Paylaş
Türkiye yaş ve kuru üzüm üretiminde bir dünya devi. 5 bin yılı aşkın üzüm yetiştiren zengin topraklara sahip ülkemiz, dünya üzüm üretiminde 6. çekirdeksiz kuru üzüm üretiminde 2. sırada yer alıyor.
DÜNYA bağcılığının çatı kurumu olan Uluslararası Bağ ve Şarap Organizasyonu “OIV” (International Organisation of Vine and Wine) hükümetler arası görev yapan bir kurum. OIV 1924 yılında kurulmuş, Türkiye de 1974 yılında üye olmuş. Türkiye adına resmi temsili Tütün ve Alkol Piyasası Düzenleme Kurulu (TAPDK) yürütüyor. Halen OIV’in 45 üye ülkesi var. Bu üyeler dışında Hindistan’ın üyeliği yeni onaylanmış, Azerbaycan ve Çin ise yeni üye olmak üzere görüşmelere başlamış bulunuyor. Uluslararası Bağ ve Şarap Örgütü’nün bu yılki Genel Kurulu ile Dünya Bağ ve Şarap Kongresi, 18-22 Haziran 2012 tarihlerinde İzmir’de yapıldı. Büyük bir başarıyla gerçekleşen Kongrenin mimarı Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Altındişli ile konuştuk.
Prof. Dr. Ahmet Altındişli, “Bugüne gelişimiz kolay olmadı. Türkiye adaylığımız tanıtım çalışmalarından sonra devlet bakanımız tarafından imzalı davet mektubu ile 2008 yılında yapıldı. Türkiye’nin üyeliği ise aynı yıl 24 Ekim 2008 tarihindeki OIV Genel Kurul toplantısında yapılan seçimde, üye ülkelerin oybirliği ile hayata geçti. Hemen arkasından ısrarlı çalışmalarımız sonucu 35. Dünya Bağcılık ve Şarapçılık Kongresi 18 – 22 Haziran 2012 tarihleri arasında gerçekleştirilmiş oldu. Toplantıya 300’ü 42 ülkeden olmak üzere 500’e yakın katılımcının gelmesinden tabii çok mutlu olduk. Gerçekten uluslararası nitelik taşıyan bir etkinliğin İzmir’de yapılmış olmasını sağladık” diyor.
Türkiye “sarı altın” olarak bilinen yaş ve kuru üzüm üretiminde bir dünya devi. Bu güzel ülke 5 bin yılı aşkın üzüm yetiştirilen zengin topraklara sahip. Dünya üzüm üretiminde 6’ıncı, çekirdeksiz kuru üzüm üretiminde de 2’inci sırada yer alıyor... Ve yaklaşık bin 200 üzüm çeşidini içeren üretim alanı göz önüne alındığında, genel olarak tarım ve tarımsal sanayide özelde ise üzüm üretimindeki potansiyel gücümüz ortaya çıkıyor. Nitekim “Sürdürülebilir Bağcılık ve Biyo-çeşitlilik” başlığı ile TAPDK koordinatörlüğünde gerçekleşen 35. Dünya Bağ ve Şarap Kongresi katılımcıları bu gerçeği daha yakından anlama fırsatı buldular. Altındişli, “Bu kongre sayesinde dünyanın dört bir köşesinden İzmir’e gelen sektör temsilcileri çok olumlu izlenimlerle döndüler. Gerek bağ alanları, ülke şarapçılığı ve üzüm sektörünün tanıtımı ile bilimsel çalışmaların sunumu, gerekse tarihsel ve kültürel zenginliklerimizin tanıtımı açısından büyük avantajlar elde ettik” diye konuşuyor.
Gücümüz arttı
Altındişli, "Kongre süresince altı dilde simültane tercüme yapıldı. Sofralık üzüm, kuru üzüm, şaraplık üzümler ile ilgili yeni ıslah edilen çeşitlerden, üretim tekniklerine, üretimden ürün işlemeye kadar çok geniş alanda bildiriler sunuldu. Ayrıca bölgemizde kuru üzüm, şarap ve rakı üretim tesislerini; şaraplık, sofralık ve kurutmalık üzüm üretimi yapan ilgili bağ alanlarını kapsayan teknik gezi gerçekleştirildi. Bundan sonra üzümde uluslararası işbirliği gücümüz artacak. Tarife dışı engeller ile daha güçlü mücadele edeceğiz. Üzüm insan sağlığına son derece yararlı bir ürün. Bu gerçeği medyaya daha iyi anlatacağız" değerlendirmesini yapıyor. Bu arada değerli Hocamızın 6 yıldır bilim sekreterliği görevini sürdürmekte olduğu OIV’nin "Sofralık Üzüm, Kuru Üzüm ve Fermente Olmamış Üzüm Ürünleri Alt komisyonu"nun oybirliği ile başkanlığına seçilmiş olduğunu kamuoyuna duyurmak isterim.
Paylaş