Son fotoÄŸraflar

Biri Denizlispor-Beşiktaş maçında Mustafa Hoca'nın İbrahim Üzülmez'in koluna taktığı kaptanlık bandı. Denizli, bu beklenmedik davranışla Üzülmez'in kırık kalbine adeta damardan girdi...

Belki duygusal düşünüyorum. Yine de inanıyorum, koluna takılan bu bant, İbrahim'e bir kardeş kavgasının tüm kötü anılarını bir anda unutturdu.

O bant, sezon başında kolundan alınırken... Daha sonra kulüpten ihracı konuşulurken... Ve kulüp bulması önerilirken yaşadığı acıların hepsinin bir anda bittiğini düşünüyorum.

Belki delidir ama çocuk gibi bir yüreği vardı İbo'nun!

***

BİR başka fotoğraf... Beşiktaş'ın, Denizlispor'a attığı ikinci golden sonra Yıldırım Demirören'in gözlerinde biriken gözyaşları...

O an, bir çocuk gibiydi koca başkan... Sanki, özlemle beklediği oyuncağa kavuşan bir çocuğu andırıyordu. Sevincini abarttığını düşünerek, yanında oturan Denizlispor Başkanı'ndan özür dileyişi, çevresi ile kucaklaşması ve kollarını açarak sarılıp öpecek adam araması...

Bu fotoğrafta her şey candan ve yürektendi!

Sonra düşündüm de, 5 yıl binbir sorunla uğraştı sevgili Demirören. Eleştiriler, kınamalar, sataşmalar... İki kupa hepsini bir anda bitirdi.

Ben, bir anda diyorum. Bir de kendine sorun!

***

YİNE bir fotoğraf ve bir başlık. Trabzonspor'un cebi yanıyor.

Haberde, F.Bahçe yenilgisi ile Devler Ligi'ne gitme şansını yitiren Trabzonspor'un 10 milyon Euro'luk bir geliri kaçırdığı yazılı...

Hemen altında sayfa boyu bir fotoğraf var. Ve bu fotoğrafta maç sonrası yerde yatan futbolcuları görüyorum. Biri Egemen, diğerlerini tanıyamıyorum. Her biri elleri ile suratını kapamış.

Uzun süre baktım bu fotoğrafa. Hiçbiri uçup giden euroların derdinde değil. Hepsi aynı acıyı çekiyor. Ve aynı acıyı paylaşıyor.

Her biri kaçan Şampiyonlar Ligi treninin ardından ağlıyor!

Kim ne söylerse söylesin. Bu fotoğrafta, manevi değerlerin hala yaşadığını gördüm.

***

SÜPER Lig'in son haftasına sıkıntılarla girdi G.Birliği. Antalyaspor'un Ankaragücü'ne 72. dakikada attığı gol, G.Birliği'ni Süper Lig'de bıraktı.

Bu arada Başkent'te oynanan G.Birliği-Kayseri maçındaki görüntüler herkes gibi beni de etkiledi. Kayserispor'un üçüncü golünden sonra,
Samet Aybaba'nın girdiği stres ve yükselen tansiyonu yılların teknik adamını perişan etti.

Kafasını elleri arasına alan ve soyunma odasına doğru yönelen Aybaba'nın suratında, yenilginin üzüntüsünden öte, farklı çizgiler yakaladım.

Bu farklı yenilgi sanki Aybaba'ya yapılan büyük bir hakaretti. Buna layık değildi. Ve bunu yaşatan takımını da asla affetmeyecekti.

Aybaba'nın yüzündeki ifadeden bunları okudum!

Yanıldığımı da zannetmiyorum...     Â

***

SÖZ, madem G.Birliği'nden açıldı, aklıma geleni hemen anlatacağım.

İki sezon önce Antalyaspor'un ligde kalması, son hafta evinde oynayacağı G.Birliği maçına bağlıydı. Kazanırsa, kurtulacaktı.

G.Birliği gitti Antalyaspor'u yendi. Yenmenin de ötesinde fark attı. Ve Antalyaspor 2.Lige düştü. İki yıl sonra ligin son haftasında
Antalyaspor, Ankaragücü'nü 1-0 yenerek G.Birliği'nin kümede kalmasını sağladı.

Yalnız, bu sonuçla Antalyaspor kendi canını da kurtardı, diyenler olacaktır.

İyi de tek puan da Antalya'yı kurtarıyordu.

Artık siz nasıl düşünürsünüz bilemem. Aklıma geldi, hatırlatmak istedim!  

***

VE gelecek sezon bambaşka bir fotoğraf görmek istiyorum. Süper Lig'de Christoph Daum'un, Fatih Terim'in, Mustafa Denizli ve Şenol
Güneş'in mücadele ettiği bir ligi düşlüyorum.

Buna bir de G.Saray'ın getireceği yabancı teknik adamı ekleyin... Böyle bir Süper Lig'in seyrine doyum olmaz.

Evet, Süper Lig tatile çıktı. Sizler de iyi dinlenin, gönül verdiğiniz renklere duyduğunuz duyguları daha da güçlendirin. Ve yeni sezona zımba gibi gelin.

Åžimdiden hissediyorum, müthiÅŸ bir Süper Lig sizleri bekliyor.                                Â