Türkiye Yüzyılı’nın hikâyesi

Parti amblemi yok, seçim beyannamesi değil...

Haberin Devamı

Kimine göre nereden çıktı bu “Türkiye Yüzyılı” toplantısı? Kimine göre ise iktidarın ihtiyaç duyduğu yeni hikâyesi. Kimine göre “Yeni Anayasa söylemi zaten yeni değil”, kimine göre “yeni bir anlaşma...” Peki nereden çıktı Türkiye Yüzyılı? AK Parti’nin açıkladığı hedeflerle; “barışın, bilimin, dijitalin, başarının, değerlerin, gücün, haklının, iletişimin, istikbalin, huzurun, istikrarın, kalkınmanın, sürdürebilirliğin, şefkatin, üretimin, verimliliğin yüzyılı” ne demek?

AK PARTİ’NİN EN AZ GÖRÜNÜR OLDUĞU TOPLANTI

AK Parti’nin en az görünür olduğu toplantısıydı aslında. Kafanızı nereye çevirseniz AK Parti bayrağı, Erdoğan resmi görmediğiniz bir salon. Gençlik kollarının sloganlarını duymazsak salonda her şey normalde olanın tersine dönmüş gibiydi. Onlarca korumalı bakanlar, milletvekilleri biraz sıkışık bir biçimde, hiçbir ayrım gözetilmeksizin tribünlerde yan yana oturuyorlardı. Ortada bakanlara kimseyi yaklaştırmayan korumalar yoktu. Bakanlar yan yana bizden biri gibi dizilmişlerdi tribünlere... 20 yılın iktidarı, çoğu kez eleştirilen cafcaflı görüntüsü ile adeta tribünlere çekilmiş, büyük alan “misafirlere” bırakılmıştı.

Haberin Devamı

DOĞRU OLANLARIN HİKÂYESİ

Salon, sadece orta alanda oturanlara değil, Türkiye Cumhuriyeti’ni bugünlere getiren, 99 yılın ardındaki herkese bırakılmaya çalışılmıştı. Organizasyonun arkasındaki isim Pollmark’ın sahibi Ertan Aydın ayaküstü sohbetimizde bunu “Türkiye Cumhuriyeti’ni bugünlere doğru insanlar doğru dokunuşlarla getirdi” sözüyle özetledi. Cumhuriyet’in ilk yüzyılında emeği olanlara salonda da, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın konuşmasında da güçlü bir sahip çıkış vardı. Cumhuriyet vurgusu, Atatürk’ün dev görüntüsü sanki AK Parti’nin dönem dönem eleştirilmesine neden olan açıklama ve eylemlere nokta koymayı amaçlıyordu.

Her siyasi parti, her iktidar “yeni bir hikâyeye” ihtiyaç duyar. O hikâye güçlü temeller üzerine kurulursa tutar ancak seçmen mutlaka hikâyenin sonunu kendisine vaat edildiği gibi yaşamak ister. Soru tam da bu... Mustafa Kemal Atatürk’ün, “Efendiler, yarın Cumhuriyet’i ilan edeceğiz” dediği günden tam 99 yıl sonra, 20 yıldır iktidarda olan AK Parti neyi amaçlıyor?

Haberin Devamı

ERTAN AYDIN: SİYASET EKSENİ KAOSTAN, HİZİPTEN ÇIKARILSIN

Türkiye Yüzyılı’nın hikâyesi

-Organizasyonun arkasındaki isim Ertan Aydın’ın yanıtları şöyle oldu:

“- Demokratik Cumhuriyet, katılımcı demokrasi ilk amacımız. Halkın demokratik katılımını yani herkesin katkı vermesini istiyoruz.

- Siyaset ekseni kaostan, hizipten çıkarılsın. Katkı ve emek üzerinden yeniden yapılansın diyoruz.

- Dar kimlikçiliği bir kenara bırakalım.

- Kırmızı çizgimiz; terör, şiddet, nefret.

- Hakkaniyete odaklanalım.

- Pozitif özgürlük kavramını, pozitif dokunuşla hayata geçirelim. Devletin dezavantajlı gruplara fırsat eşitliği tanımasından yani hayallerini gerçekleştirmesine yardımcı olmasından bahsediyoruz.

Haberin Devamı

- Geçen yüzyılda olduğu gibi işini doğru yapan insanlarla yürümeye devam edelim diyoruz.

- Aramızdaki farklılıklar sorun değil, aksine farklılıklar güzeldir. Farklı insanlar doğru dokunuşlarla Cumhuriyet’in yüzyılını getirdi. Şimdi o farklılık ve doğru dokunuşlarla yeni bir yüzyıl diyoruz.

- Gençlere inanıyoruz, tıpkı Türkiye Yüzyılı şarkısındaki gibi onların mesajının, “Korkmuyoruz, gecenin karanlığından hiç korkmadık” olduğunu biliyoruz.

- Sadece kendimiz için değil; tüm dünyaya katma değer veren, üreten bir Türkiye diyoruz.”

