Tarım temsilcileri meclise!

Tarımsal hasıla bakımından İzmir, Konya’dan sonra Türkiye’de ikinci sırada yer alıyor.

Haberin Devamı

Tarım temsilcileri meclise

Gerek bitkisel gerekse su ürünleri ile birlikte hayvansal üretim değerleri bu somut gerçeği ortaya koyuyor. Dahası var. Özellikle ihracata yönelik gıda sektörü de göz önüne alınırsa, İzmir ili tarım ve gıdada açık ara Türkiye birincisi. Bu gerçekten büyük bir performans. Ancak şimdi sorulması gereken soru şu: Bu gerçekliğin siyaseten karşılığı var mı? Başka ifadeyle, İzmir ekonomisine damgasını vuran tarım ve gıda sektörü ne ölçüde Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde temsil ediliyor? Halen İzmir’de iki seçim çevresi mevcut. Her iki çevreden 14’er milletvekili seçiliyor. Yani İzmir’in 28 milletvekili bulunuyor ve ilginçtir artık herkes tarım ve gıdayı konuşuyor ama kimse de merak etmiyor: Neden 28 milletvekili içinde yalnızca bir kişi, evet bir kişi (Prof. Dr. Kamil Sındır) tarım sektörünü temsil ediyor? İzmir’in söz konusu büyük performansı karşılığında her iki seçim çevresinden en az ikişer sektör temsilcisi olması gerekmez mi? Fazlasıyla gerekir değil mi? Ama yok. İşte tam da bugünlerde, seçim sath-ı mailine girdiğimiz bu dönemde harekete geçen İzmir Tarım Grubu (İTG), ‘Tarım temsilcileri meclise’ kampanyasını başlattı. Çok yerinde ve çok isabetli bir girişim. Ben de zaman geçirmeden, İzmir Tarım Grubu’nu Hürriyet Ege’de toplanmaya davet ettim.

Haberin Devamı

SİYASİ PARTİLER UZMANLARI DİNLEMELİ

İzmir ve çevresinde 42 üyesi bulunan İTG, 15 temsilcisiyle toplantıya katıldı ve bütün kamuoyuna önemli mesajlar verdi. Hepsini çok yakından tanıdığım İTG üyeleri hayli donanımlı ve sektörel bilgi sahibi kişiler. Keşke kamuoyu ve siyasi partiler bu uzmanlara kulak verseler ve onları samimiyetle dinleseler, kendileri kazanır, Türkiye kazanır. Hem sohbet hem de fikir alışverişi şeklinde geçen toplantımızda, Tire bölgesinin önder çiftçisi Mehmet Doğan şu soruyu soruyor: “İTG olarak bu stratejik dönemde hangi yöntemle ve ne yapalım? Yöntemi doğru seçersek, yol haritasını da ona göre somutlaştırabilir ve parti politikalarını etkileyebiliriz.” “Öncelikle siyasi partileri tarım politikalarını açıklamaya çağıralım” diyen yüksek ziraat mühendisi ve su politikaları uzmanı Ahmet Tomar’a göre, İTG bu hususta ses getirecek bir kampanyaya imza atabilir.

Haberin Devamı

TARIM İZMİR’İN GERÇEĞİ

Yüksek ziraat mühendisi ve kırsal kalkınma politikaları uzmanı İsmail Emetli, “İzmir’in büyük tarımsal potansiyelini kamuoyu bilmiyor. Milletvekili adayları ile bilgi alışverişi yapalım, onlara İzmir’in bu gerçeğini anlatalım” diyor. Ziraat mühendisi ve Aydın bölgesinin önder çiftçisi Arif Gürdal, Ege ekonomisinin geleceğinin tarım ve turizmde olduğunu söylüyor. Gürdal ekliyor: “Zaten tüm bölgesel çalıştay ve arama konferanslarında bu gerçekliğin öne çıktığını görüyoruz. Öyleyse biz de siyasi partilerin bu gerçekliğin farkına varmalarını ve tarım politikalarını bu yönde hazırlamalarını sağlayabiliriz.” Eski Ziraat Mühendisleri Odası İzmir Şubesi Başkanı Ferdan Çiftçi, önemli bir noktaya dikkat çekiyor: “Herkes tarımı konuşuyor, tarım dışı sektörler de tarımı konuşur hale geldi. Ne var ki tarımsal planlama gerçeği gözardı edilmekte. İnciraltı sorunu bu hususta önemli bir örnek oluşturuyor. Tarımda doğru politikaların takipçisi olmalıyız.”

