Futbol ve Devrim Arabaları!

* Tam bu noktada Türk Futbolu’nun beyefendisi Yücel İldiz’i getirdiler göreve... 8 haftada 3 yenilgi gören o Denizlispor, İldiz yönetiminde çıktığı 26 maçta 17 galibiyet, 8 beraberlik, 1 yenilgi ile şampiyonluğu kucakladı.
* İldiz ile Süper Lig defterini Galatasaray zaferiyle açan Denizlispor, ilk 7 haftada 8 puan topladı...
* Ve Denizlispor Başkanı Ali Çetin yaptığı açıklamayla Yücel İldiz’in görevine, “Tek tarflı olarak” son verdiklerini açıkladı! TEK TARAFLI!
Tabii ki, tek örnek İldiz değil. Hatayspor’u Hatayspor yapan adam İlhan Palut’un, Karagümrükspor’u şampiyon yapan Cüneyt Dumlupınar’ın görevlerine son verildiğini de belirtelim...
* Hal böyle olunca, aklıma Türk Sineması’nın en anlamlı yapıtlarından Devrim Arabaları’nın unutulmaz repliği geldi... Bilmeyenler için yazayım...
* Cemal Gürsel’in emriyle araba yapmak için inanılmaz bir tempo içine giren mühendislerden genç yetenek Necip, ülkenin bu alandaki en parlak adamlarından Latif Bey’in yanına yaklaşır...
NECİP: Sizce bu otomobili yaparsak ne olur?
LATİF: Hiçbir şey olmaz!
NECİP: Nasıl olmaz? Boşuna mı çalışıyoruz?
LATİF: Sen Ankara’daki kapatılan tayyare fabrikasını duydun mu? Fabrika Atatürk’ün emriyle kuruldu. 2. Dünya Savaşı’na kadar 112 tane değişik uçak imal edildi orada... Savaş sırasında da kimse bize uçak, eğitim uçağı vermediği için 185 tane eğitim uçağı yapıldı orada...
NECİP: 185 tane?
LATİF: Evet. 1955 yılında, Hollandalılar bize 30 tane uçak siparişi verdi, ama dönemin işletmeler bakanı o siparişleri kabul ettiremedi. Hollandalılar da uçakları İngilizlere yaptırdı. Birkaç yıl sonra da fabrikayı tamamen kapatıp, traktör fabrikasına dönüştürdüler.
NECİP: Ben anlayamadım.. Neden kapattılar?
LATİF: “Biz kim, uçak yapmak kim”miş!
NECİP: Eee yapmışsınız işte... Başarmışsınız!
LATİF: TÜRKİYE’DE HİÇBİR BAŞARI CEZASIZ KALMAZ EVLAT!

Ne dersiniz
Sayın Soyer?

İZMİR önceki gün çok keyifli bir maça ev sahipliği yaptı. Voleybol Kadınlar Şampiyonlar Kupası’nda Vakıfbank ile Eczacıbaşı Vitra arasındaki maç, Atatürk Voleybol Salonu’nda oynandı. Kazanan Eczacıbaşı’ydı, ama benim gözüm sürekli tıklım tıklım tribünlerdeydi. Aynı saatlerde Pınar Karşıyaka’nın da Avrupa mücadelesi olmasına karşın İzmirliler salona koşmuştu.
Burada dikkat çekmemiz gereken konu şu...
Salonu dolduran, arkasında milyonlarca taraftarı olan Fenerbahçe, Galatasaray, Beşiktaş değil, Eczacıbaşı ve Vakıfbank gibi iki müessese kulübüydü. Aynı şekilde geçtiğimiz yılın erkekler final serisindeki Arkas-Fenerbahçe buluşmaları da hala aklımda.
Ama şurası net ki, Türkiye’de kadın voleybolu çok daha popüler, çok daha fazla seviliyor.
“Acaba” diyor insan... Erkek voleybolundaki temsilcimiz Arkas gibi bir de Sultanlar Ligi’nde bir takımımız olsa...
Mesela ‘İzmir’in adını taşısa, bu kenti bir çatı altında buluştursa... Aydın Büyükşehir Belediyespor’un geçtiğimiz yıl yaptığı gibi Avrupa heyecanı yaşatsa...
Ne dersiniz Sayın Tunç Soyer? İzmir’e çok yakışmaz mı?