Paylaş
Pamuk ve pamuğa dayalı tekstil endüstrisi, tarihi perspektifi içerisinde bakıldığında gerek gelişmiş, gerekse gelişmekte olan ülkelerin ekonomik büyümelerinin merkezinde yer alıyor. Diğer taraftan pamuk, altın gibi kolayca nakde dönüştürülebilen bir özelliğe sahip. “Beyaz altın” deyimi de bu özelliği dolayısıyla birçok ülkede yaygın bir değerlendirme olarak geçerliliğini korumakta. Ege Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçıları Birliği Başkanı Sabri Ünlütürk, Söke Ticaret Borsası Başkanı Salih Deniz Günal ve İyi Pamuk Uygulamaları Derneği (İPUD) Başkanı Leon Piçon ile “beyaz altın”ı konuştuk.
Milyonlarca işgücü
Sabri Ünlütürk, “Sosyal ve ekonomik açıdan bakıldığında, dünyada yüz milyondan fazla aile doğrudan pamuk üretiminde çalışıyor. Diğer yandan pamuk tarlalarında çalışan işgücü, nakliye, çırçırlama, balyalama ve depolama gibi yan hizmetler de hesaba katıldığında, pamukla ilgili toplam çalışan sayısının 350 milyon kişiyi bulduğu tahmin ediliyor. Yanı sıra pamukla ilişkili sanayiler, örneğin tarımsal girdiler, makine ve teçhizat, pamuk çekirdeği kırma ve kapçık, küspe gibi hayvan yemi ile birlikte insan gıdası olarak tüketilen pamuk yağının elde edilmesi, iplik, ham bez, kumaş, tekstil ve konfeksiyon değer zinciri içinde yine milyonlarca işgücünün görev aldığı bilinmekte. Ülkemizin 1920’li yıllardaki pamuk üretimi 120 bin ton civarında iken, bu rakam 2000’li yıllarda 1 milyon ton seviyesine yaklaşmıştı. Ancak son yıllarda üretimin dalgalı bir seyir izlediğini, genel olarak da aşağı yönlü bir grafik çizdiğini görüyoruz. Bu olumsuz tablo tersine çevrilmeli ve sanayinin talep ettiği yerli pamuk üretimi teşvik edilmeli.Hedef 1 milyon ton üretim olmalı” diyor.
Hedef daha yukarı taşımak
İyi Pamuk Uygulamaları Derneği’nin (İPUD) pamuk çiftçisinden tüccarına, iplik üreticisinden tekstil sanayicisine kadar Türkiye’deki pamuk üretimini ve tekstil sektörünü sürdürülebilirlik konusunda yukarıya taşımak için kurulduğunu söyleyen Dernek Başkanı Leon Piçon, İyi Pamuk Uygulamaları’nın önemine şöyle dikkat çekiyor: “IPUD’un kurucu yönetim kurulunda Ulusal Pamuk Konseyi, TARİŞ Pamuklu ve Yağlı Tohumlar Birliği, SANKO Tekstil İşletmeleri San. ve Tic. A.Ş., İstanbul Hazır Giyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği, İzmir Ticaret Borsası, Türkiye Ziraat Odaları Birliği, Türkiye Tekstil Sanayii İşverenleri Sendikası ve İstanbul Tekstil Hammaddeleri İhracatçıları Birliği bulunuyor. “Better Cotton” (İyi Pamuk) uygulamasının hedefi çevre üzerindeki baskının azaltılması, çiftçilerin geçim ve refah seviyelerinin iyileştirilmesidir. Daha sürdürülebilir pamuk üretimi için dünyaca tanınan bir standarttır. Sonuç olarak ‘İyi Pamuk’ üretimini sürdürülebilir ana ticari ürünlerden biri haline getirerek Türkiye genelindeki pamuk üretimini iyi yönde dönüştürmek istiyoruz.”
Büyük döviz kaynağı
Söke Ticaret Borsası Başkanı Salih Deniz Günal ise, şöyle anlatıyor; “Pamuk dış ticaret açığımıza doğrudan etki yapıyor, bu yüzden hızla üretim artırılmalı ve 1 milyon ton lif pamuk üretimi hedef alınmalı. Pamuk mutlaka stratejik ürün ilan edilmeli. Devlet tarafından stratejik ülke stokları oluşturulmalı, İZBEP (Tarım Ürünleri Elektronik Platformu), ELİDAŞ (Ege Lisanslı Depoculuk AŞ) ve Vadeli İşlem ve Opsiyon Borsası desteklenmelidir. Bu sistemleri kullanması gereken çiftçi ve sanayiciye gerekli eğitim sağlanmalı ve küresel standartlarda piyasalar oluşturulmalı. İplik sanayicisinin yerli pamuk kullanımı teşvik edilmeli, yerli pamuğun ithal pamuktan ucuz olmasının önüne geçilmeli. Pamuk çiftçisi satımda dünya fiyatları, girdide ise yüksek vergili iç piyasa fiyatları ile karşılaşıyor. Vergi farklarından doğan haksız rekabetin destekleme mekanizmaları aracılığı ile giderilmesini şart görüyoruz. Pamuk çırçırcısı da sigorta yaptırmakta zorlanıyor. Dolayısıyla pamuk çırçır fabrikaları Tarsim sigortası kapsamına alınmalı. Kendisini geliştirmek isteyen pamuk çırçır fabrikalarının modernizasyonu için kalkınma ajansları, KOSGEB gibi destekleme mekanizmaları devreye sokulmalı.”
Paylaş