Virüs sonrası

Varlığı sona ermeden sonrasını konuşmaya başladık. Varlığı şimdiden zor günlerin kapıda olduğunu başlayan olumsuzluklarla gösteriyor.

Haberin Devamı

Dünyada tek seferde yapılan en büyük geçici işten çıkarma, bunun en somut örneği. ABD’li eğlence devi Walt Disney’den bahsediyorum. Şirket 100 binden fazla işçisini bu haftadan itibaren ücretsiz izne çıkardı. Ekonomideki yıkıcı etkisini yaşamaya başladık. İyimser ve kötümser tüm senaryolara rağmen belli ki dünya ekonomik, sosyolojik, politik ve teknolojik değişimler yaşayacak. Üstelik bu değişimler virüsün varlık süresine, aşı ya da tedavinin bulunma zamanına, yeni dalgalar ya da mutasyonlar yaşanıp yaşanmayacağına göre de farklılaşacak.

Süreç insanların bileklerine gerçekten çip takılmasıyla mı sonuçlanacak?

Uluslararası sistemde büyük değişiklikler mi olacak?

Dünyanın patronu ya da patronları değişecek mi?

Kırılgan ülkeler daha kötü sonuçlar mı yaşayacak?

Haberin Devamı

Virüsle mücadeleyi iyi yönetemeyen ülkelerde iktidarlar mı değişecek?

Zengin ve güçlü ülkeler daha da zengin ve güçlü mü olacaklar?

Radikal değişimler olmadan hasarla atlatılacak mı?

Bu soruların yanıtları henüz belli değil. Ancak dünyanın bazı ülkelerinde birileri olası senaryolara karşı planlar üzerinde çalışmaya çoktan başladı. Bu yanıtlar belli olmasa da virüsün varlığı sürecinde ortaya çıkan değişim ve olumsuzluklar her alanı etkilemeye başladı.  

 İstihdam piyasaları derinden etkilenecektir. Ön araştırmalar işsizlik oranlarında ciddi sıçrama olacağını gösteriyor.

 Sektörler farklılaşacaktır. Şimdiden kazanan ve kaybeden sektörler var. Virüs, varlığının süresine ve evrimine bağlı olarak sektörleri farklılaştıracak, kazanan ve kaybedeni belirleyecektir.

 Bazı sektörlerde geçici olarak değişen çalışma düzeni kalıcı hale gelebilir. Evden çalışma, online hizmet, sektörlerde yüz yüze iletişimin ortadan kalkması, belki de olası uzun süreç boyunca belli hizmet alanlarında insanların yerini robotların alması gündeme gelecektir.

Dünya liderleri ülkelerinin ekonomilerini çökertmemek için vaka sayıları uyarınca tedbirleri gevşetme arayışında. Amaç kalıcı hasarlar, radikal değişimler yaratmamak. Bu çabanın başarılı olup olmayacağının da virüsün evrimine, sürecine, aşı ve tedaviye bağlı olduğunu hatırlatalım. Bu bölümü bir soruyla bitireyim. Herkes hayatın ne zaman normale döneceğini soruyor. Ben ise “Yeni normal hayat ne zaman başlayacak ve yeni normal nasıl olacak?” şeklinde soruyorum.

Haberin Devamı

GEBELİKTE KORONAVİRÜS ENFEKSİYONU

Hem çevremden hem de elektronik postayla hamileler konusunda sayısız soru geldi. Bazılarını Hürriyet Ankara yazarımız, kadın hastalıkları ve doğum uzmanı doktor Şenol Kalyoncu’ya yönelttim. Şenol Kalyoncu’nun aktardıklarını sizlerle paylaşıyorum:

Aylardır yapılan gözlemlerde gebelerin enfeksiyona daha açık olduğuna dair bir bulguya rastlanmadı. Ancak gebeliğin başında bir immünsupresyon (bağışıklık baskılama) olduğu ve hamilelerin her türlü hastalığa daha kolay yakalandığı bilinmektedir.

Gebelerin de virüsle mücadele kapsamında aynı kurallara uyması ve hijyene dikkat etmeleri gerekli. Dışarı çıkılması gerektiğinde izolasyon kurallarına uymak, dengeli ve düzenli beslenmek, vitamin desteklerini almak, dışarıdan söylemek yerine ev yemeklerini tercih etmek, sıvı alımına dikkat etmek ve ev içinde de olsa hareket etmeye özen göstermeleri önemlidir.

Haberin Devamı

COVID-19 sebebiyle kontrolleri aksatmamak ve planlanan tarihlere uymak gerekli.

Şu anki bilgilerimize göre koronavirüs plasenta yoluyla bebeğe geçemiyor. Yani anne enfekte olsa bile bebeğe bulaşmıyor.

Bir diğer merak edilen konu ise bebeği emzirmekle alakalı. Yine enfekte anneler ve bebekleri gözetim altında tutularak yapılan araştırmalarda anne sütünde herhangi bir virüse rastlanmadı. Anne COVID-19 virüsüne sahip olsa bile bebek gerekli hijyen kurallarına uyulduğunda bu virüse yakalanmıyor.

Yazarın Tüm Yazıları