FiFA’nın 2021 yılının en iyilerine verdiği ‘The Best’ ödülleri tartışmalı sonuçlara sahne oldu. Özellikle yılın 11’i birçok kişiye göre ‘garip’ bulundu. Eleştirilerin sebebi ise alışık olduğumuz 3-4-3 dizilişi yerine 3-34’ün tercih edilmesiydi. İleri 4’lüye seçilen isimler Messi, Lewandowski,
Haaland ve Ronaldo oldu.
iLGiNÇLiKLER BiTMiYOR
İlginçlikler bununla da bitmedi... Milli takımların teknik direktör ve kaptanları, gazeteciler ve FIFA’ya kayıtlı taraftarların katılımıyla yapılan oylamada en iyi 3. oyuncu seçilen Salah yılın 11’inde yer almadı. Gecede onur ödülüne layık görülen Ronaldo, oylamada ilk 5’te yoktu ancak ilk 11’e alındı. Bu da eleştirileri getirdi doğal olarak. Artık bu ödüller verilirken kriterler net bir şekilde ortaya konmalı. Aksi halde ciddiyetini kaybeden birer şova dönüşüyorlar. Hatırlanacağı üzere ekim ayında Ballon d’Or ödülünü alan Messi, aslında hak edenin Lewandowski olduğunu söylemişti. The Best ödüllerinde ise Messi oylarını Neymar, Mbappe ve Benzema’dan yana kullandı.
SiNiR KRiZiNE GiREN HAKEM HÜNGÜR HÜNGÜR AĞLADI
İtalya Serie A’da önceki gün oynanan Milan-Spezia karşılaşmasında futbol tarihinde belki de eşi benzeri hiç görülmeyen bir olay yaşandı. 90+2. dakikada skor 1-1 iken Messias, Milan’ı 2-1 öne geçiren golü attı ancak hakem Marco Serra, gol öncesindeki avantajı vermeyip kırmızı siyahlıların lehine faul düdüğü çaldı. Bu pozisyonun ardından konuk Spezia, 90+6’da Gyasi’nin attığı golle sahadan 2-1 galip ayrıldı.
FUTBOLCULAR TESELLi ETTi
Sadece bu pozisyonda değil, maçın son dakikalarında birbiri ardına hatalı kararlar veren Serra, bitiş düdüğünün ardından çıkış tünelinde gözyaşlarına boğuldu. Kontrolü kaybettiği için hatalı kararlar verdiği belirtilen ve sinir krizine geçiren Serra’yı teselli eden isimler ise başta Zlatan İbrahimovic olmak üzere Milanlı futbolcular oldu.
Fransa 1. Ligi’ndeki ‘Türk derbisi’nde kazanan çıkmadı... Cengiz Ünder’li Marsilya, Zeki Çelik ve Burak Yılmaz’lı Lille ile 1-1 berabere kaldı. Sahasındaki maça tutuk başlayan Marsilya, 15. dakikada Sven Botman’ın golüyle 1-0 geriye düştü. 32’de Benjamin Andre ikinci sarıdan kırmızı kart görünce Lille 10 kişi kaldı. 75’te Dimitri Payet’nin pasında Cengiz Ünder, skoru 1-1’e getirdi. Lille’de Zeki Çelik 90 dakika oynarken, ilk 11’de başlayan Burak, 72’de yerini Gudmudsson’a bıraktı. Bu sonuçla Marsilya puanını 37’ye, Lille de 29’a yükseltti.
TARAFTARDAN TEŞEKKÜR
Bu arada Marsilya taraftarları, Bordeaux deplasmanında 44 yıllık galibiyet hasretini bitiren golü atan Cengiz Ünder için Türk bayraklı bir pankart hazırlayıp Lille maçında sergiledi.
YOK ARTIK DEMBELE!
Barcelona, yıldız futbolcusu Ousmane Dembele’nin talepleri nedeniyle sözleşme yenilemekten vazgeçti. Katalan kulübünden 5 yıl için toplamda brüt 200 milyon Euro talep eden Dembele, ayrıca 20’şer milyon Euro menajerlik ve imza parası da istedi. Bu gelişme üzerine başkan Juan Laporta genç futbolcuyu sezon sonunda satış listesine koymaya karar verdi. Barça’nın ara transfer döneminde Dembele’yi satarak yerine Wolverhampton’dan Adama Traore’yi alacağı konuşuluyor.
