Paylaş
Çiller, 8 yıllık kesintisiz eğitimi, istediği zaman ve zeminde Demirel ile tartışmaya hazır olduğunu söyleyip meydan okumuştu. Baba ise, ‘‘Benimle neyi tartışacak? Kimin ne dediği arşivde var’’ demişti. Baba, haklı çıktı. Çiller unutsa bile, arşiv unutmuyor. Gazetelerden, 28 Şubat MGK kararları sonrasını taradım. Takke düştü, gerçek görünüverdi:
‘‘Çiller, Çiller'le tartışıyor, aslında kendini tekzip ediyor.’’
Ak dediğine üç gün sonra kara diyenleri arşiv karşınıza çıplak çıkarır:
4 Mart 1997- ‘‘20 maddelik MGK paketini uygulamaktan yanayız. Erbakan, asla itiraz etmez. Kararları dikkate almazsa iki gün içinde GİK'i toplar, hükümet konusunda karar alırız.’’ (Milliyet) Mehmet Sağlam da ‘‘Benim gönlümde yatan zorunlu eğitimin kesintisiz olmasıdır’’ diyor. (Hürriyet)
6 Mart 1997- ‘‘Biz istiyoruz ki, her şeyin sahibi olan Meclis'te bir genel görüşme açılsın ve her biçimde tartışılsın.’’ (Hürriyet)
12 Mart 1997- ‘‘MGK kararlarını uygulamakta Milli Eğitim ve Diyanet'ten sorumlu bakanlara büyük iş düşmektedir. Bu konuda taviz vermeyin.’’ (Sabah) Erbakan'la görüşme: ‘‘Ne camiye, ne okullara siyaseti sokarak veya dinin sahibi bizmişiz gibi bir yaklaşım bize yakışmaz. MGK kararları partimizin ruhuna uygun ve teminatı DYP'dir.’’ (Hürriyet)
13 Mart 1997- ‘‘MGK kararlarının birinden bile geri adım atmayacağız.’’
14 Mart 1997- ‘‘MGK kararları, 8 yıllık eğitim de dahil uygulanacak.’’
28 Mart 1997- ‘‘MGK kararlarını kimileri, imam hatip okulları, Kuran kursları ve camilerin kapatılması gibi yorumluyor, niteliği bu değildir.’’
1 Nisan 1997- Çiller'in İHL mezunlarını kabulü: ‘‘MGK kararlarında camileri, Kuran kurslarını ve imam hatipleri kapatma diye bir şey yok. Olsaydı biz karşı çıkardık.’’ (Hürriyet)
19 Nisan 1997- ‘‘8 yıllık kesintisiz temel eğitimi müjdeliyorum. Çocuklar, 8 yıldan sonra çıraklık okuluna gidecek.’’ (Hürriyet) ‘‘Zorunlu eğitim 8 yıl olacak dedik. Ben bir şeyi söyledikten sonra dönmem’’ (Sabah)
29 Nisan 1997- Sağlam'ın Yavuz Donat'a demeci: ‘‘Kesintisiz sekiz yıl. Ne bir adım geri atabiliriz, ne en ufak taviz verebiliriz.’’ (Milliyet)
2 Mayıs 1997- ‘‘8 yılı imzalamamak hükümetin sonu olur. Ya imzalarlar ya da biz gereğini yaparız. Bunu Erbakan da biliyor.’’
6 Mayıs 1997- Sağlam, çark etti. 5+3 modelli ayrı teklif hazırlandı.
9 Mayıs 1997- ‘‘Gündemi sekiz yılla kilitlemeyin. Gereği, gerektiği gibi, gerektiği zaman yapılacak.’’ (Hürriyet)
23 Temmuz 1997- ‘‘DYP, zorunlu eğitimin 11 yıla çıkmasını istiyor. Ancak imam hatiplerin kapatılmasını yanlış buluruz.’’ (Posta)
26 Temmuz 1997- ‘‘Arkadaşlarımızın temayülü, hükümetin getirdiği orta kısımları kapatan tasarıya ret oyu verilmesi yönünde.’’ (Türkiye)
1 Ağustos 1997- ‘‘8 yıllık temel eğitim tasarısına ret oyu vereceğiz.’’
14 Ağustos 1997- ‘‘Siz değil imam hatipleri kapatmayı, ezanı kısmayı, bütün camileri kapatsanız, bu millet yine gereğini yapar ve sonra sizden hesap sorar. Çağdaş eğitim adına, Homo Sovyetikus, tek tip Sovyet vatandaşı istiyorsunuz. Bunu Stalin bile yapmadı.’’ (Hürriyet)
17 Ağustos 1997: Çiller, Meclis'teki tarihi oylamaya katılmak yerine sinemaya gitti. Ertesi gün, ‘‘Ben katılsam da sonuç değişmezdi’’ dedi.
Paylaş