"AKP kapatılır mı kapatılmaz mı?" tartışmalarını takip ederken okumakta fayda olan bir kitap "Türkiye’de İslamcı Kitle Seferberliği."
Boston Üniversitesi Antropoloji Bölümü’nde öğretim görevlisi olan Jenny B. White’ın 2002’de İngilizce olarak yayınlanan çalışması Oğlak Bilimsel Kitaplar tarafından Türkçe’ye kazandırıldı.
Jenny B. White, bugün AKP’ye kadar uzanan Mili Nizam-Milli Selamet-Refah-Fazilet-Saadet zincirini anlamak için bol bol malzeme sunuyor "bizlere."
Ümraniye’de tanıdığı ve yakınlık kurduğu ailenin bireylerinin günlük hayatlarından çıkarılacak ders de çok, örgütlenme şeklini ve bilincini anlamayı sağlayacak bilgi de.
* * *
Fakat ben size daha eğlenceli bir bölüm seçtim.
Jenny B. White’ın kaleminden "Rock yıldızı Erdoğan" portresi.
Erdoğan’la henüz İstanbul’da Belediye Başkanlığı yaptığı dönemde Kanal 7’deki bir programa katıldığında tanışan ABD’li yazar "Yumuşak popülizminin altında bir gündem ve bunu hayata geçirmeye yönelik demir bir irade vardı" diyor ve "rock-star"ı da şöyle anlatıyor:
* * *
"Recep Tayyip Erdoğan, Türk siyasetinin rock yıldızıydı.
Eskiden futbol oynamış, üniversite bitirmiş, evli ve dört çocuk babası bir kişi olarak her gittiği yerde, yıldızlara hayran gençlerden oluşan kalabalıkların ilgisini çekiyordu.
Arkaya taranmış kestane rengi saçları, hafif tıknaz yüzü ve pırtlak kahverengi gözleri, şehirli, profesyonel tavrının köşelerini yumuşatan sürekli alaycı bir görünüm veriyordu ona.
Halk arasına genelde mütevazı takım elbise ya da polo gömlek giymiş olarak çıkıyordu.
Telaşsız ve sabırlı tavrı insanlarda rahatlık uyandırıyordu..."
* * *
Bence Jenny B. White’ın yeniden Türkiye’ye gelmeli ve 10 yıl sonraki Tayyip Erdoğan için yeni bir portre yazmalı.
Zamanı gelmiş de geçiyor...
Cenaze arabasıyla gezinti!..
BELKİ okumuşsunuzdur haberi: Rize’de üç genç, gezip kafa dağıtmak için şeytana uymuşlar ve bir araç çalmışlar. Yalnız Ardeşen’de gerçekleşen olayda çalınan araç biraz tuhaf: Belediyenin cenaze arabası!
Gece 00.30’da macera olsun diye çalmışlar ve gezmeye çıkmışlar. Ters yöne girince de fark edilip yakalanmışlar. Bana göre işin sadece bu son kısmı tuhaf aslında.
Yani "fark edilme" kısmı.
Fark edilmesi için ters yola girmesi mi gerekiyordu aracın?
Geceyarısı Ardeşen civarında vızır vızır cenaze arabası mı geziyor?
Böyle genel bir eğlence anlayışı mı oluşmuş?
Sanki düz yolda geceyarısı cenaze arabası görse "Allah rahmet eylesin!" deyip geçecek miydi polis?
Rize gençliğinin geceyarısı cenaze aracıyla gezintiye çıkacak kadar bunalmış olması Rize açısından bir problem değil mi?
"Sıkıntıdan öleceğime cenaze aracıyla tur atarım daha iyi" diyen Rize gençliğine ayrıca kolaylık diliyorum.