Paylaş
DTP Temsilciler Meclisi Toplantısı'nın ikinci günü, İsmet Abi (Sezgin) bir konuşma yaptı. İçten gelen, duygusal konuşması biterken ağladı!
Nilüfer ne kadar, 'Erkekler ağlamaz' dese de erkekler ağlar. İsmet Abi gibi, öyle bir an gelir ki erkekler de ağlar. 40 yıllık siyasi yaşamında, 'erkek adam, mert adam' diye anılan İsmet Abi, o yüzden ağladı. Dürüstlüğün horlanmaması, yolsuzlukla mücadele bayrağının yere düşmemesi için ağladı:
BENİ ABİ BİLİN
‘‘Bizler birçok ihtilal gördük, muhtıralar yaşadık. Bütün müdahaleler, bu parti içinde dedikodular artınca ortaya çıktı sevgili kardeşlerim. 27 Mayıs, 12 Mart ve 12 Eylül'de büyük sıkıntıları hep dedikodular yüzünden çektik. Ben, Hüsamettin Cindoruk ile çok defa karşı karşıya geldim. Ama dedikodulara aldırış etmediğimiz için, şimdi çok iyi anlaşıyoruz. Partimizi büyütmek için birlikte yola çıktık, partiyi sizlerle büyüteceğiz. Beni hep Abi görün, Abi deyin, Abi bilin sevgili kardeşlerim!’’
İsmet Abi gibi il başkanları da ağlıyordu.
Orhan Keçeli duygulanmış, ‘‘Bu bir veda hutbesi gibi arkadaş’’ diyordu.
Cindoruk kollarını iki yana açıp, 'İsmet Abi! diye hitap ediyordu. Salon alkıştan inliyordu. Bu üç günlük arayışın amacı, şemsiyenin altındaki sancıyı dindirmekti. Çare öneriliyor, çözüm aranıyordu. Yılmaz Hastürk bunlardan biriydi:
‘‘DYP'de Demirel'i ziyarete gelenler önce karşı bakkala gidip diş macunu ve fırça alıyorlardı. Liderlerine olan saygıları gereği yanına girmeden lavaboya giriyorlardı. Önce dişlerini fırçalarlardı. Şimdi bakıyorum, adı çeşitli söylentilere karışan, Çiller'in her resminde yer alan bazı kişiler çat kapı içeri giriyorlar. Başkanlık Divanı ile birlikte televizyonlarda haber verilirken liderimizin yakınında gözüküyorlar.’’
Doğudan Bayülgen'in konuşması da etkileyici oldu:
‘‘Bizim programımızda ve tüzüğümüzde Atatürk'ten ve ilkelerinden bahis yok. Üstelik kadına verilen önem de ortaya konulmuyor. Kadınlar için yüzde 40, hatta yüzde 50 kota koyulmasını öneriyorum.’’
Cindoruk, ‘‘Haklısınız, Atatürk inkılapları ile ilgili eksikliği hemen tamamlamalıyız’’ diyerek DTP'nin merkezdeki yerini vurguladı. Köstepen bu toplantıya huzursuz gelmiş, büyüyememekten sıkılıyordu. Dinamizmi görünce, ‘‘Parti üç dört kişinin elinde görünmesin’’ diye uyardı. Beş yıldızlı tatil köyünü, parti ve il başkanlarına açan Mehmet Ali Yılmaz'a herkes minnet duyuyordu. Yılmaz, 'DTP'nin Ağası' diye anılır! Yıldırım Aktuna, çekim merkeziydi. Rifat Serdaroğlu il başkanlarına çok yakındı. Ancak, İzmir İl Başkanı Ersin Faralyalı ile arasındaki soğukluk gözle görülüyordu. Örgütten gelen atama furyasına direnen Necdet Menzir, önce boy hedefiydi. Ancak büyük projelere imza attığı için örgütte büyük saygı uyandırdı.
ERKEKLER DE AĞLAR
Çalışma grupları önemli projeler üretti. Yeni vergi tasarısına DTP'nin karşı olması vurgulandı. Siyasi etik açısından, çağdaş demokrasilerde paranın siyasete egemen olmaması için alınan önlemlerin Türkiye'de de uygulanması öne çıktı. Tarımda, faiz artışlarının köylü üreticilere büyük yük getirdiği ve üretimde düşüş yaratacağı ortaya kondu.
İsmet Abi, sanırım, bu projeleri üreten dürüst bir kadronun dedikodulara kurban edilmemesi için ağladı.
Öyle anlar olurdu ki, erkekler de ağlardı!
Paylaş