Devre arası kampında Beşiktaş Sportif Direktörü Ceyhun Kazancı, gazetecilerin sorularını yanıtlarken, İngiltere’nin Brentford Kulübü’nden ve onun sportif direktörü Phil Giles’ten özellikle bahsetmişti. Kurduğu cümlelerde Giles’ten alıntılar yaparak şunları söyledi:
3 ÖNEMLi ÖZELLiK
“Giles ‘Ben ne bir antrenör ne de yetenek avcısıyım. en önemlisi işlerini iyi yapanları işe aldım. Onlar işlerini iyi yapsın’ demiş. Ben hoca değilim,
böyle bir planım yok. Ben scout değilim, izleme komitesinde değilim ve olmayacağım. Ancak burada kimlerin iyi çalışacağını tespit etmeye çalışıyorum.”
Evet, Giles kulübe dair çalışmalarını anlatırken bu cümleleri kurmuştu.
O zaman bu yazıda Ceyhun Kazancı’nın ilham aldığı Brentford Kulübü ve onun sportif direktörü Phil Giles’i tanıyalım... Brentford’un hikayesinde neler mi var?
1-) Yeniliklere öncü olma.
2-) Verilerin akıllıca kullanılması.
G.saray’ın Avrupa Ligi son 16 turundaki rakibi Barcelona oldu. Sezon öncesi yaşadığı ekonomik kriz nedeniyle en büyük yıldızı Messi ile yollarını ayırmak zorunda kalan Barça’da hem saha içi hem saha dışındaki olumsuzluklar kulübü büyük bir sportif başarısızlığa sürüklerken başkan Laporta, Xavi hamlesi ile kulübün geleceğini yeniden şekillendirdi. Peki Xavi, Barça’da neyi değiştirdi?
Koeman’ın silik ve Barça DNA’sından uzaklaşan oyun anlayışını yeniden şekillendirdi. Takımın sahip olması gereken planı netleştirirken, ekstra birkaç formasyonla da Barcelona’nın ne oynaması gerektiğini belirginleştirdi.
Kısa sürede bu ana yapı oyuncularda alışkanlığı artırırken kendilerin den bekleneni de daha açık hale getirdi. Bu da ne istediğini bilen ve günden güne büyüyen bir takımı oluşturdu.
5 MAÇIN 3’ÜNDE 4’ER GOL
Son 5’te Barcelona, A.Madrid, Valencia ve Napoli gibi takımlara karşı 4’e gol attı. Özellikle son Napoli maçı Barcelona’nın ne kadar geliştiğinin en somut örneklerinden biriydi.
YENi PUYOL, ARAUJO
Xavi takımın eksiklerini genç ve tecrübeli oyuncularla harmanlayarak agresif, dinamik ve sürekli hareket eden yeni bir takım yarattı. Barça’nın hızı şaşırtıcı derecede arttı. Katalanlar’ı kendi alanlarında çözüm bulmada kararlı açık alanda ise savunması zor bir takıma dönüştürdü.
Savunmada Pique’nin yanına genç araujo’yu monte ederek o bölgede güçlü bir hat elde etti. araujo savunma ve hücumdaki katkısıyla kısa
Futbol psikolojisi araştırmacısı Geir Jordet son dönemlerde penaltılar üzerine yaptığı araştırmalarda dikkat çeken detaylara ulaşırken, aslında üst düzey takımların bu konuda ne kadar farklı çalışmalar yaptığını gözler önüne seriyor. Son olarak Chelsea’nin Dünya Kulüpler Kupası finalinde attığı penaltıyı inceleyen Jordet, bu tip pozisyonlarda Palmeiras takımının sezon boyunca rakiplerini baskı altına almaya çalıştığını ve Chelsea teknik ekibinin öncesinde buna nasıl çalıştığını anlatıyor. Bakın o sırada neler yaşandı...
CHELSEA RAKİBİ NASIL KANDIRDI?
· VAR’dan penaltı kararı çıkınca Azpilicueta topu eline alıp Havertz’e bakıyor.
· Azpilicueta, topu alıp penaltı noktasına geliyor ve atışı onun yapacağını zanneden Palmeiraslı oyuncular harekete geçiyor! Azpilicueta’yı adeta abluka alıp rahatsız etmeye ve konsantrasyonunu bozmaya çalışıyorlar.
· Hakem baskının dozajını artıran Palmeiraslı oyunculara sarı kart gösteriyor.
· Hakem gerekli müdahaleleri yaptıktan sonra penaltı kullanılması için her şey hazır hale geliyor ve Palmeiraslı oyuncular ceza alanından uzaklaşıyor.
· İşte tam bu noktada Azpilicueta beyaz noktadan ayrılıyor ve Havertz tek başına, hiçbir baskı altında kalmadan penaltı vuruşunu kullanarak takımını 2-1’lik skorla galip getiren golü atıyor. Bu sadece en yakın örneklerden biri. Geir Jordet’in araştırmaları bununla da sınırlı değil...
