Siber saldırı olmuş, haberimiz yok

GEÇEN hafta, tam olarak 16 Aralık 2015 sabah saatlerinde ilk saldırı başladı.

Haberin Devamı

Ve bu saldırılar 21 Aralık’a kadar da kesintilerle de olsa devam etti.

 

Hedefi, Türkiye’nin bütün internet trafiğiydi ve açıkçası başarılı da oldu; ülke çapında internet yavaşladı.


Evet, tarihimizin ilk siber saldırısına uğradık. Belki meraklısı farkındaydı ama kamuoyu bu saldırıyı her şey olup bittikten sonra yapılan bir açıklamayla öğrendi.


Aslına bakacak olursanız Türkiye’nin yaşadığı türden saldırıları Amerika neredeyse her gün yaşıyor. Ama bir fark var: Amerika’da veya dünyanın herhangi bir yerinde saldırılar genellikle spesifik şirketlere, belirli web adreslerine karşı yapılıyor.


Türkiye ise ülke çapında saldırıya uğradı; saldırının hedefi bütün ‘.tr’ uzantılı web siteleriydi. BTK verilerine göre Türkiye’de 370 bin civarında ‘.tr’ uzantılı web sitesi var.

Haberin Devamı


Türkiye’nin uğradığı saldırının genel ismi ‘DDoS Saldırısı’. Bu genel ismin altında pek çok tür bulunmakla birlikte hepsini ortak yapan özellik oldukça basit: Birileri, bir yerlerden tek bir web sitesine veya bir dizi web sitesine veya bütün ülke web sitelerine yönelik sanki o sitelere girmek istiyormuş gibi olağanüstü bir trafik yaratıyor. Bu yapay trafik yüzünden de, sahiden işi olduğu için o site veya sitelere girmek isteyenler ya hiç giremiyor veya çok büyük bir yavaşlamayla karşılaşıyorlar.


Türkiye’ye yönelik saldırının büyüklüğünü daha kolay anlamak bakımından şu bilgiyi vermeliyim: Türkiye, birden fazla fiberoptik kabloyla dünya internetine bağlı; bu kablolar da saniyede 40 gigabit bilgi taşıyabilecek kapasitede. Yani her saniyede kabaca 40 milyar ‘bit’lik bilgi taşıyabiliyor.


Bunu 40 milyar tane şeridi olan bir otoyol gibi düşünün. İşte Türkiye’nin dünyayla internet bağlantısını sağlayan bu birden fazla 40 milyar şeritlik otobanına inanılmaz bir trafik yığıldı 16 Aralık’tan itibaren. Bu trafik zaman zaman 200 gigabit/saniyeyi aştı.


Tabii böyle bir trafik yığılınca doğal olarak yol yıkandı, trafik yavaşlamaya başladı. İşte eğer son bir hafta içinde internet bağlantınızda yavaşlamalarla karşılaştıysanız (ki ben karşılaştım) tam olarak bu yüzdendi.

Haberin Devamı


Peki kim saldırdı Türkiye’ye? Bunu bilmiyoruz ama bugünlerdeki siyasi gerginlikten ve geçmiş davranışlarından hareketle herkes Rusya’dan şüpheleniyor.


Şüpheleniyor ama aslında dünya üzerinde kendilerine ‘internet korsanı’ diyen öyle gruplar var ki, haftalığı 150 dolar gibi bir fiyata böyle saldırılar satın alabiliyorsunuz.


Tabii Türkiye’ye yönelik saldırı bugüne kadar görülmüş en büyük saldırılardan biriydi, o yüzden bu kadar ucuza çıkmış olamaz ama demek istediğimi söyledim: Bu işleri illa devletlerin bizzat yapması da gerekmiyor artık.

 

 


Yepyeni bir uzay çağı başladı

 

 


HER şey, bundan birkaç yıl önce Amerikan Uzay ve Havacılık Dairesi NASA’nın artık uzay roketi yapmayacağını açıklamasıyla başladı; NASA artık uzaya roket gönderme işini ihaleyle satın alacaktı.

Haberin Devamı


Bu, uzaya gitmenin devlet tekelinden çıkması, özel sektörün de uzaya gitme kapasitesine sahip olması demekti.


Durumu daha iyi nasıl anlatırım bilmiyorum: Türkiye dahil dünyada pek çok ülke roket teknolojisine, yani dünyanın yerçekimini yenebilecek kadar hızlanıp uzaya gidebilecek roket teknolojisine sahip değil (belki pek çok ülke için buna gerek de yok) ama Amerika’da birden fazla şirket bu teknolojiye sahip.


İşte o şirketlerden birinin adı SpaceX. Adını meşhur ‘X Prize’dan alıyor. Sahibi bir internet ve teknoloji milyarderi olan Elon Musk.


Bu şirket bir süreden beri, uzaya gidecek ve sonra da sapasağlam geri gelip yere yumuşak iniş yapacak roket üretmeye çalışıyor. Pek çok başarısız deneme oldu; roket uzaya gitti, kargosunu Uluslararası Uzay İstasyonu’na teslim etti ama dünyaya inişi başaramadı.

Haberin Devamı


Fakat çekirge pek çok denemenin ardından bu kez sıçramayı başardı, dün sabah saatlerinde SpaceX’in roketi dünyaya başarılı bir biçimde iniş yaptı.


Ve böylece uzay yolculuğu birdenbire çok ucuzladı.

Yazarın Tüm Yazıları