Kahvaltıcı Mevsimi Açılmıştır!

Karşılıklı konuşmalarım ışığında söylüyorum, kahvaltı denildiği zaman akla ilk gelenler, “olmazsa olmazlar” denilince ilk sıralananlar hep bu malzemeler…

Bal, kaymak, sucuk, fındık kreması, kaşar peyniri gibi temel lezzetler, kavut gibi, acuka gibi yöresel tatlar, hemen hepsi bir adım geriden geliyor diyebiliriz. Ben kendi adıma sucuk hastası bir insanım, ararım sorarım sucuğu kahvaltıda, o ayrı.

Hal böyle olmasına rağmen, ev dışında edilen kahvaltılarda ciddi bir malzeme çeşitliliği yarışı söz konusu… Van kahvaltılarının İstanbul’da meşhur olduğu zamanlardan günümüze gelen bu “aşırı çeşitlilik” durumu, sosyal medyada kayısının bile ayrı bir tabakla masaya çeşit namına getirildiği sofraların paylaşılma yarışına dönüştü.

Bu çeşitlilik yarışı sonrasında renkli tabaklar ve ilginç sunumlar, bir yandan da organik – köy kahvaltısı konseptinin kahvaltı dikeyleri olarak ön plana çıkmasına sebep oldu.

İçinde fındık kreması olan köy kahvaltısı tam olarak hangi köyde var bilemiyorum ama, böyle böyle “göz doyuran” kahvaltılara benim de meylettiğimi itiraf etmem gerekir.

Mevsim baharı dönünce kahvaltı mekanları da iyiden iyiye dolup taşmaya başladı.

Lübnan mutfağı esintili, bol çeşitli, renkli tabak çanaklı kahvaltı konseptinde benim en beğendiğim yerlerden biri Galata Arada Cafe. Basit kahvaltı mantığında ise 100 yıllık tarihiyle Karaköy’deki yerinden Tünel’e taşınan Özsüt öne çıkıyor. Basit derken, muazzam manda sucuğu, tek başına bile sipariş edilebilecek bal-kaymak ve az ama az çeşitli kahvaltı tabağının lezzeti tabii ki basit değil… Yenilenen Beşiktaş kahvaltıcıları, Moda’da şık “cafe”lerin şık kahvaltı menüleri ve atladığımız pek çok mekan daha…

Adana’da kahvaltı ciğerle yapılır, ben de çok severim bu ritüeli aslında… Fethiye’de Yörük Müzesi’nin kahvaltısı, Karadeniz kahvaltıları, Ankara’da Kale civarındaki hanların kahvaltıları da güzel tatlar bırakmıştır damağımda.

Siz kahvaltıda hangi çeşitleri beğeniyorsunuz, hangi kahvaltıcılar favoriniz, olmazsa olmaz malzemeleriniz neler? Yazarsanız çok memnun olurum.

ARA SICAKLAR

• Geçen haftaki Adana böreği yazıma oldukça fazla geri dönüş aldım… Beğenen çok fazla yorumun yanı sıra, ağır gelen ve beğenmediğini belirten hatırı sayılır sayıda yorum var… Durum şu anda çok beğenenlerin lehine gözüküyor… Afiyet şeker olsun.
• Festival mevsimi başladı demiştim, Yeniden Meze Festivali fırtına gibi geçti; bu hafta sonu ben Mide Lobisi ile Sokak Lezzetleri Festivali’nde olacağım, haftaya hem bu festivale hem de genel olarak yeme-içme festivali meselelerine değineceğim.
• Denizli! Daha önce hak ettiği kadar bahsedilmeyen gastro-şehirlerden biri olarak Sivas’a değinmiştim, bir şehri daha ekliyorum: Denizli. Hakkında geniş bir yazı da kaleme alacağım ama belirtmeden geçemedim, Denizli kebabı da Hacı Şerif’in irmik helvası da çok lezzetli a dostlar!