Rantkapı veya Ölümköy de uyar

Banu Tuna’nın Hürriyet’in manşetine “40’ıncı ilçe: Dolguköy” olarak yansıyan dört dörtlük haberi, oluşan manzarayı ve yaratabileceği sıkıntıları net bir şekilde ortaya koyuyordu.

17 yılda en az 2.55 kilometrekare dolgu alan yapılmış ve mesela Kabataş’taki “seni hiç sevmiyorum martı projesi” vesaire de hesap dışında kalmış...

İstanbul’un hatları cetvelle çizilmiş ülke sınırlarına benzemeye başlarken, Salacak İskelesi yerini beton ovacıklarına terk ederken, şehrin ağzı burnu estetik operasyonla yamultulurken seyrediyoruz biz de işte...

RANTSAL BÖLÜŞÜM

Hürriyet’in yazıişleri “Dolguköy” demiş duruma uygun olarak fakat “Rantkapı” veya “Ölümköy” demeyi de düşünebiliriz...

Niye mi?

Bu dolgu malzemesi büyük oranda kentsel dönüşüm/rantsal bölüşüm hafriyatı...

İstanbul’un altını üstüne getiren, yeşil alan, park, bahçe, afet toplanma alanı tanımayan, bitmek tükenmek bilmeyen projelerin hafriyatı...

Şehrin göbeğine dev iş makineleri sokan, hafriyat taşıyan kamyonların ara sokaklarda bile vızır vızır gezip can aldığı sistemin hafriyatı...

Kazancı temiz, yıkanabilir, ütüsüz kullanılabilir, güzelce paylaşılabilir bir “işin” hafriyatı...

Bala 10 parmak dalanların parmaklarını iştahla yaladıkları, sonra gidip kapısının kulpuna yapıştıkları yağlı bir rant kapısının hafriyatı...

Oluşan yeni semte pekâlâ Rantkapı diyebiliriz...

CAN ALAN SİSTEM

O inşaat sektörü iş cinayetlerinde tarım sektörüyle birlikte başı çekmektedir.

İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi geçtiğimiz günlerde ağustos ayı raporunu açıkladı.

Ağustos ayında 217 işçi hayatını kaybetmiş; 2017 başından bu yana ise 1338...

217 işçinin 56’sı inşaat sektöründe çalışıyordu. Bu ölüm listesinde birinci sırayı almış inşaat sektörü; zaten ya o, ya tarım... Kahrolası bir ezeli rekabet var sanki aralarında...

Basit önlemler alınmadığı, eğitim verilmediği, doğru ekipman sağlanmadığı için “neredeyse her 24 saatte 6 işçi” ölüyor; akıl alacak gibi değil ama rakamlar ortada.

İşte bu hafriyat, ara sokaktan şantiyeye can alan o sistemin hafriyatıdır.

Semte “Ölümköy” de diyebiliriz; yadırgayan çıkmaz herhalde...