Aklı selimin yerine matematik alınca kriz çıktı

Hafta başında yolumuz Denizli’ye düştü. Capital ve Ekonomist olarak TTnet ile birlikte düzenlediğimiz Global KOBİ Platformu’nun toplantısı vardı.

Haberin Devamı

Denizli Sanayi Odası’nın katkılarıyla yaptığımız konferansın ana konuşmacısı Garanti Bankası Genel Müdürü Ergun Özen idi.

Önce Denizli için birkaç konuya dikkat çekeyim. En son krizin derinleştiği dönemde gitmiştik. Başkan Müjdat Keçeci’yi ve işadamlarını biraz daha moralli buldum.

Ergun Özen, yaptığı konuşmayla, Denizli’deki işadamlarının kafalarındaki sorulara açıklık getirmeye çalıştı. Başbakan’ın eleştirilerinden IMF’ye, büyümeden ABD ekonomisine kadar çok sayıda soru geldi.

Ergun Özen, büyük bir açıklıkla yanıt verdi ve krizin geldiği düzeyi ortaya koydu, gelecekle ilgili değerlendirmeler yaptı. Bu değerlendirmelerin herkes için önemli olduğunu düşündüğüm için bazı başlıkları sizlerle de paylaşmak istiyorum:

Önce krizi anlamak lazım

-‘1929’dan sonraki en büyük krizi yaşıyoruz’ deniliyor. Bu tanım, krizin ne kadar önemli olduğunu ortaya koyuyor. 14 trilyon dolarlık ABD ekonomisinin yüzde 6 küçülmesi çok önemli bir olaydır.

Haberin Devamı

-Bu kriz, bankacılar, siyasetçiler ile düzenleyicilerin yaptığı yanlışlardan kaynaklandı. Bankacılar, 1 liralık sermaye ile 50-60 liralık iş yaptılar. Ancak maliyetini hep beraber gördük, balon patladı.

-Uzun süredir bankacılıkta aklı selimin yerini ‘matematik’ almıştı. Matematiğin öne çıktığı, risklerinin ölçülmediği bir dönemden geçtik. Negatif faiz ortamı herkesi cesaretlendirdi. O cesaretten oluşan balon her şeyin fiyatını şişirdi.


İyi ve kötü haberler

-Türk ekonomisinden iyileşme yolunda ilk işaretler gelmeye başladı. Kapasite kullanım oranı, üretim ve talep rakamları ekonomide küçülmenin hızının yavaşladığını gösteriyor. Ama hala yavaşladığımızı akılda tutmamız gerekiyor.

-Ekonomide dip son derece tehlikelidir. Görmek, tartmak son derece zordur. Ama Türkiye’de bu açıdan iyi haberler geldiğini söyleyebilirim. 2010’dan itibaren yüzde 3-4 gibi büyüme gerçekleştirebiliriz.

-Bir zamanlar bütçe disiplini ve faiz dışı fazla (FDF) ekonomide gurur tablolarımızdı. İkisinde de dünyaya adeta örnek olmuştuk. FDF 2005’de yüzde 6’yı gördü, sonradan bozuldu. FDF azalıyor, bütçe açığının GSMH’ya oranı büyüyor.
 
Kredi eleştirisi haklı mı?

Haberin Devamı

 -‘Bankalar hazine bonosu alıyor, kredi vermiyor’ şeklinde eleştiriler var. Biz ikisini de yapacağız. Bono almadığımızda ekonominin ne hale geldiğini gördük. Hazine ihaleye çıkacak ve bankalar almayacak! Esas krizi siz o zaman görürsünüz.

-Krediyle ilgili eleştirilerin bir kısmı haklı. Krediler 2005’de 32.9 milyar TL idi, Ekim 2008’de 132.6 milyar TL’ye geldi. Sonra düşmeye başladı. Ama bankacılık kredi vermeyi biliyor. Ekonomi toparlanınca bu rakamlar hızla değişecek.

-Kapasite, üretim ve talep düşünce, yatırım ve işletme kredilerine talep azalıyor.  Azalmada vadesi geldiği için ödenen kredilerin de payı var. Talep azalıyor, kimse yatırım kredisini aklından bile geçirmiyor.

Haberin Devamı

-‘Reel sektör zararda, bankalar para kazanıyor’ eleştirisi doğru değil. Faiz indirimi bize çok yararlı oldu. Biz esas parayı Hazine bonosundan yaptık. Yüzde 22-23’den aldık, şimdi yüzde 10’lara geldi.

BANKACILAR, BAŞBAKAN’I İKNA EDEMEZ Mİ?

Başka illerde de görmüştüm. İşadamı ve sanayicinin kafası karışık. Bir yandan Başbakan, bankacıları suçluyor, diğer yandan da bankalar kendini savunuyor. Birkaç soru bu konuda geldi. Bir işadamı, ‘Kafamız karışık. Başbakan’la konuşup onu ikna etseniz, biz ortada kalmasak’ diye görüş belirtti. Ergun Özen, Başbakan’a yanıtı doğru bulmadığına dikkat çekti ve şunları söyledi:

Bankacılık çok hassas meslek. Siyasetçilerle karşı karşıya gelmek doğru olmaz.
Bankacılık faiz oranlarını geç indirdi, bu eleştiriye katılırım. Özeleştiri yaparım. Biz kredi vermeyi biliriz. Konjonktüre bakar, basiretli tüccar gibi davranırız. Sonuçta sizin paranızı kullanıyoruz. Polemiğe girmem.

Haberin Devamı

Ancak, sevindirici olan şudur: Bankacılığın inanılmaz sermayesi var. Ortalık düzelince kredi verme gücüne sahip. Krizden daha önce çıkmak, bence biraz da bankacılıkla, onun gücüyle mümkün olacak.”

 

Yazarın Tüm Yazıları