığını göstermesinden etkilendi. Muhalefetin değil, AKP’nin bunu başarabileceği yargısı yaygınlaştı. Belki yalan veya yanlıştı, ancak halk cebindeki paranın artacağını veya işsizliğin azalacağı sonucuna vardı.

2. MERKEZ ÇÖKTÜ:

Türk siyasetinin geleneksel Merkez partilerinin (DYP-DP ve ANAP) çökmesi ve bu oyların AKP’ye akması da son derece önemliydi. DP’nin 367 tartışması sırasında AKP yerine, CHP ile Askerin yaklaşımını desteklemesi, bu partiye çok pahalıya mal oldu. CHP-DSP birleşmesinin dahi beklenen çıkışı getirememesi, muhalefetin aleyhine bir gelişmeydi. Hayal kırıklığını hisseden diğer parti de, MHP oldu. Onlar da daha parlak bir sonuç bekliyorlardı.

3. 27 NİSAN MUHTIRASI:

Uzmanlara göre, AKP’nin oylarındaki artışın altındaki diğer unsur, 27 Nisan’da Genelkurmay Başkanlığı tarafından internet sitesinde yapılan “e-muhtıra” açıklamadır. Cumhurbaşkanlığı seçimi sırasında CHP-Asker-Ulusalcı Güçler koalisyonunun kurulması ve Anayasa mahkemesi tarafından onaylanan 367 koşulu ve bu koşul nedeniyle Gül’ün seçilememesi, son derece olumsuz etki yaptı. Bu da, seçim meydanlarında açıkça hissedildi. Gül’e, dolayısıyla AKP’ye haksızlık yapıldığı izlenimi yaygınlaştı. 27 Nisan’daki asker açıklaması da, sanılanın tam tersine AKP’ye yaradı. Dindar kesim, AKP’yi benimsemeyenler dahi, büyük bir dayanışmaya girdi ve oylarını bu partiye akıttılar. Bu sonuç, ülke içindeki dengelerdeki yerini sarstı.

4. GÜNEYDOĞU AKP’YE KAYDI:

Seçimlerin diğer en şaşırtıcı sonucu, Güneydoğudan gelen oylardı. DTP tarafından çantada keklik gibi görülen bu oyların önemli oranda AKP’ye kayması, yine başka bir sürprizdi. PKK’nın sanıldığı kadar taban desteğinin�bulunmadığı anlaşıldı. Seçimlerin sonucu, bölgedeki Kürt kökenli vatandaşlarımızın yüzde 50’sinin dindar ve AKP’ye yakın, yüzde 30’unun Devletçi, sadece yüzde 20’sinin de DTP yanlısı olduğu belirlendi.

Güneydoğu’dan AKP’ye gelen oylar, Kürt sorununu çözmekte bu partiden beklentileri de arttırdı.

SONUÇTA;

-       �Yeni mecliste MHP’nin seçim turlarına katılması sayesinde Abdullah Gül Cumhurbaşkanı seçildi. T.C tarihinde ilk defa, türbanlı eşi olan biri Çankaya’ya çıktı.

-       �AKP’nin özgüveni arttı ve bu fırsattan istifade, anayasayı değiştirip hem türban sorununu, hem de demokrasinin önünü tıkayan ve AB reformları için kaçınılmaz sayılan değişiklikleri gerçekleştirmek için harekete geçti. Ayrıca PKK ve Kürt sorunu konusundaki karar alma mekanizmasına da el koydu.

-       �Askerin ülke siyasetinde daima hissedilen eski ağırlığının azalmaya başladığı izlenimi doğdu.

Neresinden bakılırsa bakılsın, 2007 seçimlerinin sonuçları, Türkiye’de yepyeni bir dönemi başlattı. Cumhuriyetin 80 yıldır alıştığımız, katıksız bir laik söylem ve laik yaklaşım dönemi kapandı.

Yarın : 2007’de Türkiye de PKK’ya farklı bakmaya başladı