Paylaş
“Taklit, tağşiş yapılmış, ilaç etken maddesi ilave edilmiş” ürünler arasında yok yok. Baldan baharata, etli üründen sütlü ürüne liste uzayıp giden türden...
“Ünlü isimlerin” tanıtımında rol aldığı bir bitkisel zayıflama çayı bile var; içinde “orada asla bulunmaması gereken” ilaç etkin maddesi bulunmuş.
Tam listeye bakınca, market raflarında bizi ne gibi tehlikeler ve iğrençlikler beklediğini görünce “Sigara yasakları tamam, daha da yasaklayın isterseniz de; bir de böyle ciddi problemimiz var halk sağlığı açısından” diyorsunuz ister istemez.
Bu gıdalar insan sağlığı için direkt zararlı maddeler içerebiliyor; ölümcül hastalıklara yol açabiliyor.
Son açıklamayla birlikte 2012’den bu yana 1238 firmaya ait 2 bin 186 ürün açıklanmış oldu bakanlık tarafından.
Bakanlık “...gıda ve gıda ile temas eden madde ve malzemelerin üretim, işleme ve dağıtımının tüm aşamalarında resmi kontrol faaliyetlerinin büyük bir titizlikle yürütüldüğüne” vurgu yapıyordu.
O denetçilere başarılar dilerim, işlerine saygım büyük, bu denetimlerin sıklıkla yürütülmesini umarım.
“Son bir yılda hileli gıda üretimi yapan firma sayısının 173’ten 618’e, hileli ürün sayısının da 282’den 1211’e yükselmesini” son derece iyimser bir yaklaşımla denetimlerin sıklaşması şeklinde okuyabiliriz.
Fakat durumumuz biraz sıkıntılı...
Dün Cumhuriyet’te Gamze Bal imzasıyla yayınlanan “Ceza düşük, hile büyük” başlıklı haber durumun “çok fena” bir yanını işaret ediyordu.
Diyelim hileli gıda üreten bir firma denetlendi ve hilesi ortaya çıktı. Ne oluyor dersiniz?
Habere göre şu oluyor: Yılda bir kere en fazla 22 bin 742 TL ceza ödeyip ertesi sene hileli gıda üretimine devam edebiliyor.
Bunu böylece, hile hurdayla iş yürütmeyi meslek hale getirmiş firmalar var: “Örneğin, 2012’de Ilgaz Yaylası, 2014’te de ‘Lazz Bakkal’ markasıyla hileli peynir üreten Afyonlu Mutlu Tolga firması, 2018’de marka sayısını 3’e, hileli ürün sayısını 4’e çıkardı. Aynı firma, 2019’da toplam 6 markada hile yaptı. Hileli ürün sayısını da 43’e yükseltti...”
Tek örnek bu firma değil. 2012’den beri listelerde eksik olmayan, marka adını değiştirip aynı ürünü satmaya devam eden gırla firma mevcut. Denetim ancak yılda bir kez gelebilir. Hem zaten nasıl başka türlü olsun ki?
“Kayıtlı ve onaylı” gıda üretici firma sayısı 674 bin 409.
Denetçi sayısı?
Sadece 6 bin 825!..
Bu 6 bin küsur denetçinin de 2 bin 250’si gıda mühendisi, nereye yetişsinler?
Peki biz ne yapalım?
Ne yediğimiz belli değil, kime hesap soralım?
Paylaş