Maç sonrasında öğrenci anketi

Her şey gayet normal giderken, bir anda, ‘En sevdiğin sanatçı kim? En sevdiğin yemek nedir?’ sorusu geliyor.

Acaba yanlış mı duydum diye dikkat kesiliyorum. Hasan Şaş da cevaplıyor: ‘Hepsini severim, haksızlık etmiş olmayayım. Sezen Aksu, Funda Arar, Murat Kekili... En sevdiğim yemek de güveç...’

‘Nasıl ya?!.’ diyerek dumura uğramış bir şekilde seyrettiğim bu enteresan röportaj sona eriyor, Şansal Büyüka açıklamayı yapıyor: ‘Bravo Pınar’a vallahi, Aslan Cimbom için de malzeme topluyor yakalamışken Hasan’ı...’

Aslan Cimbom, Lig TV’nin Galatasaray özel programı. Pınar Argun her iyi muhabir gibi günü kurtarmakla yetinmiyor ve programı için de çalışıyor. Tekrar tebrik ederim. Ama yine de maç sonrası röportajda tuhaf hissettiğimi söylemeliyim; Pınar Argun’un hatası olmasa da...

Ribery’nin kuzen mesajı neydi?

G.SARAY maçı bitti, koşarak eve döndüm ve televizyon karşısına kuruldum. Maç özetleri sırasında dikkatimi bir şey çekti: Ribery’nin formasının altından yarım yamalak ‘Cousin’ diye başlayan bir not görünüyordu.

Belli ki, Ribery maça gol atma umuduyla çıkmış ve kuzeni için bir de not hazırlamış. İki gol attırdı, herkesi kendine hayran etti ama formayı çıkaramadı. Darısı gelecek maça ama, ne yazdığını hakikaten merak ettim...

Hooijdonk no problem

PİERRE Van Hooijdonk, sadece Fenerbahçe taraftarınca değil, gözünü kan bürümüş fanatikler dışında herkesin sevdiği bir futbolcu.

Biraz buruk bir gidiş açıklaması yapınca mazlumun yanında olmayı seven Türk halkının sempatisi bir kat daha arttı.

Denizli’de maç bitmiş, Hooijdonk minik bir röportaj veriyor. Bu sırada yanına Denizlispor’un amigosu geliyor ve aynen şu cümlelerle Hooijdonk’la konuşuyor: ‘Hoydonk, no problem... Tel örgü, no problem... Kardeşlik, no problem... Fair play, no problem... Cak Hoydonk, no problem...’

Hooijdonk ne kadarını anladı bilemem ama, bu sevimli diyalog sonrasında, elini uzatan amigoyu karşılıksız bırakmadı. Özlenecek adamlardan işte...

Collina da hakem mi

EKRAN gazı diye bir şey var galiba. Pazar gecesi Telegol’de Sadık İlhan ve Mutlu Çelik konuktu.

Mutlu Çelik belli ki, hafiften gaza geldi. Kişisel çekişmeleri, futbol görüşleri filan beni açıkçası çok ilgilendirmiyor.

Ancak bir ara kontrolü biraz kaybetti. Collina’dan bahsedilirken ‘Collina da hakem mi? Türkiye-İngiltere maçında 20 dakika, 30 dakika hakemlik yaptı ondan sonra öyle seyretti’ dedi.

‘Collina da hakem mi?’ diyen Mutlu Çelik’in yönettiği pek çok maç seyretmiş biri olarak sadece, ‘Tabii, siz de haklısınız Mutlu Bey’ diyebildim sadece.

İşin özeti için Telelig

PAZAR gecesi tek bir program seyredeyim, bütün golleri göreyim, hem de laf salatasıyla uğraşmayayım diyorsanız size Telelig’i öneririm.

TRT 1’de Faik Çetiner veda ettikten sonra, saat 23.00 gibi başlayan ve o hafta atılan bütün golleri gösteren program haftayı en iyi şekilde özetliyor.

Bu arada Serdar Çakman da kısa ve net bir şekilde tartışmalı pozisyonları yorumluyor.

Pazar gecesinin konuğu Ümit Karan’dı ve o da güzel şeyler anlattı. Benim gibi biraz da iş icabı ekran başında kalmak zorunda değilseniz, tek programla hafta hakkında bilgi sahibi olmak istiyorsanız Telelig’i tavsiye ederim.