Paylaş
Sosyal medyanın insan hayatına büyük yararları varken, buna karşılık son derece tehlikeli yönleri de mevcut.
En fazla muzdarip olunan konuların başında ise yalan ve provakatif haberler.
Dünyada sosyal medya gücünü elinde bulunduran mecralar da zaten bunu tetikleyen, körükleyen bir yapıya sahip.
Kim ne derse desin, bugün hayatımızda yer alan sosyal medya plaftormlarının tamamı yalan ve algıya yönelik haberlere daha fazla itibar ediyor, yalanı olabildiğince köpürtüp, doğruyu ise olabildiğince perdeleyen bir yapıya sahip bu sosyal medya ağlarında son dönemlerin ilginç bir mevzusu daha gündeme geldi.
*
Biliyorsunuz,
Sosyal medya ile birlikte hayatımıza bir de “sosyal medya fenomeni” kavramı girdi.
Milyon takipçili, her yaptığı olay bu sosyal medya şarlatanlarının şimdilerde yeni bir oyunu daha ortaya çıktı ki, bu konu ile ilgili bir haberi okurken, çevremde benzer olayları yaşayan dostlarımız aklıma geldi.
Mevzu şu;
Sosyal medya platformlarında paylaşımlar yapan bazı fenomenler, kendilerine yapılan hakaret içerikli yorumları “gelir”e çevirmeye çalışıyor.
‘Nasıl yani?’ dediğinizi duyar gibiyim.
Mevzu şöyle gelişiyor:
Bol takipçili bu şarlatanlar, kendilerine hakaret ettirecek şekilde paylaşımlar yapıp, insanların sosyal medya üzerinden kendilerine küfür ve hakaret etmelerine zemin hazırlıyorlar.
Bu siyasi görüş anlamında da, inançlar anlamında da sosyolojik olarak da olabiliyor.
Bu sosyal medya şarlatanları, toplumu tahrik edecek paylaşımları bilerek kullanıma sunuyorlar.
Bu paylaşımlar bile isteye ve hakaret beklentisi ile piyasaya sunuluyor.
Toplumu tahrik eden bu tür paylaşımlar illa birileri tarafından farkedilip, buna da yorumlar yapılıyor.
*
Bu konuda bir avukatın söyledikleri dikkat çekici;
“Zaten bunlar hakaret beklentisi ile yapılan paylaşımlar. Bu paylaşımların üzerine gelen hakaretlerle alakalı toplu şekilde savcılığa şikayette bulunuyorlar. Eğer savcılık dava açma kararı verirse, uzlaştırmaya tabi suç olduğu için uzlaştırma bürosuna gönderiyor. Uzlaştırmacı taraflar ile iletişime geçiyor. Genelde bu bahsettiğimiz fenomenlerin belli rakamları var. 3-4-5 bin TL gibi. Toplu şekilde bu kişilerin hepsine aynı bedel teklif ediliyor. ‘Bu şekilde bu şartlarda anlaşabiliriz’ deniliyor. İstatistiklere göre yüzde 80 uzlaşma durumu söz konusu”
*
Şimdi şöyle kabaca bir hesap yapalım.
1 milyon takipçisi olan bir sosyal medya şarlatanı toplumu tahrik edecek bir paylaşım yapsa, bu 1 milyon takipçinin yüzde 10’u yani 100 bin kişisi bu paylaşıma tepki gösterse, bu 100 bin kişiden yine yüzde 10’u yani 10 bini hakaret içerse, bu uyanık sosyal medya fenomeni bu10 bin hakaret içerikli paylaşımın yüzde 10’unu yani bin tanesini farketse ve hepsine dava açsa, bu davalardan uzlaşma aracılığı ile yüzde 10’u yani 100 kişisi masaya otursa, bu 100 kişiden ortalama 3 bin TL tazminat alsa, 300 bin TL eder.
Bu 300 bin TL’nin yarısını tahsil etse, 150 bin TL kazanç...
*
Şimdi yukarıda yazdıklarımı şöyle kafanızda düşünün, hanginizin başına bu tür olay geldi hatırlayın.
Kendiniz, çevrenizden bir kişi, arkadaşınız, dostunuz.
Benim bildiğim en az 20 kişi var bu şekilde bir olay başına gelen.
Sosyal medya fenomenleri bunu planlayarak yaptıklarına göre, bu yargının da kötü amaçlı kullanıldığı anlamına gelir ki, böyle bir durumda yargıya güven de sarsılacaktır.
Ayrıca yine de tüm sosyal medya kullanıcılarını da uyarmak gerek, bu tür olayla karşılaşırsanız, aman tahriklere kapılmayın, siz de hakkınızı yasal yollardan arayın.
Paylaş