B Planı!

Geride kalan haftalarda sadece 5 puan alabilmiş, ligin dibine demir atmış Akhisar için bir maçtan fazlasıydı Göztepe sınavı.

Haberin Devamı

Belki bir varoluş mücadelesi, belki de diriliş anı. Böyle bir müsabakaya henüz 3. dakikada gelen golle adeta 1-0 önde başlamak da, ev sahibi adına olabilecek en iyi senaryoydu. O golle elde edilen avantaj iyi korundu, Akhisar için yeni bir sayfa açıldı. Alınan galibiyet, takımın savunma disiplini, Mustafa Yumlu’nun insanüstü mücadelesi düne dair altı çizilecek güzelliklerdi. Lopez’in topla her buluşmasında cömertçe sergilediği kalitesini de unutmayalım.

 

Ancak Akhisar’ın düne kadar ligin dibinde olmasının sebebini de belirtmek gerek. Seleznyov gibi bu ligin kaliteli santrforlarından birine sahip yeşil-siyahlılar. Ancak tecrübeli golcünün arkasındaki üçlü, skor becerisi anlamında çok kısır kalıyor. Dün net fırsatları harcayan Onur ve Barbosa, attığı gole rağmen bir daha ceza alanı içinde görünmeyen Josue’den kurulu üçlü ile üreticilik anlamında üst düzeye çıkmak pek kolay değil. Her zaman 4-5 farka gidecek bir maçta fırsatları harcayıp, 1-0’lık galibiyeti bulamayabilirsiniz!

 

Haberin Devamı

Gelelim Göztepe’ye... Kaliteli enstrümanlara, iyi sanatçılara sahip bir orkestra... Ancak Castro adındaki usta şefin yokluğunda, ortaya çıkan şey ancak kakafoni oluyor. Evet Castro bu ligin özel oyuncularından. Ne denli değerli bir parça olduğunu yokluğunda daha da iyi anlıyor insan. Dün topa sahip olan, oyunu kontrol eden Göztepe, bu üstünlüğünü organizasyon kalitesiyle birleştiremedi bir türlü. Castro’nun yokluğunda ne Poko ne de Borges maestroluğa soyunamadı. Hal böyle olunca oyun kurma çabasıyla orta alana kadar gelen Yasin’i, pek de gününde olmayan Halil’i, ortada çırpınan Alpaslan’ı, kayıp Gassama’yı izleyip durduk.

Bayram Bektaş, A planı genelde başarılı olan bir teknik adam.

Ancak işler tatsız gittiğinde oyunu değiştirebilen bir B Planı geliştirdiğini gören var mı?

Yazarın Tüm Yazıları