BARCELONA’YA MiLYONER OLMAK iÇiN GiTTiM
Arsenal’in eski orta saha oyuncusu Alex Song, Barcelona’ya transfer olmasının nedenini ‘milyoner olmak için’ ifadesiyle açıkladı. “Barcelona bana bir sözleşme teklif ettiğinde ve ne kadar kazanacağımı görünce iki kez düşünmedim. Kariyerim bittiğinde, karımın ve çocuklarımın rahat bir yaşam sürmesi gerektiğini hissettim” diyen Song, Thierry Henry ile aynı arabaya sahip olduğunu ancak benzin masraflarını bile karşılayamadığı için yerine ucuz bir araba almak zorunda kaldığını da itiraf etti. Barça’nın 2 kez West Ham’a kiraladıktan sonra Rubin Kazan ve Sion’da şansını deneyen Song, en son Cibuti liginde CDE-Colas forması giydi. Song, parıltılı hayatına nokta koyduktan sonra şimdilerde ülkesi Kamerun’da inşaat, moda ve eğitim yatırımları üzerine çalışıyor.
PEP GUARDiOLA REKORLARA DOYMUYOR
Süper Lig’de ilk yarının sona ermesiyle birlikte Trabzonspor, Ziraat Türkiye Kupası’ndaki rakibi olan Boluspor’un karşısına Medipol Başakşehir ile oynadığı karşılaşmanın 11’ine göre 10 farklı oyuncuyla sahaya çıktı. Bordo mavililerde teknik direktör Abdullah Avcı hem kulübeyi test etmek isterken, hem de as oyuncularını dinlendirmeyi seçti. Ancak Boluspor karşılaşması gösterdi ki bordo mavili ekibin kulübesi yeterli değil. Berat’taki düşüş önlenemez bir şekilde devam ediyor. Yunus Mallı, Yusuf Sarı, İsmail Köybaşı gibi isimler neredeyse futbolu unutmuş gibiler. Neredeyse ilk yarının 40 dakikalık bölümü tamamen boşa geçti ve Trabzonspor sahada adeta yokları oynadı. Sonlara doğru ceza sahasına doğru bindirmeler
yapan Koita ikinci yarıda takıma galibiyeti ve aynı zamanda turu getiren golü attı. Bakasetas’ın girmesi oyun zekasına çok katkı vermese de Trabzonspor dün sahadan istediği sonuçla ayrılmayı başardı.
TRANSFER iSTEMEKTE HAKLI
Trabzonspor’un teknik direktörü Abdullah Avcı’nın transfer talebinde bulunmasında haklılık payının olduğunu düşünüyorum. Başta da söylediğim gibi Ziraat Türkiye Kupası müsabakası da olsa, Karadeniz ekibinin kulübesinde oturan oyuncuların çoğunluğu Trabzonspor kadrosu için yeterli değil. Murat Cem ve kaleci Erce dışında öne çıkan hiçbir oyuncunun olmaması Abdullah Avcı’nın devre arası takviye isteğini doğrular nitelikteydi.
Geçtiğimiz haftaya göre bir oyuncu değişikliği ile 11’i kursa da kanatlarda Djaniny ve Bakasetas’a görev verdi Abdullah Avcı. Berat arkada Hamsik ile oyun kurarken Trabzonspor ilk 30 dakikalık bölümde oyun üstünlüğünü tamamen ele aldı.
Hatayspor pozisyon vermemeye çalışsa da rakibinin yoğun baskısı karşısında direnemedi. Özellikle topu tamamen rakibe bırakıp oyunu tamamen kendi sahasında kabullenmesi bordo beyazlıların en büyük hatası oldu.
CORNELiUS FAKTÖRÜ
Atak başlangıçlarının en kötüsü olarak görülen Djaniny bir kez daha attığı golle tüm defolarını kapattı. Gol sonrası da iştahını sürdüren ekipte ilk golün bağlantı rolünü üstlenen Cornelius bu kez son vuruşuyla Trabzonspor’u soyunma odasına iki farklı üstünlükle götürmeyi başardı.
HATAY iKiNCi YARIDA iYiYDi
İkinci devreyle birlikte Ömer Erdoğan üç değişiklik birden yaptı. Muhammed Mert, Kaabi ve Popov hamleleriyle sistemi de değiştiren Erdoğan rakibin oyun üstünlüğünü de kırmayı başardı. Özellikle 60’a kadar önemli fırsatlar bulan Hatayspor bunları değerlendiremedi. Trabzonspor ise skor üstünlüğünü koruyarak çok kritik bir karşılaşmadan galibiyetle ayrılmayı başardı.
