Paylaş
“Aman önce 1 puanı cebe koyayım, fazlasını alırsam ne ala!” vasatlığına kapılmazsa...
Orta alan oyuncularını sadece ‘savunma güvenliği’ için değil de, rakip alanda baskı için kullanırsa...
Ve de “Siz topu ceza alanı içine getirin, gerisini bana bırakın” diye haykıran bir santrforu varsa...
Sonuç böyle oluyor işte.
Öyle ki İstanbulspor-Altay maçının ilk 10 dakikası henüz dolmuştu ki, Altay’ın rakibi ezip geçeceği belli olmuştu. İleri uçtaki dört oyuncusunun baskısı ile rakibi bunaltan, orta alandaki Ferhat’ı prese dahil eden, savunmada Gençer ve İbrahim ikilisiyle de rakibin cılız çıkışlarına şans tanımayan Altay; ‘Bu maçta patron benim’ mesajını verdi. Belki 1-2 fırsat kaçtı ama 33’te Paixao’nun yerdeyken yaptığı usta işi vuruş, maçın kilidini açmaya yetti.
Sonrası mı?
Futbol oynayamayınca çareyi tekme atmakta bulan İstanbulsporlu Onur’un takımını 10 kişi bırakması... Altay’ın harika bir duran top organizasyonuyla galibiyeti sigortalaması... 2-0 sona eren ilk yarının ardından ikinci yarıda farkın Altay’ın hak ettiği noktaya taşınması...
Burada bir paragraf da günün yıldızına açmak gerek.
Paixao tepeden tırnağa bir golcü. Portekizli bana Jahovic’i anımsattı. Göztepe, Spor Toto 1.Lig’de oynarken Jahovic rakiplere karşı nasıl durdurulması mümkün olmayan bir görüntü çiziyorsa Paixao’da da aynı hava var. Bu sezon, bu lige damga vuran oyuncu olursa kimse şaşırmasın.
Ve gelelim Alper Avcı’ya...
‘Büyük Altay’ın ne demek olduğunu gösteren, ‘büyük takımın’ nasıl futbol oynaması gerektiğinin resmini çizen ve sahada cesaret dersi veren teknik direktör Avcı’yı kutlamak gerek.
Devam hocam...
Türk futbolundaki vasatlığı, cesaret ortadan kaldıracak.
Paylaş