Paylaş
KIBES, İstanbul'daki bir dernek adı. Açılımını hatırlatayım:
- Kıbrıslılar Bilim, Eğitim, Sağlık ve Dayanışma Derneği.
Dernek Başkanı, bir Kıbrıs Türkü; Doktor Kıvanç Diren. Kıbrıs davasına yıllarını veren Mehmet Arif Demirer için, ‘‘O bir ajan’’ ve ‘‘Çözümsüzlükten rant sağlıyor’’ diyebilen biri. Üslubu ve düşüncesi değişik:
- Biz muhalifiz. Muhalefetin sesine kulak verin. Kıbrıs halkı çözümün uzamasından memnun değildir. Adada Denktaş'ın işini yapacak çok insan var.
Muhalefete göre, Kıbrıs'ta çözüm istemeyenler Türkiye ile Rauf Denktaş!
İyi de, KKTC'yi yönetecek iktidarları da Türk halkı mı seçiyor? Bunlar, hükümetin hatalı ekonomik programlarıyla batık bankacılık sistemini adaya Türkiye'nin ihraç ettiğini savunabiliyorlar. Oh, ne álá muhalefet!
* * *
Bir düşünün; sandık başında tercih yapıyorlar, sonu meçhul bankalara paraları yatırıyorlar, yüksek faizleri ceplerine indiriyorlar, bankaların batacağını uyaranları bile duymazdan geliyorlar. Sonra?
Paraları batınca vur Denktaş'a! Yüklen Türkiye'ye! Gerekçe de hazır:
- Halk, Türkiye'yi beklemeden AB'ye girmek istiyor. Bu memleket bizim, biz yöneteceğiz! Kendi kararımızı, kendimiz vereceğiz. Müdahalelere hayır!
Muhaliflerin organı Avrupa Gazetesi'ndeki manşete bakın:
- Ey Kıbrıs'ta kalan son Türkler! Eğer büsbütün bu adada yok olmak istemezseniz TC Genelkurmayı ve Ecevit faşizmine karşı sesinizi yükseltin.
Güneydeki, EOKA darbecisi Nikon Sampson'un gazetesiyle aynı çizgi! Ar damarları çatlamış. Tüh yüzünüze!..
* * *
KIBES'in 2000 başlarında yayınladığı iki bülteni elimde: ‘‘Çözüm AB.’’
İyi de, koşulsuz AB, bu işi nasıl çözecek? ‘‘Kıbrıs İhaneti’’ ile ilgili yazıma, Diren yanıt verdi; pırlanta bir dernekleri varmış da, haberimiz yokmuş(!) Peki, o okuduklarımız nedir? Sütten çıkmış ak kaşık mı?
Demirer, kendisine ‘‘ajan provokatör’’ diyen Dr. Diren'e meydan okudu:
‘‘Sayın Solak'la yaptığınız telefon konuşmasının deşifresini okudum.
1- Sizi Ankara'dan kim aradı? 2- Kimden, ne zaman ve ne parası almışım?
Bu iki soruya cevap vermezseniz şerefsizsiniz. Ben, Demokrasi Vakfı'nda değil, Kıbrıs Türk Kalkınma Platformu Derneği yönetim kurulundayım. Kıbrıs hakkında yazdığım kitabın başlığı da şöyledir: ‘KKTC: Türk'ün Onur Sorunu.'
Siz, KIBES olarak, sizin adınıza açılmış ‘Kibes Cypriot' grubunda TSK ve Türkiye aleyhinde mesaj gönderenlerin hezeyanlarını, ‘düşünceye saygı' diye hoşgörebiliyorsunuz. Bu yetmiyor, ‘KKTC Güvenlik Kuvvetleri Komutanı derhal alınmalıdır' diyebiliyorsunuz. Bu iki konunun peşini bırakmayacağımdan emin olun. 1993'te yazdıklarımı okuyun. Çözüm, ‘Koşulsuz Barış' değildir.’’
Demirer, Forum Dergisi'nin (1993) Kıbrıs özel sayısındaki yazısını da Diren Kıvanç'a geçti. Bence boşuna... Okusa neye yarar, okumasa ne yazar!
Kıbrıs'ta muhalefet, ‘‘Türkiye olmadan AB'ye girmek istiyoruz, koşulsuz barış’’ diyor. Bir zamanlar bizde de mandacılar ve İngiliz muhipleri vardı. Atatürk, onlara uysaydı, hálá esirdik.
Bizim, yavru vatan sevgimiz sürüyor. Hem de, patlamaya hazır mağma gibi.
Paylaş