Beşiktaş'ın gündemine gelen teknik direktör adaylarından biri de Thomas Letsch oldu. Pinheiro isminden sonra gündeme gelmesi çok da sürpriz değil. Sportif direktör Ceyhun Kazancı’nın son dönemlerde Avrupa futbolunda gelecek vaat eden ya da fark yaratan hoca adayları üzerinde durduğunu biliyoruz.
İSTİKRARI YAKALADI
Elbette Türk futbolseverler Letsch ismine çok aşina değil. Haksız da sayılmazlar. Profesyonel bir futbolcu olarak geçmişi olmayan Letsch’in en bilinen yanı Red Bull okulunun bir temsilcisi olması ve Roger Schmidt tedrisatından geçmesi. Peki, Hollanda Ligi’nde Vitesse ile iki sezondur istikrarı ve başarıyı yakalayan Letsch kimdir? Kısa kısa başlayalım...
LIEFERING'DEKİ TEKNİK DİREKTÖRLÜĞÜ İLE TANINDI
Almanya’da pek çok amatör takımı çalıştırdıktan sonra Red Bull Salzburg’un antrenman takımı FC Liefering’in teknik direktörü olması Letsch’in tanınırlığını artırdı.
ROGER SCHMIDT'İN YARDIMCISIYDI
Orada olduğu dönem boyunca elde ettiği başarılar sayesinde Roger Schmidt’in yardımcılığına getirildi.
Klasiktir yapılan her transfer sonrası gelen oyuncunun artıları, eksileri, bilinmeyen yönleri ve hayatına dair notlar masaya yatırılır. Bazıları için sayısız güzellikte şeyler yazılır bazıları için de felaket senaryoları. Bu kez bilinenleri bir kenara bırakıp Barcelona’yı yakından takip eden biri olarak kulübün ve oyuncunun açıklamaları üzerinden size Inaki Pena’yı anlatmaya çalışacağım. O zaman kısa kısa başlayalım...
BARCELONA’NIN RESMi SiTESiNDEN ÇARPICI PENA YORUMU
EKSİKSİZ, ÇEVİK VE GÜVEN VERİYOR
Inaki Pena teknik anlamda nasıl bir kaleci?
Eksiksiz, çevik ve güven veren bir kaleci.
Hava toplarında son derece kararlı.
Barça’da olması gerektiği gibi teknik olarak ayaklarını mükemmel kullanıyor.
Özellikle penaltı vuruşlarını kurtarma konusunda bir uzman. (Bu yorum tamamen Barcelona’nın resmi inter sitesinden alıntıdır)
ALT LİGDEN ZİRVEYE
Bir Championship takımının İngiliz futbolunun 5. kademesinden 21 yaşındaki bir oyuncuyu transfer etmesi tabii ki nadir görülen bir durumdu. Ancak Sorba, bir yıl içinde Huddersfield için büyük bir başarı öyküsüne dönüştü. Bu sezon A takımla 30’un üstünde maça çıkarken, Galler Milli Takımı’na kadar yükseldi. Bir diğer isim de Haziran 2019’da 4. lig seviyesindeki Leyton Orient’ten transfer edilen ve 6 ay Rotherham’da kiralık olarak oynadıktan sonra Huddersfield’ın en önemli oyuncularından biri olan Josh Koroma.
HAM ELMASI BULUYOR
Birkaç ay içinde değerlerini 10-15 kat artırıp milyon Euro’luk futbolcular haline gelen Thomas ve Koroma’nın bu başarısı sadece kendi kariyerlerine etki etmedi; Huddersfield’ın ham elmasları bulma ve onları birer futbol sanatçısı haline getirme stratejisinin de markası haline getirdi. Peki Huddersfield bu oyuncuları nasıl buluyor? Gelişimi sadece oyuncular üzerinde değil, tüm kulüp personeli üzerinde kurmalarının sebepleri neler?
YETENEKLİ OLMAK YETMEZ, YAŞAM TARZLARI DA ÖNEMLİ
Huddersfield Futbol Operasyonları Direktörü Leigh Bromby, Sorba Thomas ve Josh Koroma gibi cevherleri keşfeden sistemlerini şöyle anlatıyor:
CEVAPLARI ARADIK
Josh ve Sorba gibi oyuncuları tespit edip getirmede ve onları nasıl geliştirebileceğimizi düşünmede gerçekten çok iyiydik. Böyle yetenekli gençlerin Ulusal Lig’de oynamalarının nedenleri neler? Teknik-taktik mi, yoksa yaşam tarzı mı? Bu soruların cevaplarını aradık.” Buraya kadar her şey bir bütünsel yaklaşımı ele alıyor aslında. Oyuncuları sadece yetenekleriyle değil, yaşamlarıyla da araştıran, farklı kültürlere nasıl adapte olacaklarını sorgulayan bir sistemden söz ediyorum.
Son dönemde yabancı kuralı değişikliğine, ekonomik sıkıntılar da eklenince Süper Lig kulüpleri genç oyunculara daha çok şans vermeye başladı. Elbette bu memnun edici ancak ne kadar samimi ve uzun vadeli, burası da tartışılır. Akademilere yeterince değer verilmediği ortada.
