Paylaş
BUGÜN size hayvancılık sektöründe yaşanan güncel sorunların dışında farklı bir pencere açmak istiyorum..
Ekonomik bakımdan gelişmiş ülkelerde modern hayvancılığın da yeni ve ileri teknolojik yöntemleri yoğun biçimde kullandığını görüyoruz. Çünkü başka türlü hayvancılığın yarattığı yüksek katma değerden yararlanmak mümkün olmuyor. Türkiye’de son 25 yıl içinde söz konusu aşamaları yaşamış çok sayıda kuruluş ne yazık ki yok. Bu alanda örnek verilecek firmalardan biri de Ege Vet. Veteriner Hekim Tahir Yavuz, meslektaş ortakları Ali Ünal ve Ahmet Gedik 1988 yılında çalışmış oldukları şirketten ayrılarak Ege Vet’i kuruyorlar. Veteriner Hekimlik sektöründeki ilk limited şirket de Ege Vet oluyor. Yavuz, şöyle anlatıyor;
“Biz Ege Vet’i veteriner hekimlik işleriyle uğraşan bir muayenehane olarak kurduk. Sektör birçok ilaçla yeni tanışmıştı. Ancak birkaç örnek dışında aşı yoktu. Hatta birçok hastalığın aşısının olduğu bile bilinmiyordu.”
Sürü yönetimi, koruyucu hekimlik, inek konforu gibi o yıllar için çok yeni kavramları Ege Vet gündeme getirmeye başlıyor. Yine o dönemde sadece devlet tarafından üretilen spermalar olduğunun altını çiziyor Tahir Yavuz. “Ayrıca” diyerek ekliyor; “Irk ıslahı kavramı bugünkü anlamda gelişmemişti. İthal spermalar gelmiyordu. Boğayla ilgili hiçbir kıstas bilinmiyordu. Boğalarla ilgili Pedigri sözlüğünü ilk defa biz tercüme ettik ve sunduk. Aşılar,spermalar ve yukarıda sözünü ettiğimiz tüm kavramlar Ege Vet’in çalışmalarıyla ülke gündemine geldi.”
Suni tohumlama
Büyükbaş ve pet kliniği çalışmaya devam ediyor, ancak Ege Vet daha sonraki yıllarda ithalat ve pazarlama şirketi olarak gelişiyor. 1990’lı yıllarda hayvan hastalıklarını önleyen ve ırk ıslahını öne çıkaran ürünlerin ülkemizde değil, ABD’de olduğunu söyleyen Yavuz, sonraki aşamalar için, “Birçok engeli aşarak söz konusu ürünleri getirdik” diyor. Böylece buzağı kayıpları önleniyor, ırk ıslahının ise önü açılıyor. İlk suni tohumlama merkezi ve boğa istasyonu devreye giriyor. En son AB standartlarında bir aşı üretim tesisini hizmete sokan Ege Vet, Fransız bir firma ile ortak olarak Türkiye’yi organik bitki özlerinden ve esansiyel yağlardan elde edilen yem katkı maddeleriyle tanıştırıyor. Şu anda da ülkenin en büyük satış ağına sahip şirket konumunda.
SEKTÖRÜN ÖNÜ AÇIK
Spermada özel sektörün önünü açan yasa 1985’de çıkıyor. Tahir Yavuz, “İlk defa özel boğa istasyonu ve sperm üretim merkezini kurmaya biz cesaret edebildik, ama yıl 1997 idi. Şu anda ABD’nin, Avrupa’nın hayvan sahipleri ve veteriner hekimleri ne gibi ürünlere sahipse, bizler de aynı ürünlere ulaşabilir haldeyiz. Özellikle aşı ve spermada öncü biz olduk. Yine şu anda her türlü ihtiyaç veteriner hekimlerin kapısının önüne gitmekte,yararlanmaları sağlanmaktadır” dedi.
AR-GE ÇİFTLİĞİ
Ege Vet’in kurduğu aşı üretim tesisi bakteriyel aşılar üretmek için tasarlanmış. Bakteriyel aşı üretiminde alınacak çok yol olduğunu söylüyor Tahir Bey. Onlar yapıldığında da bu işin ikinci aşaması viral aşılar üretmek. Bunun için tamamen yeni ve daha masraflı bir işletme kurmak gerekiyor. Ama bu şu anda geleceğe yönelik tasarı. Yani zamana ve paraya ihtiyaç var. Yavuz’un önemli bir arzusu da AR-GE çiftliği oluşturmak.
BOĞA İSTASYONU
Çalışan sayısının 90 olduğunu söyleyen Ege Vet Genel Müdürü, kurumsal açıdan kendilerini başarılı görüyor. Firma şu anda özellikle aşı ve sperma konusunda lider konumunda. Diğer yandan dünyanın en büyük sperma tedarikçisinin Türkiye temsilcisi olan Ege Vet, sayısal olarak 2006’dan beri dünya birincisi. Yavuz, “Hedefimiz İtalya gibi parasal olarak da birinci olabilmek. Türkiye’nin ilk özel boğa istasyonu olan ve Spermbank adıyla tescil ettirdiğimiz sperm üretim laboratuvarımızda boğa ırkları bakımından çeşitlilik sağladık. Buna devam ediyoruz” dedi.
Paylaş