Paylaş
GEÇTİĞİMİZ günlerde Ege Bölgesi Sanayi Odası (EBSO) Başkanı Ender Yorgancılar, “İzmir ulusal ve uluslararası gıda merkezi olmalı” dedi. Okurlarımız hatırlayacak, yıllardır bu konuyu işliyor ve karınca kararınca kamuoyunu bu yönde bilgilendirmeye çalışıyorum. Şimdi öyle görünüyor ki, bölgenin büyük tarım ve gıda potansiyelini çok iyi algılamış olan başarılı iş adamı Yorgancılar yaptığı açıklamada İzmir’in önüne net bir vizyon koyuyor. Bu çıkışı iyi değerlendirmeliyiz. Sektör temsilcileri ile EBSO Başkanı’nın vizyonunu konuştuk.
Öncelikle gıda üssü
İzmir İl Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürü Ahmet Güldal, “İzmir önemli bir turizm ve liman şehri ama öncelikle çok önemli bir tarım ili konumunda” diyerek sözlerine başlıyor. Güldal, “İzmir, Türkiye’nin genel tarımsal üretim değerlerinde ülke ikincisi. Hayvansal ürün üretim değerlerinde ülke üçüncüsü. Bitkisel ürün üretiminde ülke ikincisi konumunda. Canlı hayvan üretim değerinde ise ülke ikincisi. Türkiye’de 81 il arasında ilk 3’e giren başka il yok. İzmir önemli bir gıda üssü konumuna geldi. Daha da önemli hale gelecek” diyor.
Potansiyel yüksek
Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Akın Olgun’un değerlendirmesi de şöyle: “Bölgemiz tarım sektöründe faaliyet gösteren özel sektör kuruluşlarının TUBİTAK, Sanayi Bakanlığı gibi kurumlarla, AB fonlarının AR-GE desteklerinden yararlanarak alt yapılarını geliştirmeleri ve yeni teknik ve teknolojileri kullanmalarıyla üretim kapasiteleri ve kalitelerini yükseltmeleri uluslararası piyasalarda rekabet etme şanslarını artıracak. Tabii Türkiye’nin en eski ve büyük Ziraat Fakültelerinden birisinin varlığı Ege Bölgesi için büyük bir avantaj. Ancak bölgede ihtisaslaşmış bir Gıda ve Tarım Teknoloji Geliştirme Bölgesi’nin bulunmaması da önemli bir eksiklik. İzmir’in tarım ve gıda merkezi olma potansiyeli ise çok yüksek.”
Çıkış çok olumlu
Gıda Mühendisleri Odası Ege Bölge Şube Başkanı Hülya Yılmaz, Yorgancılar’ın çıkışını memnuniyetle karşıladıklarını söylüyor. Yılmaz, “Bu süreçte gıda mühendislerinin rolü çok önemli. Sektörün sağlıklı gelişmesi ve pazarda rekabet edebilir düzeye gelmesi, gerek uygun teknolojiyi kullanabilme gerekse gıda güvenliği gibi mevzuatın öngördüğü koşulları sağlayabilmesi ancak teknik eleman desteği ile mümkün” diye konuşuyor.
Ar-Ge ve inovasyon
Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Gıda Ar-Ge Proje Pazarı Yürütme Kurulu Başkanı Eli Alharal ise, “Tarım ve gıda sanayii, ülkemizin zengin tarımsal kaynakları ve genç iş gücü sayesinde ekonominin gözbebeği haline geldi. Dolayısıyla bu sektör artık mutlaka inovasyon ve teknoloji ile buluşmalı. Bu çerçevede Ar-Ge yani araştırma ve geliştirme çalışmalarının önemi çok büyük. İzmir ulusal ve uluslararası bir gıda merkezi olmalı görüşüne tamamen katılıyoruz” açıklamasını yapıyor.
Vizyon doğru
Ege Genç İşadamları Derneği (EGİAD) Başkanı Temel Şen, “Yıllardır savunduğumuz bir gerçeğin ve arzunun yansıması bu. Bugüne kadar yapılamayanlar önemli bir eksiklik. Yine de bu konunun konuşulur olması ve dikkatlerin buna odaklanması çok olumlu bir gelişme. Tarımsal açıdan İzmir ve çevresinin analizi yapılıp, mevcut ürün ve potansiyel açısından bugünün ve geleceğin değerlendirilmesi yapılmalı ve planlanmalı. Tüm dünyaya hitap edecek büyük toplantı organizasyonlarının ve periyodik fuarların İzmir’de gerçekleştirilmesini bu çerçevede yapılacaklar arasında görüyorum” ifadesinde bulunuyor.
Gelecek tarım ve gıdada
İzmir Tarım Grubu (İTG) Başkanı Mahmut Eskiyörük, “Bölgenin potansiyelini katma değere dönüştürmeliyiz. Bu ancak tarımsal sanayi ve gıda yatırımlarını yaygınlaştırmakla gerçekleşebilir. Ender Bey’e de teşekkür ediyoruz, çünkü çok önemli bir mesaj verdi. İzmir’in özellikle süt ve süt ürünleri, yaş - kuru meyve ve su ürünlerindeki üretim kapasitesi, işleme ve pazarlama imkânlarının yüksekliği konusunda bir farkındalık yaratmış oldu. Bu gelişmeler çok olumlu. Devamını diliyoruz” şeklinde konuşuyor.
Paylaş