Antalyaspor yenilgisi sonrası Trabzonspor’da düşüş mü başlıyor soruları Hatayspor maçıyla cevaplanmış oldu. Özellikle ilk 45’teki üstün oyun Trabzonspor’un şampiyonluk yolunda ne kadar istekli olduğunun ispatı gibiydi.
İngiltere Premier Lig’de yeni gündem; maçlar durdurulsun mu devam mı etsin?’ Koronavirüs yeni varyantı Omicron vakalarının artması sonucu 9 maçın ertelendiği Premier Lig’de görev yapan teknik adamlar arasında fikir ayrılıklarına yol açtı. Teknik adamlar pazartesi günü bir araya gelerek, ligin durdurulmasına yönelik teklifi görüşecek.
FRANK: MAÇLAR DURSUN
Brentford Menajeri Thomas frank, maçların geçici olarak durdurulmasını talep ederek, “Omicron varyantı dünya çapında orman yangını gibi yayılıyor. Ondan korunmak için elimizden gelen her şeyi yapmamız gerekiyor. Antrenman sahalarını 3-4 veya 5 günlüğüne kapatarak çok şey yapabileceğimizi düşünüyorum ve sonra tekrar gidebiliriz” dedi.
KLOPP: OYNAYALIM
LiverpooL Teknik Direktörü Jürgen Klopp, oyuncuları Virgil van Dijk ile fabinho’nun testleri pozitif çıkmasına rağmen lig maçlarını durdurma kararının doğru olmadığını savunurken, Arsenal’in hocası Mikel Arteta, “Oyunu oynamamak için neye ihtiyacınız olduğu konusunda çok daha fazla netliğe ihtiyacımız var” diye görüş bildirdi.
DEVAM EDELiM’ DiYENLER ŞiMDiLiK ÇOĞUNLUKTA
20 Premier Lig kulübünde şimdilik ağır basan görüş, sezonun devam etmesi yönünde. Sebebi ise birçok üst düzey yönetici, kulüplerin geçen yıl ligin askıya alınmasının izlerini hâlâ taşıdığını savunması. Mart 2020’deki ilk karantinda kulüpler, hasılat, ertelenen maçların yeniden planlanması, televizyon yayınları, tıbbi protokoller ve alt liglere yapılan mali yardımlar gibi çeşitli başlıklar altında yüzlerce milyon Euro gelir kaybına uğramıştı. Kulüpler bu durumu bir daha yaşamamak adına maçların devam etmesi konusunda ısrarcı.
PREMiER LiG’DE BU HAFTA ERTELENEN MAÇLAR
Sergen Yalçın ile yolların ayrılması sonrası Beşiktaş’ta pek çok teknik direktör adayı gündeme geldi. Bunlardan en ilgi çekici isim Portekizli Bruno Pinheiro oldu.
Türk futbolseverlerin pek çoğunun ismini ilk kez duyduğu Pinheiro daha önce Benfica, Belenenses, Katar U19-U20 ve Eupen takımlarında altyapıda ve yardımcı hoca olarak çalıştı.
İlk teknik direktörlük deneyimini Estoril ile yaşayan Pinheiro iki sezon içinde takımı Portekiz 1. Ligi’ne çıkarmayı başardı.
DiKKAT ÇEKEN ÇIKIŞ
Özellikle oynattığı hücum futbolu, altyapılarda çalışmanın getirdiği avantajla takıma kattığı genç oyuncular ve Portekiz kupasında Benfica gibi bir takıma yarı finalde ezilmeden keyif veren takım yaratması onu kısa sürede ülkede dikkat çeken teknik direktörler arasına girmesini sağladı.
SiSTEM KONUSUNDA ESNEK
2. lig’de ligde özellikle 4-3-3 sistemini kullanarak keyif veren Pinheiro, Portekiz Ligi’ne çıktıktan sonra 4-1-4-1 felsefesine döndü. Oyun içi geçişlerde esnek bir yapıya sahip olan 45 yaşındaki teknik adam; 14 maçta 6 galibiyet, 6 beraberlik alırken sahadan sadece Sporting Lizbon ve Benfica mağlubiyetleriyle ayrıldı.
