Paylaş
Şimdi buradan yola çıkarak, Uysal’ın Suriyeliler konusundaki açıklamalarını madde madde sıralayayım:
“Türkçe öğreteceksiniz.
Bazen itiliyorlar, eleştiriliyorlar diye öfke duyuyorlar. Buna acil bir çözüm bulunmalı.
Yoğun göç altındayız. Bunların arasında gerçekte kimler var bilinmez.
Ama cadı avı gibi Suriyeli avı da yapmak olmaz. Küçük bir kıvılcım büyük bir sorun yaratabilir.
Türkiye, Suriyelileri burada tutarak bir defa Suriye’nin demografik yapısını bozuyor.
Kayıtdışı bir çalışma alanı oluştu.
Konut üzerinden vatandaşlık satılması ise bizi incitiyor.
ÇÖZÜM ŞAM’DA
İşin özü tabii ki yanlış Suriye politikası. Türkiye, Moskova ve Tahran üzerinden değil, doğrudan Şam rejimi ile ilişki kuracak.
Suriyelilerin geri dönmesi için iklim değişikliğine ihtiyaç var. İktidar değişmeli.
Suriyeli kadar Afgan, Iraklı başka ülkelerden de kontrolsüz bir göç dalgasının altındayız. AK Parti mülteciler üzerinden Batı ile ilişkisini sınırladı. Batı, Türkiye’ye mülteci kampı diye bakıyor.”
MAJESTELERİ KİM
Gültekin Uysal sosyal medyadan yaptığı iki açıklama ile tartışma yaratmıştı. “Altılı Masa, majesteleri ve 5 oligarktan büyüktür” sözlerine “İngilizler ve Abdullah Gül” yorumları yapıldı. Bakın kimleri kastetmiş:
“ Majesteleri Cumhurbaşkanı Erdoğan, oligarklar ise bazı iş insanları...”
‘MASANIN ÖNCELİKLİ HEDEFİ YÜRÜTMEYİ KAZANMAK OLMALI’
Altılı masadaki her siyasi partinin kendi programı olduğunu hatırlatan Gültekin Uysal, “Hem ittifaklar içinde rekabet var, bu doğal. Hem de ittifaklar arasında rekabet var” dedi. Ardından da öncelikli hedeflerinin cumhurbaşkanlığını kazanmak olması gerektiğini söyledi:
“Ortak payda inşa etmek tabii ki kolay değil ama iddiamız kurucu akıl olmalı.
Masanın önceliği güçlü bir aday ve kadro ile yürütmeye talip olmaktır. Önemli olan iktidara talip olmaktır.
Sonrasında ise TBMM’de çoğunluğu elde etme hedefinde olmalıyız.
Seçimden önce adayı, kadrosuyla Türk halkının önüne koymalıyız.
‘NİÇİN KEMAL BEY OLMASIN NİÇİN MERAL HANIM OLMASIN’
Cumhurbaşkanı adayı önemli. Siyasi karakter ön plana çıkmalı, bir lider aday olmalı. No name, düşük profil biri olmaz. Hem yenecek hem süreci yönetecek.
(Bu isim Kılıçdaroğlu mudur?) Bu mücadelede bu noktaya gelindiyse en büyük emek Kemal Bey’indir. Niçin Kemal Bey olmasın? Niçin Meral Hanım olmasın?
Masanın önceliği bence
güçlü aday ve kadro ile yürütmeye talip olmaktır.
‘20 YILLIK AKP DÖNEMİNDE SORUMLULUĞA ORTAK OLMAMAK’ MESAJINDAN SONRA YAŞANANLAR
Gültekin Uysal, bu mesajı attıktan sonra “altılı masa karıştı” yorumları yapıldı. Hatta Ahmet Davutoğlu ile görüşmesinde konunun gündeme geldiği söylendi. Uysal, kısaca şöyle anlattı:
“Davutoğlu, benim bu mesajımdan AKP’den kopmaya yakın kitlelerin olumsuz etkilenebileceğini söyledi.
Ben de ‘Kimse seçimi cepte görmesin, ikinci bir Ekmeleddin İhsanoğlu vakası yaşanmasın’ dedim.
HESAP SORMAYIP MADALYA MI TAKACAĞIZ
Uysal’ın diğer tartışılan açıklaması ise “Seçim sonrası 20 yılda AKP tarafından ‘devr-i sabık’ muamelesine maruz kalan TC Devleti’ni kurucu bir ruhla yeniden tesis etme yetisi!” ifadesiydi. Bununla kastını da anlattı:
“İddialar, olaylar, vakalar var. Hesabının sorulması gerekir. Hesap sormayıp madalya mı takalım?
Bu ülkede önce sınav soruları çalındı. Şimdi mülakat yöntemiyle hak, hukuk çalınıyor. TÜİK rakamlarına kimse itibar etmiyor.
‘KASIMDA SEÇİM BEKLİYORUM’
DP Genel Başkanı Uysal, kasım ayında ise erken seçim bekliyor. Nedeni ise ekonomideki olumsuz tablo. Uysal: “Bunu sürdürülebilir görmüyorum. Bütçe ile ilgili tüm hedefler altüst oldu” dedi. Ve bir de şu tespitlerde bulundu:
Karşıtlık sona ermeli. Orta sınıf endişeli. Temel hedefimiz bu karşıtlığa son verip endişeleri gidermek.
Ülkenin yetişmiş gücü burada yaşamak istemiyor. İnsanlar bankalardan paralarını çekiyor. Zenginler yurtdışına gönderiyor. Oysa hukuk, bürokratik öngörülebilirlik, güven ve istikrar işlese, her şeyden önce Türkiye’nin kendi sermayesi ortaya çıkar.
Paylaş