İzmir modeli ve Rota Koleji

Bu soruyu bana soracak olursanız, “Altınordu” derim hiç düşünmeden. Seyit Mehmet Özkan’ın vizyonu, çok değerli iki ağabeyim Ali Ergöçmez ve Özgür Özgürengin’in spor iletişimi ve PR alanında harikalar yaratmasıyla bugün Türkiye’de hemen herkesin bildiği bir marka haline geldi Altınordu...

Ne mutlu ki, bugün bu proje altyapı üzerine açılan her sohbette örnek olarak gösteriliyor, takdir topluyor.

*

Oysa...

Aynı yolda ilerleyen, takdire değer bir noktaya gelmesine karşın bence hakkı yeterince verilmeyen başka bir proje daha var bu şehirde!

Oldum olası hoşlanmadım dünyaya tek bir gözlükle bakmaktan... Evet, severim futbolu... Türk spor basınının yapısı gereği önceliğimizdir. Ama sporun sadece futbol topundan ibaret görülmesine, bu kafaya sahip insanlara ‘spor yazarı’ denilmesine de içten içe kızarım! Salon sporları nefes açıcıdır benim için... 8 yaşındaki oğlumla voleybol maçına gider, Formula 1 izler, tenis kültürü üzerine öyküler anlatırım...

Ve bir spor yazarı olarak da futbola ait olmadığı için satır aralarında kalan başarı öykülerinin hakkını vermeye çalışırım.

O özel öykülerden biri mail kutuma düştü geçenlerde. Rota Koleji’nin voleybolda Sigorta Shop Türkiye Kadınlar 1.Ligi’ne yükseldiğini bildiren maili okurken, ne yalan söyleyeyim böyle bir projenin şu ana kadar hakkını vermemiş olmaktan, herhangi bir maçını canlı izlememiş olmaktan utandım!.. Geç kalmışlığın o ekşi tadı kaldı damağımda.

Şimdi o projeyi dilimiz döndüğünce anlatma zamanı.

Geçtiğimiz yıl Bölgesel Lig’de elde ettiği şampiyonluğun ardından, bu yıl da 2.Lig’den 1.Lig’e terfi etme başarısını gösterdi Rota Koleji. Üst üste iki şampiyonluk, elbette ki çok değerli.

Ancak bu başarıyı çok daha değerli yapan, nasıl bir kadroyla ulaşıldığında bence.

Dışarıdan hiçbir transfer yapmadan, sadece kendi öğrencilerinden oluşan bir takımla yürüyor Rota. Yaşıtları okul maçlarında ter dökerken, Rota’nın sporcuları okullarını Türkiye Ligleri’nde saygı duyulur bir noktaya getiriyor.

Yani Altınordu’nun yeşil sahalarda yaptığını, parke salonlara yansıtıyor. Kimbilir, belki de önümüzdeki yıllarda çok daha fazla öykünülecek bir “İzmir modeli” oluşuyor.

Ne okulun yolunu biliyorum, ne de bu vizyonu koyan, emek veren insanlarla tanışmışlığım var. Ancak Rota Koleji Genel Müdürü Kadir Açıkbaşlar, Spor Kulübü Müdürü Meltem Aksoy ve Antrenör Alper Kemal Kaygusuz’la tanışmak, bu özel projeyi daha yakından takip etmek bundan sonra boynumun borcu.

En az bir bilet neden olmasın?

Ne mutlu ki, İzmir olarak voleyboldaki başarı öykümüz Rota Koleji ile sınırlı değil. Kısıtlı imkanlarla yola çıkan şehrin iki özel rengi Karşıyaka ve Göztepe, dün Sultanlar Ligi’ne giden yolda yarı final maçlarına başladı. Umuyorum ki, İzmir kendisine yakışır bir ligde temsil edilme yolunda en az bir bileti kapacak.