Amerikan müzik dergisi Rolling Stone’un 9 Aralık 2010 tarihli (sayı: 1119) özel dergisi, “İdeal bir ‘mp3 çalar’da neler bulunmalıdır?” sorusuna tatmin edici bir cevap vermiş. 50 müzik yıldızına, sevdikleri sanatçılar/türler/gruplar hakkında ‘butik’ listeler hazırlatmış dergi. Sonuç görkemli...
Rolling Stone ‘artık biriktirmediğim’ müzik dergilerinden. ‘Çöp ev’ konseptine geçmemek amacıyla bir karar aldım: Son yıllarda sadece Uncut ve Mojo biriktiriyorum. Ama Rolling Stone, Q, NME veya Classic Rock’ın ‘özel sayı’larından da vazgeçmiş değilim. RS’nin Kasım 1992’de çıkan ‘Portreler: Rock & Roll Fotoğrafçılığı Tarihi’ aynı konu başlığını taşıyan ve Eylül 2004’te çıkardığı sayı, Aralık 2004’te yayınlanan ‘Tüm Zamanların 500 Büyük Şarkısı’, Mayıs 2007’de 40. yıl için hazırlanan ‘Röportajlar Özel Sayısı’ filan arşivimde kuzu gibi yatar. Geçen hafta bu dergilere ‘The Playlist Issue’ da eklendi. 50 yıldızdan birer liste hazırlamasını istemiş efsanevi dergi. Sonuçlar harika. Dergiyi bulmak konusunda sıkıntı yaşayacağını düşünenler veya üşenenler (www.rollingstone.come/playlists) adresinden faydalanabilir.
KAFAMA SIKIŞAN KÖŞELİ JETON
Nedir bu listeleri benim için bu kadar önemli kılan? Öncelikle listeleri severim; elde var biiiir. İkinci ve daha önemli olarak, önemsediğim müzik adamlarının neyi, nasıl dinlediklerini görmek, anlamaya çalışmak, eğer önerdikleri şarkılar arasında bilmediklerim varsa bir şekilde bulup dinlemeye çalışmak. Bu noktada küçük bir ‘açılım’ yapıp, listelerin içeriğine geçeceğim. Kendimi bildim bileli müzik dinlemek hayatımın en önemli işlerinden oldu. Çoğu ‘yeniyetme’ gibi dik kafalı ve ukala olarak müzik dinlemeye başladım. “Ben neyi seviyorsam, en güzeli odur” diye düşünüyordum ki; bu görüş pek de yanlış sayılmaz. Ama bu hal, temeli sağlam olmayan bir ukalalığa yol açıyor. Örnek vermek gerekirse: Kendimi sadece punk’a adadığım dönemde biri yanıma gelip “Blues üstadları severim ben: Robert Johnson, Big Bill Broonzy, Sonny Boy Williamson filan...” dese “Bıy-bıy-bıy blues mu dinlenir, içi geçer insanın. Özetle, git buradan!” cevabını verirdim. Niye? Niye olacak, “Punk dinleyen adam blues mu dinler?” şeklindeki köşeli jeton kafama sıkıştığı için! Aynı şekilde “Rock dinleyen adam, soul veya R&B veya gospel dinlemez” derdim. Zamanla “İyi tür diye bir yaklaşım yoktur, iyi müzik vardır, kötü müzik vardır” noktasına geldim neyse ki. Bu yolu kısaltan da farklı türlerdeki müzisyenlerle ilgili okuduğum kitaplar, röportajlar oldu. Hastası olduğum Sonic Youth ve Metallica gibi grupların Ray Charles’ın adını duyunca ayağa kalktıkların öğrenmek; Bob Dylan’ın takıntısının 1920’ler müziği olduğunu öğrenmek vesaire beni çok etkiledi.
HEPSİ DE ÇOK SAĞLAM LİSTELER
İşte bu listeler de özellikle genç müzikseverlerin kafalarını ferahlatabilir, yeni ufuklar açabilir; o bakımdan önemsiyorum. Mesela Coldplay’den Chris Martin, 1980’lerin Pop Müziği üzerine bir liste hazırlamış: A-ha, Soul II Soul, Bruce Springsteen, R.E.M.ve Kate Bush filan aynı listede. Ozzy Osbourne, takıntısı olan The Beatles listesi hazırlamış. ‘Karanlıklar Prensi’nin 1 numarasının ‘She Loves You’ olması, mezbahada çalıştığı yıllarda en sevdiği şarkının ‘Strawberry Fields Forever’ olması filan başlı başına bir güzellik. Bono, “Amerika’nın Elvis’i neyse, Britanya’nın David Bowie’si odur” diyerek enfes bir David Bowie playlist’i hazırlaması... Keith Richards’ın harikulade bir ‘Roots and Reggae’ temalı liste çıkarması... Jack Johnson’ın Bob Marley listesi... Rapçi Drake’in Jimi Hendrix derlemesi... Yoko Ono’nun ‘En sevdiğim John Lennon şarkıları’ başlıklı çalışması... Patti Smith’in ‘Bob Dylan’ın aşk temalı şarkıları’ incelemesi... Hepsi çok sağlam listeler. Bu listeleri bir mp3 çalar içine doldurmayı başaranlar, bir nevi rock tarihi hazinesine kavuşmuş olur, onu da söyleyeyim. Ben şimdi ?uestlove’ın ‘abartılı’ Prince listesinin peşine düşmeliyim. İşim, gücüm var yani...