Paylaş
İSTANBUL Ticaret Odası (İTO) 137 yıllık geçmişi, 400 bine yakın üyesiyle Türkiye’nin en köklü iş örgütlerinden biri. İstanbul’un esnaf ve tüccarlarını bir araya getiren odada yönetim kurulu seçimleri her zaman heyecanlı olmuştur.
Geçen yıl nisan ayında yapılan son seçimlerde de yönetimi oluşturacak adaylar yine yoğun kulisler sonucunda şekillenmişti. İki aday adayı Şekip Avdagiç ile Murat Kalsın için İTO’daki ağırlığı nedeniyle Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) temayül oylaması yapmış, oylamada Şekip Avdagiç öne çıkmıştı.
Avdagiç’in başkan seçilmesinde en büyük destekçisi ise eski Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun dünürü Dursun Topçu olmuştu.
Seçimlerin üzerinden daha bir yıl yeni geçmişken İTO’da bir süredir yeni bir hareketlilik başladı. Çünkü bilindiği gibi bir süredir Ahmet Davutoğlu’nun parti kurma hazırlıkları var.
Yönetime muhalif olanlar Topçu-Davutoğlu ilişkisini gündeme getirdi ve Dursun Topçu’nun İTO Başkan Yardımcılığı tartışılmaya başlandı. Topçu’nun istifası geçen günlerde Avdagiç tarafından açıklandı. Ancak Topçu’nun istifası İTO kulislerini sakinleştirmiş görünmüyor.
Çünkü İTO’da bir süredir Cumhurbaşkanlığı Devlet Denetleme Kurumu’nun denetimi var. Denetimin nedeni açıklanmıyor ama kimine göre 2016-2018 dönemi mercek altında, kimine göre ise Avdagiç dönemi soruşturuluyor. Avdagiç karşıtlarının iddiasına göre Topçu’nun istifası Davutoğlu’nun parti kurması ile ilgili değil, denetime karşı bir stratejinin parçası. Yine iddialara göre denetim uzun sürecek.
İddiaları muhatapları Avdagiç ve Topçu’ya ayrı ayrı sordum. Şimdilik konuşmak istemediklerini söylediler.
İTO önemli bir kurum. 400 bin üyenin temsili söz konusu. Denetim sonucunda bakalım neler yaşanacak? Tüm üyeler heyecanla bekliyor.
EMİNÖNÜ YENİ KİMLİK ARIYOR
İSTANBUL’da Eminönü’ne hiç yolunuz düştü mü bugünlerde? Kabataş İskelesi kapandığından beri Adalar’da oturan ben, her gün Eminönü’nden geçmek zorundayım.
Bir yanda boğaz ve Haliç turları yapan özel teknelerin bağırtılı, garip İngilizceli anonsları, diğer yanda balık ekmek satan seyyar lokantaların garsonlarının müşteri kapma atakları... Tam bir kaos ortamı.
Oysa Eminönü İstanbul’da turizmin kalbi. Bizans’tan Osmanlı’ya, Osmanlı’dan Cumhuriyet’e İstanbul’un özü. Kentin turizm gelirinin 8 milyar doları Sultanahmet’ten Unkapanı’na kadar uzanan bu bölgeden elde ediliyor. Kapalıçarşı, Ayasofya, Mısır Çarşısı gibi tarihi mekanlara sahip Eminönü’nde tarihi eserlerin hali korkunç. Ya terk edilmiş ya yıkık dökük. Tarihi hanlar mezbeleye dönmüş.
En son balık ekmek satan bir restoranda yaşanan şiddetle gündeme gelmesi ise artık bölgeye sahip çıkılması gerektiğinin göstergesi.
Oysa bu bölge dünyanın kültür mirasları arasında yer alan çok değerli bir bölge. Uzun yıllardır İstanbul Valiliği’nin, Büyükşehir Belediyesi’nin ve Fatih Belediyesi’nin bu bölgeye yönelik projeleri var. Proje sahiplerinden biri de İstanbul Ticaret Odası (İTO).
TURİZMDEN 8 MİLYAR DOLAR
İTO bu bölgede 137 yıldır bulunan bir kurum. Başkan Avdagiç’le İTO’daki son olayları konuşamadım ama Eminönü’nün bu içler acısı halini konuştum.
“Eminönü İstanbul’un özüdür, ‘olmazsa olmazı’dır. Çünkü bu muhit, 8.500 yıllık birikimin yansımasıdır” diyen Avdagiç, İstanbul’u ziyaret edenlerin yüzde 80’inin bu bölgeyi ziyaret ettiğini hatırlatıyor ve “Buraya gelenler Türkiye’ye 8 milyar dolarlık döviz bırakıyor. Ülkemizin turizm gelirlerini artırmanın en etkili ve hızlı yolu, Tarihi Yarımada ve Eminönü’ne sahip çıkmaktan geçiyor” diyor.
Aslında bölgenin çevresinde önemli bir dönüşümün başladığını hatırlatan Avdagiç, şunları söylüyor:
“Tarihi yarımadada çok önemli turizm yatırımları bulunuyor. Buna ilaveten hemen karşı kıyıdaki Galataport’un devreye girmesiyle kruvaziyer ticareti ile birlikte Mısır Çarşısı ve Kapalıçarşı’nın ticareti de çok daha canlanacak. Bugün Eminönü bölgesi bir dönüşüm sürecinden geçiyor. Otellere dönüşen hanlar ve restoranlara dönüşen dükkanlar ile bölge değişiyor.”
Avdagiç, balık ekmek satan bir teknede yaşanan darp olayına ilişkin de “Türkiye, hizmet sektöründeki nitelikli işgücüyle de başarılara imza atıyor. Eminönü’nde yaşanan bu hadise, İstanbul’daki hizmet sektörünün gerçek resmini yansıtmıyor. Ancak bu olaylara taviz verilmemeli” diyor ve ekliyor:
“Bölgedeki sokak yemeği satan esnafı, lokantaları ve özellikle balık ekmekçileri hijyenik bir yapıya kavuşturmalıyız. Valiliğimizin öncülüğünde bu gibi mekanlarda çalışanlar mutlaka eğitimden geçirilmeli, kayıt altına alınmalı ve İstanbul’u temsil ettiğini unutmayacak şekilde çalışmaları sağlanmalı.”
MOBİL TURİZM UYGULAMASI
Avdagiç bu arada Emniyet Müdürlüğü’nün yeni ve önemli bir uygulamaya geçeceğini söylüyor ve “Turizm Polisi Mobil Uygulaması hazırlanıyor. Bu uygulamanın içinde online ihbar imkanı, iletişim bilgileri, acil durum butonu olacak. Biz bunu büyük bir memnuniyetle karşılıyoruz. Turizm polisi ve turizm gönüllüsü/görevlisi sayısının artırılmasını gerektiğinin de bu vesileyle altını çizmek istiyorum” diyor. Eminönü ve tarihi yarım adada dönüşüm var elbette. Ancak Avdagiç’in vurguladığı gibi bölgenin yeni kimliğinin doğru tarif edilmesi şart. Bunun içinde TÜRSAB’tan, TUROB’a turizmle ilgili tüm kurumların ortak bir strateji belirlemesi gerekli!
Paylaş