İşte Ankara’nın gizli rekortmeni

TÜRKİYE AK Parti’nin iktidara geldiği 2002’de 231 milyar dolar milli gelire sahipti. 2015 itibariyle bu rakam 800 milyar dolara yakın...
Türkiye, bu 13 yıllık dönemde ortalama yüzde 4 civarında büyüdü. Bu büyümenin itici sektörleri ise madencilik, inşaat ve enerji oldu.

Bu gelişme de doğal olarak iş dünyasına yeni aktörler kazandırdı. İşte Ankaralıların geçen yıl EGO arazisine 1.3 milyar TL vermesiyle ilk kez tanıdığı Çiftay Grubu bu isimlerden biri.

Başkentin gözde semtlerinden Çukurambar’da Holiday Inn Oteli’ni satın alması üzerine, grubu tanımak istedim.

Aslında 1963’te kurulan bir şirket Çiftay Madencilik. Sivaslı Ziya Aydın tarafından kurulmuş.

Ankara’nın kurumlar vergisi rekortmenleri sıralamasında ismini açıklamasa da, beş yıldır üst sıralarda. 2014 sonuçlarına göre banka ve devlet kurumlarının ardından 20’inci sırada yer alıyor. Şirketin cirosu 500 milyon TL. Şirketin bin 800 çalışanı bulunuyor.

Çiftay Grubu’nu araştırmaya başlayınca, Yönetim Kurulu Başkanvekili, ailenin ikinci kuşak temsilcisi Serkan Aydın’a ulaştım. Sessiz sedasız nasıl büyüdüklerini ve neler yapmak istediklerini sordum.

Serkan Aydın 36 yaşında. Babasının kurduğu şirkette sermaye birikiminin belli bir noktaya ulaşması ile yeni alanlara yönelmek istiyorlar. İş geliştirme görevini üstleniyor. Ankara’da hâlâ en fazla gelişen gayrimenkul olduğu için de bu sektöre girmeye karar veriyorlar.

Tabii birlikte hareket edeceği isim çok önemli. Bu isim ise Ankara’nın lüks karma projesini inşa eden Pasifik İnşaat’ın sahibi Fatih Erdoğan. Fatih Erdoğan’la, Next Level’dan ofis alırken tanışmışlar. Birlikte hareket etmeye karar veriyorlar ve EGO arazisi için açılan ihaleye giriyorlar.

800 milyon TL muhammen bedelle başlayan ihaleyi 1.3 milyar TL vererek alıyorlar.

Aydın, bu arazide bugün 4.2 milyar TL büyüklükte bir karma proje için çalışmalara başladıklarını anlatıyor. Bu projenin içinde otel, alışveriş merkezi, ofisler ve rezidans olacak.

Orta ve üst gelir grubu için planlanıyor proje. “Ancak henüz metrekare fiyatlarını belirlemedik. Bu proje en’leri barındıracak” diyor. AVM ve oteli de kendilerinin işleteceğini anlatan Aydın, projenin adına ise henüz karar vermediklerini söylüyor. 2017’de başlayacak projenin 4 yıl içinde bitirileceğini de anlatıyor.

HEDEF 10 YILDA 10 OTEL

Grup olarak turizm ve güneş enerjisi yatırımları da olacak. Bu alanlarda büyümeyi planlıyorlar. “10 yılda 10 otel açacağız” diyor Aydın.
“Dünyada ekonomi kriz yaşarken, Türkiye’de de büyüme yüzde 3’lere takılmışken, ciroyu 1.5 milyar TL, çalışan sayısını da 10 bine çıkarmayı hedefleyen bu yatırımlar için ortam uygun mu?” sorumu ise şöyle yanıtlıyor:

“Kimi zaman kriz zamanları aynı zamanda fırsat zamanıdır. O dönemlerde yatırım yapmak gerekir. Yatırımlarımız devam edecek. Çünkü Türkiye’de istikrar var, önümüzü görebiliyoruz. Krize de hazırlıklıyız. Türkiye belli bir ivme yakaladı, bu sürecek.”

Türkiye her yıl 800 bin gence iş yaratmak, büyümek zorunda. Biriken sermayenin yeni yatırımlara yönelmesi güzel... Ancak keşke üretim, sanayii ağırlıklı olsa!

CUMHURBAŞKANI GOLF TEKLİFİNE NE DEDİ?

DÜNYANIN en büyük 20 ekonomisini oluşturan ülkelerin devlet ve hükümet başkanları geçen yıl kasım ayında Antalya’da toplanmıştı.
Dünyanın en önemli sorunlarının konuşulduğu G20 toplantıları da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Türk heyetinin kaldığı Regnum Carya Oteli’nde yapılıyordu.

Otel Türkiye’nin en büyük golf alanlarının bulunduğu Belek bölgesinde. Kendi bünyesinde de golf sahaları var. Bugünlerde de önemli bir golf turnuvası oynanıyor. OPET Dünya Kurumsal Golf Turnuvası. Bu vesile ile Antalya’dayız.