Haberin Devamı

TARIM ARAZİLERİ YAĞMALANIYOR

“Bu konuyu bir baskı grubu olarak ortaya koyamazsak, yine değişen bir şey olmaz. Öncelikle siyasi partilerin tarım politikalarını kimler tespit ediyor, onlarla iletişim kurmamız doğru olur” diyen yüksek ziraat mühendisi, yaş meyve ve sebze uzmanı Okay Serçinoğlu, İTG’nin partilerin genel merkezlerinin yanı sıra yerel yönetimler ile de görüşmeler yapması gerektiğinin altını çiziyor. Kemalpaşa Ziraat Odası Başkanı Bülent Oray da aynı konuyu vurguluyor: “İzmir tarımı siyasette çok daha güçlü temsil edilmeli. Biz çiftçiler bunu özellikle istiyor ve bekliyoruz. Somut bir örnek vereyim. Kemalpaşa bölgesinde imar ve hobi bahçeleri sorunu engellenemiyor. Peki siyasetçiler nerede?” Eski İzmir Veteriner Hekimleri Odası Başkanı Gökhan Özdemir de siyasi partiler ile bir an önce görüşme yapma fikrini savunuyor: “Siyasi partiler ile sanal (online) toplantılar yapabiliriz. Bunun etkili bir yöntem olduğunu düşünüyorum.” “Tarım arazileri yağmalanıyor” uyarısı yapan yüksek ziraat mühendisi ve arıcılık uzmanı Üzeyir Karaca, Menemen örneğini veriyor: “Menemen’de yağma var ve önüne geçilemiyor. Bu gidişat mutlaka önlenmeli. İşte bu yüzden tarımın siyasi temsili çok önemli.”

Haberin Devamı

İTG TAKİPÇİ OLMALI

Yüksek ziraat mühendisi ve eski Büyükşehir Belediyesi Tarımsal Hizmetler Daire Başkanı Ziya Çavdar, partilerin milletvekili aday tespitlerinde fazla etkili olunamayacağı görüşünde... Çavdar, “Ancak tarımsal politikaların oluşumunda etkimiz olabilir. Bu arada meslek odalarının da sesini daha fazla çıkarması gerekir” şeklinde konuşuyor. Yüksek ziraat mühendisi Günay Baysal, “İTG içinde bir komisyon kurarak önümüzdeki süreçte hangi tarım politikaları uygulanmalı, bunu tartışarak tespit etmeli ve siyasi partiler ile paylaşmalıyız” önerisinde bulunuyor. Kırmızı et sektöründe Türkiye’nin önde gelen uzmanlarından Hüseyin Özşenoğulları, siyasi partiler ile görüşme yapmanın önemi üzerinde duruyor: “Tarım ve gıda sektörünün ulusal ve bölgesel açıdan taşıdığı değeri anlamalarında büyük fayda var.” Gıda Mühendisleri Odası İzmir Şubesi Başkanı Uğur Toprak’ın önerileri de şöyle: “Partilerin tüzüklerindeki tarım politikalarını inceledikten sonra partilerin tarım/gıda sorumlularıyla görüşmeliyiz. Ayrıca milletvekili adayları belli olunca davet edilip görüşlerimiz paylaşılmalı.” Ziraat mühendisi Ela Dalçam ise İzmir’de medya alanında ilk defa yapılan bu toplantının sonucunu tayin eden noktayı koyuyor: “Çok önemli konulara değindik, değerli tespitler yaptık ama bundan sonrası için yapmamız gereken de bütün bunların takipçisi olmak

Yazarın Tüm Yazıları