11 MEZUN ÇIKARDILAR
Yine uzaklardan bir örnek olacak ama bu kez yaşadığı ekonomik çıkmazdan tamamen akademiyi geliştirmeye yönelerek kurtulan İngiltere League One ekibi Wigan Athletic’in başarısından söz edeceğim...
Pandemi sonrası dönemde Joe Gelhardt’ı Leeds United’a, Jensen Weir’ı Brighton’a ve Alfie Devine’ı Tottenham’a satan Wigan hayatta kalmak için bu transferlerle biraz olsun zaman kazandı. Wigan Athletic, akademi olmadan krizden sağ çıkamayacağını biliyordu. Akademiden oyuncular çıkarmayı ve bunları kendi A takımlarıyla üst düzey futbola taşımayı başardılar. Geçtiğimiz sezonu 11 akademi mezunu ve 23 yaş altı takımlarında yetiştirilen 3 oyuncuya şans vererek tamamlamayı başardılar.
YETENEK SİZİ A'DAN B'YE GÖTÜRÜR, BİLİMSEL PLANLAMA HER YERE
Peki Wigan Athletic Kulübü, akademiyi nasıl geliştirdi? Onu da kısa kısa anlatayım:
1) Genç oyuncuların mümkün olan en yüksek sevi yede oynamaları için imkanları artırdılar. A Takımla akademi arasındaki bağları güçlendirdiler.
2) Okul çağındaki çocukların ödevlerini yönetmelerini ve beklenen notları almalarını sağlamak için okullarla açık iletişim sağladılar. Çocukların sahada ve okulda geçirecekleri zamanları belirlediler.
Takımların herkese uyan tek bir yaklaşımı benimsediği günler geride kalmaya başladı. Modern oyunda büyük bir odak noktası haline gelen yeni bir kavram artık; Bireysel Gelişim... Bunun en iyi temsilcilerinden biri de Arsenal Teknik Direktörü Arteta’nın 26 yaşındaki yardımcısı Carlos Cuesta. UEFA Pro Lisans sahibi olan Cuesta genç yaşına rağmen Atletico Madrid ve Juventus gibi takımların akademilerinde çalıştı. Arsenal’deki görevi ise oyuncu gelişim antrenörü.
KİŞİYE ÖZEL ANALİZ VE ANTRENMANLAR
Her oyuncunun farklı gelişim ihtiyaçları olduğu, antrenmanların ve analizlerin bunu geleneksel yaklaşımlarla sağlayamadığının altını çizen Cuesta, Arsenal A takım kadrosunun her üyesiyle bire bir çalışıyor. İngilizce, İspanyolca, İtalyanca, Portekizce, Fransızca ve Katalanca konuştuğu için onlarla ana dillerinde iletişim kurabiliyor.
İşin temelinde teknik becerilere ve taktik ilkelere odaklanan Cuesta, her oyuncuyla çok sayıda video analizi yapıyor. Çıkış noktası ise her bir oyuncunun bireysel kimliğini, kim olduklarını ve neye ihtiyaç duyduklarını çözmeye odaklanması.
MANCHESTER CITY'YE YOLLADIĞI ANALİZLE HAYATI DEĞİŞTİ
Porto Üniversitesi’nde, Jose Mourinho üzerinde de önemli bir etkiye sahip olan Vitor Frade ile çalışan Cuesta’nın hayatı City’ye hücum oyunlarının derinlemesine bir analizini göndermesiyle değişti. Bu analiz sonrası İngiltere’ye davet edilen Cuesta burada vatandaşı Arteta’nın dikkatini çekmeyi başardı. City’den Arsenal’e geçişi sonrası da Arteta’nın ilk hedeflerinden biri oldu. Ve şimdilerde Cuesta, Avrupa’nın en parlak teknik direktör adaylarından biri olarak gösteriliyor. Pek çoklarına göre de yapım aşamasında olan yeni Nagelsmann...
ARSENAL'IN İLK FUTBOL METODOLOJİSİ ANALİSTİ
Hazır Arsenal’den bahsetmişken Kevin Balvers’ten bahsetmemek olmaz. Arteta ile birlikte analiz departmanını güçlendiren Arsenal büyük verinin kullanımı doğrultusundaki adımlarını da hızlandırdı. Bu alandaki ilk transferlerden biri de Malmö’den alınan ve Fut bol Metodolojisi Analisti görevine getirilen Kevin Balvers oldu. Balvers, bundan önce 6 yıl Vitesse Arnhem’da video analisti olarak görev yaptı. 2019-20 arasında ise Barcelona’da serbest olarak Performans ve İnovasyon Metodolojisi Analisti olarak çalıştı. Balvers, hem Arsenal’de hem de dünyadaki diğer kulüplerde en iyi uygulama ve eğilimleri (taktik, teknik, performans ve transfer) belirlemenin yanı sıra A takım analizlerine yardımcı olacak.