ÖNDER KARAVELi EN DOĞRU TERCiH OLACAKTIR
Fenerbahçe, 16 Eylül’deki ilk maçta Frankfurt’ta daha fazla şut atan, daha fazla pozisyona giren taraftı. Kaçan penaltıya rağmen oynanan futbol gruptan çıkma adına büyük umut vaat etmişti. Ancak aradan geçen 3 ay sonunda sarı lacivertlilerin elinde grup üçüncülüğü ve Konfederasyon Ligi’nden devam edebilme şansı kaldı. Sezon başından bu yana oyunu çok ileride kurup kompakt bir takım yaratmaya çalışan Glasner, istediği oyun anlayışını Frankfurt’ta yavaş yavaş oturtmayı başardı. Wolfsburg dönemine henüz ulaşamasa da takımın fiziksel anlamdaki yüksek potansiyeli Glasner’in elini güçlendiren artılardan biri oldu. Dün akşam da aynı oyun anlayışıyla sahadaydı Frankfurt. Kim Min-Jae’nin hatasıyla gelen gol, Frankfurt’un geçiş oyunundaki üstünlüğü ve Kostic’in sol taraftan yaptığı bindirmelerle Fenerbahçe büyük sıkıntılar yaşadı.
SAHANIN EN İYİSİYDİ
Geçen sezon Bundesliga’nın üçüncü bölgede en çok topla buluşan üç futbolcusundan biri olan Kostic, ‘3’lü mü, 4’lü mü oynamalı’ tartışmalarının etrafında dönen Fenerbahçe için ‘ideal kanat beki nasıl olmalı’ sorusunun cevabı gibiydi. İlk maçta yaptığı asistle Frankfurt’a hayat veren Kostic, İstanbul’da da yaptığı asistle perdeyi kapatan isim oldu. Maç boyunca da sahanın en iyisiydi.
Fenerbahçe adına bu karşılaşmada söylenecek tek doğru; savunma çizgisini öne çıkardığında rakip alanda çok adamla etkili olmasaydı. Golü de bu anlarda buldular. Szalai ve Kim gibi üst düzey iki savunmacıyla bu organizasyonu geliştirmek Pereira’nın ilerleyen haftalarda elini daha da güçlendirebilir.
Futbol oynamayı bıraktıktan sonra da futbolun içinde kalmaya devam etmek, çalıştığım önemli isimlerden edindiğim bilgi ve birikimlerimi, sonraki nesillere aktarmak istiyorum. Yeni nesil bizden çok farklı. Üstelik futbol çok hızlı büyüyen ve dinamikleri sürekli değişen bir sektör.
Bu değişime ayak uydurmak için kendime yatırım yapmak, farklı alanlarda kendimi geliştirmek zorundayım. Okuduğum kitapların tarzını değiştirdim. Liderlik ve insan yönetimi kitaplarına yöneldim. Ağırlıkla futbolu bırakıp teknik direktör olan oyuncuların biyografilerini okuyorum.
Uluslararası firmaların üst düzey yöneticileri ve elit sporcularla çalışan, ünlü bir akademisyenden bireysel danışmanlık almaya başladım. Performans istikrarı ve liderlik konusunda Dr. Alan Watkins ile özel olarak çalışıyorum.” Nuri Şahin, Harvard yolculuğu öncesi geleceğe dair planlarını bu şekilde anlatmıştı bana.
ANTALYA’YI ÇOK DEĞiŞTiRDi
Aradan geçen 3 yıl sonunda Nuri Şahin ve onun yönetimindeki Antalyaspor’un sergilediği başarılı grafik konuşuluyor. Süper Lig ve Ziraat Türkiye Kupası’nda teknik patron olarak çıktığı 8 karşılaşmada 3 galibiyet, 3 beraberlik, 2 mağlubiyet alan Nuri Şahin yönetimindeki kırmızı beyazlılar,
kaybettikleri Hatayspor ve Başakşehir maçlarında bile herkesin beğenisini kazanan bir oyun sergiledi.
Peki, Nuri Şahin bu kadar kısa sürede Antalya’da neleri değiştirdi? Onun futbola bakış açısı geleceğe dair hangi farklılıkları işaret ediyor? Hızlıca anlatmaya başlayayım...
HEM FUTBOLCU HEM STAJYER ANTRENÖR