Paylaş
Soçi’deyiz, gündem malum. Türkiye-İran-Rusya arasındaki ikili görüşmeler ve sonrasındaki üçlü zirve. Zirvenin ayrıntılarına bakacağız. Önce Rus işadamı, namı değer “Putin’in şefi” ile başlayacağız: Yevgeny Prigozhin.
Üçlü zirveye sayılı günler kala, üstelik Putin Adana Mutabakatı’nın yeniden canlandırılmasını, yani bir anlamda Türkiye ile Suriye’nin masaya oturmasını önermişken Rusya Federal Haber Ajansı’nın “Suriye İstihbarat Servisi El Muhaberat’ın şefi General Ali Memluk gizlice Ankara’ya gelerek MİT yönetimiyle doğrudan temaslarda bulundu” haberi gündeme oturmuştu. Suriye ve Lübnan kaynaklarına dayandırılan haberde, bir uzman görüşü bile vardı. Geçen yazımda haberin doğru olmadığını, farklı amaçları olduğunu yazmıştım. Hatırlayacak olursak, tam da üçlü zirve öncesi Rusya’nın konuyu gündemde tutma amacında olduğunu, Türkiye’yi bir anlamda bu adımı atmaya teşvik ettiğini ve hem iki ülkenin hem de uluslararası kamuoyunu Suriye-Türkiye ilişkisine alıştırma amacı güttüğünü belirtmiştim. Peki bu haberi kim, nasıl yaptırdı?
Açık kaynaklar üzerinden araştırdım... Rus Federal Haber Ajansı, İnternet Research Agency’ye (İnternet Araştırma Ajansı) bağlı. Söz konusu ajans, psikolojik harekât amaçlı Rus propaganda sitesi. Sitenin merkezi St. Petersburg’da, sahibi Yevgeny Prigozhin. Yani “Suriye İstihbarat Servisi’nin şefi gizlice Ankara’ya geldi” haberini yapan Rus Federal Haber Ajansı’nın sahibi de, İnternet Research Agency adlı propaganda sitesinin de sahibi Yevgeny Prigozhin.
TRUMP SORUŞTURMASINDA VAR
Açık kaynaklardan ABD basınından devam ediyoruz: “ABD Özel Savcısı Robert Mueller 2016 başkanlık seçimlerine müdahalede bulunduğu gerekçesiyle Rus Trol Fabrikası ve sahibi Prigozhin’i de soruşturmaya dahil etti.”.
Şimdi de Mueller’in soruşturmasını hatırlayalım. Özel yetkili savcı Mueller, ABD’nin gündemine bomba gibi düşen 2016 başkanlık seçimlerine Rusya’nın olası müdahalesini soruşturuyor. Rusya’nın siber saldırı yoluyla ABD başkanlık seçimlerine müdahale ettiği iddiasıyla başlayan soruşturmada, 13 Rus uyruklu isim ile ilgili iddianame düzenlendi. Prigozhin ve şirketleri, sahte sosyal medya ilanları, reklamları ve sosyal medya hesaplarını kullanarak, yönlendirme amaçlı yalan haberler yaparak, sahte uzman görüşleri kullanarak seçimi etkilemekle suçlanıyorlar. Ajansa bağlı binlerce sahte hesaptan ABD seçimleri öncesinde 170 bin tweet atıldığı tespit edildi. Trol ordusu diyebiliriz.
SOSİSLİDEN TROL ORDUSUNA
İşte suçlamaların odağındaki isim Yevgeny Prigozhin ve Putin ile bağlantısına da bakmak lazım. İş hayatına sosisli standıyla başlayıp yemek şirketi imparatorluğu kuran Prigozhin’e “Putin’in şefi” de deniyor. Aynı zamanda internet ajansı ve haber ajansının da sahibi.
‘FAKE NEWS’LERE DİKKAT
Demem o ki devletler doğal olarak medyayı yönlendirmenin de ötesine geçerek, kendi elleriyle kurdurdukları haber siteleri ile amaçları doğrultusunda, Trump’ın deyimiyle “fake news”, yani yalan haber yaptırabiliyor. Bazı haberlerin üzerine atlamamak gerekiyor.
SOÇİ ZİRVESİ
Şimdi Ankara’yı ilgilendiren yalan haberin yapılma amacını Soçi zirvesi gündemiyle de ilintili olarak inceleyelim.
Bu yazının yazılmakta olduğu dakikalarda Soçi’de liderlerin ikili ve üçlü görüşmeleri henüz devam ediyordu. Son üçlü zirve 7 Eylül’de Tahran’da yapılmıştı. O tarihten bu yana hesapları değiştiren Trump’ın Suriye’den çekilme kararı oldu. Buradan hareketle maddeler halinde sıralayacak olursak...
- ABD’nin çekilme kararı: Kilit soru şu: Fırat’ın doğusundaki boşluğu kim dolduracak? Rusya’nın isteği rejim tarafından doldurulması. Türkiye’nin 15-20 kilometre bir tampon bölge kurmasına karşı değil. Türkiye’nin YPG/PYD terör örgütünden kaynaklanan güvenlik endişesinin çözüm yolu olarak Adana Mutabakatı’nın yeniden işlemesini öneriyor. Arka planda Suriye-Türkiye iletişiminin sağlanmasını istiyor. Ankara’nın tavrı net. “Alt seviyede istihbarat örgütleri arasında temas var, üst düzey temas ya da rejimi tanımamızı beklemeyin” diyor.
AÇIKLANMAYAN BİR GÖRÜŞME DAHA
Bu arada ABD ile de müzakereler sürüyor. Koordinasyon için görevlendirilen iki isim Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın ve Ulusal Güvenlik Danışmanı John Bolton geçtiğimiz günlerde kamuoyuna açıklanmayan bir telefon görüşmesi daha yaptılar. Son durum, tampon bölgede kimin konuşlanacağı konusunda henüz bir uzlaşma yok. ABD batılı uluslararası güç de şimdilik ısrar ediyor, Türkiye ise taviz vermiyor, “Türk askeri konuşlanacak” diyor.
- İdlib konusu: Yani HTŞ’nin saldırılarının artması ve bu sorunun nasıl çözüleceği de masada.
- Anayasa komitesi: Bu başlık Suriye’nin normalleşmesi için en önemli konu. Üzerinde çalışılan 150 kişilik listenin bir an önce kesinleştirilmesi de gündemde.
Paylaş