Son 30 yılın en büyük krizini yaşayan Antalya’da neler oluyor? Gerçekten durum anlatıldığı kadar vahim mi? Bu sorulara da yanıt arıyorum.
Antalya’da durum gerçekten kötü. Bu yıl turizm gelirlerinin 10 değil 15 milyar dolar düşmesi bekleniyor.

Oteller fiyat kırmış. Maliyetleri düşürelim derken sahte rakıdan ölenlerin sayısı artıyor. Turistin en kaymak tabakasını oluşturan golfçülerden de ciddi iptaller olmuş.

Regnum Carya Otelin sahibi Fikret Öztürk, 15 golf sahası bulunan Antalya bölgesinde önceki yıllarda 550 bin geceleme yapıldığını, 120 bin golfçünün geldiğini hatırlatıyor.

“Üç yıl önce 60 bin kişi golf oynadı, bu yıl ise 30 bini bulmak neredeyse imkânsız” diyor. 2016’da iptallerle turist sayısı yarı yarıya düşmüş. “300 bin geceleme olursa şükretmek lazım” diyor.

ABD Başkanı Barack Obama iyi bir golfçü olarak biliniyor. Obama ile Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın baş başa sohbet ettiği yer de golf alanındaydı. Öztürk’e iki liderin golf sahasına inip inmediklerini soruyoruz. Obama’nın iş için gittiği yerlerde golf oynamadığını söylüyor. Erdoğan’a ise hiç olmazsa topa vurması için teklifte bulunmuşlar.

“Ben futboldan anlarım, golften anlamam” sözleriyle oynamayı reddetmiş. Zaten kabinede golfe düşkün tek isim var o da Dışişleri Bakanı Mevlut Çavuşoğlu.

Rahmi Koç, rahmetli Mustafa Koç golf denince ilk akla gelen isimlerdi. Öztürk’e yeni isimler var mı, diye soruyoruz. Cemal Kalyoncu, Nihat Özdemir gibi işadamlarının yeni yeni başladığını, ancak ilginin arttığını söylüyor.

‘PETROL OFİSİ İÇİN İDDİALIYIZ’

Bu arada bir bilgi de Petrol Ofisi satışıyla ilgili. OMV’nin satışa çıkardığı Petrol Ofisi’ne Socar’la birlikte talip olduğu açıklanmıştı Opet’in. Öztürk, Petrol Ofisi’ni almayı çok istediklerini söylüyor. Alırlarsa istasyonları marka olarak birkaçını bırakıp Opet’e dönüştüreceklerini de belirtiyor. Opet’in gündeminde halka açılma şu anda yok. Ancak Opet’teki Koç ortaklığı nedeniyle dolaylı biçimde halka açıklar. Opet zincirine Petrol Ofisi de eklenirse, bu dolaylı halka açıklık daha da genişleyecek.

YILDIRIM TURLARI BAŞLIYOR

YENİ bir Başbakanla yepyeni bir döneme giriyoruz. AK Parti, adaylar arasından Binali Yıldırım’ı başbakan adayı olarak belirledi. Kabinenin en uzun süreli bakanlık yapmış ismi Yıldırım, yeni görevi için ısınma turlarına başladı.

Peki, heyecanla yeni ismi bekleyen iş dünyasında Yıldırım ismi nasıl bir yankı uyandırdı.Bir işadamı, bu sorumu “Binali Yıldırım’ın seçilmesi müthiş karşılandı” sözleriyle yanıtlıyor. Nedenlerini de şöyle sıralıyor:“Türkiye’de yatırımların yüzde 60’ını kara, deniz ve havacılık yatırımları oluşturuyor.

Bir de tabii bilişim var. Bu yatırımların başında da hep Yıldırım oldu. İş dünyası doğal olarak seviniyor” diyor. Bir başka tanınmış işadamı ise Binali Yıldırım’ın son derece pozitif karşılandığını anlatıyor. Yıldırım’ın iş dünyasının kolaylıkla ulaşabildiği bir isim olduğu, üslubunun da sıcak ve samimi olduğunu anlatıyor.“Derdinizi rahatlıkla anlatabilirsiniz.

Saatlerce sabırla dinler. Elinden geleni de yapar” diyor bir başkası. Mühendis olması, ekonomiyi çok iyi bilmesi de artıları. Yıldırım’ın kutuplaşmış Türkiye’de kapısı herkese açık biri olması, işadamlarını en çok sevindiren yönlerinden biri. Yıldırım’a yönelik sakınmadan yapılan övgüler, İzmirlilerin bile yeni durumdan sevinmesini de açıklıyor. 

Bu arada öğrendiğime göre iş örgütleri, Yıldırım’ın başbakan olup, kabineyi oluşturmasından sonra randevu kuyruğuna girecekler. Randevu tarihi almak için girişimlerin yeni hafta ile birlikte başlaması bekleniyor.Kabine değişikliği konusuna gelince...

İki üç bakanın değişmesi herkesin tahmin ettiği bir gelişme olacak. Ancak gözler Mehmet Şimşek’in üstünde. İşadamlarının en çok merak konusunu Ekonomiden Sorumlu Başbakan Yardımcılığı koltuğuna kimin oturacağı sorusu oluşturuyor. Bakalım popülizm mi, disiplin mi kazanacak!