Paylaş
Eski bir özdeyişimiz vardır: ‘‘Müdebbir tüccar kendi evinde oturmaz, kendisininkini kiraya verir, başkasının evinde kirada oturur...’’
Gariban işçi-memur ne yapar?
Gırtlağına kadar borca girer, ev edinir, tepesine çatı çeker.
Siyasi partilerimiz arasındaki farkı burada görüyoruz...
* * *
Cumhuriyet Halk Partisi'nin kafası, klasik memur kafasıdır.
Atatürk'ün menkûl ve gayrimenkûlleri, İş Bankası hisseleri kendisindeydi. Onlardan artırdığı üç kuruşu bile nemalandırdı.
Kendi tüzel kişiliğinin üstüne yaptı.
Sonra ne olduğuna bakalım...
9 ARALIK 1953 - CHP'nin mallarının hazineye devredilmesiyle ilgili kanun Meclis'e geldi.
10 ARALIK 1953 - CHP bildiri yayınladı. ‘‘CHP kendisini bir mal ve mülk davası karşısında değil, bir rejim davası karşısında görmektedir. Maruz kaldığımız bir muameleyi seçim mücadelesinin meşrû olmayan bir tertibi saydığımızı yüksek sesle bildiririz...’’
14 ARALIK 1953 - CHP'nin haksız iktisaplarının hazineye devri hakkındaki tasarı kanunlaştı. İnönü konuştu. ‘‘Suçlular gibi telaşınız nedir? Işıktan mı korkuyorsunuz? Arkadaşlar, Türk geleneklerinde fikir sahibi bir kişi 400 kişiye karşı fikrini söyler. Türk adetinde 400 babayiğit bir kişiye hücum etmez...’’ CHP'liler Meclis salonunu terk ettiler. Tasarı, 346 oyun 341'iyle kanunlaştı.
* * *
Türkiye İşçi Partisi 1971'de kapatıldı. Anayasa Mahkemesi'nin sürpriz bir kararıyla...
Gariban üyelerin aidatıyla alınan üç dairemiz vardı.
Ankara'da, Mithatpaşa-Meşrutiyet kesişme noktasındaki genel merkez binası... Beyoğlu ilçe örgütü binası... İzmir il binası...
Mobilyalarıyla birlikte hazineye gittiler.
Siyasi Partiler Kanunu gereğince...
* * *
RP'nin selefi olan Milli Nizam Partisi de kapatıldı o cunta döneminde... Hazine'ye menkûl veya gayrimenkûl kaptırmadıkları gibi, üstüne üstlük, para da aldılar.
Nasıl mı?
Partinin kasalarına zâten devamlı nakit akışı var.
Yörenin en mutemet ve yetkili kişisi kim?
Onun üzerine ‘‘parti binası’’ alıyorlar. Dayayıp döşüyorlar.
Sonra mahalli gazetede bir ilan...
‘‘Kiralık mobilyalı daire...’’
MNP hemen kiralıyor. Kâğıt üstünde yüklüce bir paraya...
Tabii, kira falan ödendiği yok...
Derken, parti kapatılıyor. Hazine memurları, mali polis falan geliyor.
MNP'nin mallarına el koyup hazineye devretmek için...
Kapıda ağlaşan bir mal sahibi... Görünüşte mağdur vatandaş, ama, aslında, ‘‘emanetçi sultan’’...
‘‘Çok güvendim bunlara...’’ diye hüngürdüyor, ‘‘Sekiz aydır kiramı ödemiyorlar. Şimdi ben kimden alacağım paramı?’’
Kimden alacaksın?
Hazine'den elbette...
Kapatılan partinin, hem malları, hem alacakları, hem borçları Hazine'ye devrolur.
MNP-MSP-RP çizgisi mal kaptırmadı devlete... Dahası, kârlı çıktı.
En azından parasal olarak...
Oy bakımından ne olur, onu bilemem...
Dinci hareketler peygambersiz, mesihsiz yürümez...
Paylaş