MUSTAFA ŞEN: SİYASİ TOPLANTI DEĞİL, ÜLKE TOPLANTISI

Türkiye Yüzyılı’nın hikâyesi

Projenin arkasındaki isimlerden AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Şen ile de konuştum. En merak ettiğim konulardan biri belki de ilk kez bir toplantıda Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın muhalefet partilerini sert sözlerle eleştirmemesiydi. Önce Mustafa Şen’in açıklamalarını sizlerle paylaşıyorum:

Haberin Devamı

“- Dünyadaki düzen değişiyor, Türkiye önümüzdeki dönemde büyük meydan okumalarla karşı karşıya kalacak.

- Büyük meydan okumalara, büyük birliktelikler lazım.

- Bu bir siyasi toplantı değildi, ülke toplantısıydı.

- Bu taşın üstüne bir taş da ben koyacağım diyen herkesin toplantısıydı.

- Sen, ben değil artık “hepimiz” olunması gerekiyor.”

BU MESAJLAR UNUTULMAMALI

Cumhurbaşkanı Erdoğan yaptığı konuşmada Türkiye yüzyılını şöyle tanımladı:

-“Kimlik siyaseti yerine, birlik siyaseti.

- Kutuplaştırma siyaseti yerine bütünleştirme siyaseti.

- İnkâr siyaseti yerine kucaklama siyaseti.

- Nefret siyaseti yerine sevgi siyaseti.

- Bizimle bu hayali paylaşacak, yanlışa yanlış dediği gibi doğruya da doğru diyecek herkesle yol yürümeye hazırız.

Haberin Devamı

- Türkiye Yüzyılı’nı yeni bir milli mutabakat zemini haline dönüştürelim.

- Ülkemizdeki özgürlüklerin çerçevesini, pozitif özgürlük anlayışıyla tekrar çizelim.”

Türkiye Yüzyılı’nın hikâyesi

BEN NE DİYORUM

Bunlar güzel sözler, güzel hedefler. Belki de iktidar partisinin, Türkiye hedefi için muhalefete de uzattığı bir zeytin dalı. Siyaseten kutuplaşmanın olmadığı bir Türkiye’de, bir süre sonra makul seviyedeki vatandaşlar, gazeteciler, sivil toplum örgütleri arasında da kutuplaşma, kamplaşma kalmaz. Aslında hangi görüşten olursa olsun herkesin bir süredir duymak istediği sözler, tam da duymak istediği makam tarafından dile getirildi. Sadece duymak tabii ki yeterli olmayacaktır. Gelinen noktada bu sözler ve vaatler dijitalin yüzyılı ya da bilimin yüzyılı hedefleri kadar önemlidir. Dünya değişirken, Türkiye’nin “küresel bir güç olma” hedefiyle yeniden bir yola çıkılıyorsa, adına ister fabrika ayarlarına dönüş deyin, ister “yeni bir siyasi hikâye”, vatandaş artık bu sözlerin yerine getirilmemesini kabul etmeyecektir. Eğer farklı insanlarla, o farklılıklar kabul edilerek, doğru dokunuşlar için yola çıkılıyorsa ve eğer gerçekten “biz” hedefine odaklanabiliniyorsa Türkiye’nin Yüzyılı yakalanabilir.

YAPAY ZEKÂ PROJELERİ DEĞERLENDİRECEK

Türkiye Yüzyılı aynı zamanda bir internet sitesi oldu. Üstelik bu internet sitesine her türlü fikir, eleştiri, proje yüklenebilecek. Tüm bunlar yazılımlarla değerlendirilecek. Mustafa Şen’in anlatımıyla “yapay zekâ” tüm bu projeleri, eleştirileri, fikirleri analiz ederek veri oluşturacak.

Türkiye Yüzyılı’nın hikâyesi

FİLOZOFLAR SAHNEDE

AK Parti “pragmatik siyaset” olarak adlandırdığı yeni dönem açılımı için filozofları inceledi. Habermas’tan Butler’a uzanan hayata veda etmiş ve yaşayan filozofların eserleri, düşünürleri masaya yatırıldı. Strateji heyeti aylar boyunca sessiz sedasız çalışmış. “Kutuplaştırmayın, kutuplaşmayın ama teröre ya da şiddete karşı yapılan savunma kutuplaşma değildir” bakış açısı için de bir anlamda böyle yola çıkılmış.

‘DEĞİŞİM İÇİN GEREKEN YAPILIR’

Her ne kadar siyaset aynı zamanda küskün yaratmamak olsa da, Türkiye Yüzyılı çerçevesinde örülen politika ister istemez eleştiriler doğrultusunda bazı değişiklikleri de zorunlu kılıyor. Tam da bu noktada parti yetkililerine, “Değişim şart ise o zaman vitrin de isimler de değişecektir” görüşümü sordum. Aldığım yanıt şu oldu: “Siyasi irade karar verir ama değişim için gereken yapılır.”

Türkiye Yüzyılı’nın hikâyesi

KIBRIS GAZİLERİNE SÖZ VERDİM

Orta saha misafirlere kalınca, misafirler kendi aralarında hem sohbet etti hem de dertleşti. Sözüm söz... Kıbrıs Gazi’lerine söz verdim. Onlar biraz kırgın, biraz buruklar... Maaşlarından şikâyetçiler. “Biz de Gazi’yiz ama en düşük maaşı biz alıyoruz” diyorlar, benden söylemesi...

 

Yazarın Tüm Yazıları