Paylaş
Sevgili okurlarım,
Bu pazar sizi uzaya götürüyorum. Önce yakın uzaya, sonra derin uzaya, bununla birlikte askeri ve ticari teknolojilere. ABD, Çin, Rusya, Hindistan gibi ülkeler uzun yıllardır uzay çalışmaları yürütüyor. Amaç hem şu an yasal zorunluluklar bulunmadığı için uzayda yer kapmak, güçlü olmak hem de asıl mesele cephe yönetimini yeryüzünden uzaya taşımak. Bu nedenle görüş ve güvenli iletişimin en önemli adımı uydular.
YERLİ ELON MUSK’IN GARAJDAKİ ‘PLAN’I
Sağ tarafta gördüğünüz fotoğraf Dünya’mızın etrafındaki uyduları gösteriyor. Dünya adeta uydularla çepeçevre kuşatılmış durumda. Bunlar arasında Türkiye’ye ait sadece 11’i aktif, 19 uydu bulunuyor. Aslında uzayda başlayan ilk savaş bu, yani uydu savaşı... Bilgi, görüş alanı, güvenli iletişim, insanların interneti ve nesnelerin interneti üzerine inşa edilmiş uydular savaşı. Bu savaşta çok önde olan ülkeler var. Türkiye ise uzaya daha geç adım atmış bir ülke. Kamunun, kamu destekli bazı firmaların uyduları var. Ancak artık uzay ticarileşti. Yani dünyada özel sektör uzayda. Bunun en bilinen örneği ise Elon Musk ve SpaceX. Zaten fırlatma maliyetlerinin görece düşmesi de başta SpaceX olmak üzere özel sektör sayesinde oldu.
Türkiye’nin de kamu desteği olmadan kurulan ilk uzay firması Plan-S şu an iki küp uydusu ile uzayda. Şimdi diyeceksiniz küp uydu ne, ne işe yarıyor, ülkemiz bununla ne elde edecek? Başlayalım...
Plan-S’in kurucusu Sami Aslanhan’ın gençlik hayali zaten uzay... Teknoloji sektöründe yer alan Sami Aslanhan’ın Plan-S uzay firması bildiğiniz araba garajında kuruldu. Bugüne kadar hiç uydu yapmamış, deyim yerindeyse “zehir gibi” ve “hayalleri olan” 70 Türk mühendisle gece gündüz çalıştılar. Tam 8 ayın sonunda ise küp uydu hazırdı.
UYDU MERKEZİNE GİRDİK
Fotomuhabirimiz Mert Gökhan Koç ile uydu merkezine girdik, üretim aşaması hakkında bilgi aldık. Uzaya gönderilecek herhangi bir uyduda elinizdeki bir yağ izinin bile olmaması gerekiyor. Bu nedenle de temiz odada çalışıyorlar. Gece-gündüz çalışan ekip bir yandan yeni uyduyu hazırlarken, diğer yandan yörüngedeki diğer iki uyduyu takip ediyor.
Küp uyduları, amaçlarını ve hedeflerini Plan-S’nin kurucusu Sami Aslanhan şöyle anlattı:
İKİ KÜP UYDU YÖRÜNGEDE
* İlk uyduyu 25 Mayıs 2022’de fırlattık.
* İkinci uyduyu ise 3 Ocak 2023’de. Şimdi üçüncü uydumuz olan görüntüleme uydusunu fırlatmaya hazırlanıyoruz.
* İlk iki uydu test uyduları yörüngedeler. Kendi üretimimiz olan alt sistemlere uzay tarihçeleri kazandırılıyor.
* Dördüncü uydumuz tamamen nesnelerin internetine yönelik hizmet uydusu olacak. (Internet of Things)
* Fırlatma işlemlerinde Musk’ın firmasıyla çalışıyoruz. Kazandığımız parayı uyduya yatıyoruz.
NEDİR BU IOT?
* Elon Musk insanlara ve evlere internet veriyor, biz ise “nesnelere” vereceğiz. Çok yeni bir alan bu ve dünyada başka ülkelerde bunu yapmaya başlayan 3-4 firma var. Türkiye’den Plan-S de bu yarışın içinde.
* Bunlar küçük boyutlu, ticari hizmet uyduları.
* Nesnelerin interneti demek, uzaydan, tüm nesneleri yer istasyonlarına ulaşan veri ile kontrol etmek demek. Yani trafik lambalarından afet yönetimine, konteynır takibinden akıllı tarıma, kaçak yapılaşmaya kadar.
* Amaç veri almak ve sensörleri, donanımları yönetip, takip etmek.
BİR GÜNDE DÜNYA ETRAFINDA 15 TUR
* Uydu şu an yakın Dünya yörüngesine (200 km ila 1200 km arasındaki yörünge) 550 km uzakta, uzayda hareket ediyor.
* Saatte yaklaşık 27 bin km hızla dönüyor. Yani bir buçuk saatte Dünya’yı turluyor. Bir günde Dünya etrafında 15 tur atıyor.
* Hedefimiz nesnelerin interneti için uzaya en az 300 uydu göndermek. 2026 yılına kadar bunu tamamlamış olacağız.
* Yine aynı yıla kadar 100 görüntüleme uydumuz yörüngelerinde olacak.
* 300 uydu Dünya’nın herhangi bir yerinden en geç 10 dakikada bir veri alacak.
* Yakın Dünya yörüngesinde farklı ülkelere ait yaklaşık 5 bin bin aktif uydu var.
* 2030’da bu rakamın 40 bine çıkması bekleniyor.
* Sonraki hedefimiz derin uzay. Yani Ay ve Mars ile ilgilenmek.
* Bir de hayalimiz var. Dünya yörüngesine otel kurmak.”
KÜP UYDU NEDİR?
1999 yılında Cal Poly ve Stanford Üniversitesi’nden iki profesör tarafından geliştirilmiş ve sonrasında birçok üniversite, araştırma kuruluşu ve ticari şirket tarafından kullanılan, bugüne kadar 1600 adetten fazla uzaya gönderilmiş minyatür uydu.
* Küp uydular 10x10x10cm boyutlarında temel boyut birimi ile ifade edilirler. Bu 100 cm’e kadar çıkabiliyor.
* Küp uydular ‘POD’ adı verilen yapılar içerisinde uzaya gönderilirler ve bu yapıların içerisinden bir itici yardımı ile uzaya bırakılır.
* Küp uydular, birçok bilimsel ve ticari görevde kullanılabiliyor.
* Alçak Dünya yörüngesinde (LEO) yer alan küp uydular, Dünya’ya yakın olmaları nedeniyle çoğunlukla ‘yeryüzü gözlem’ ve ‘haberleşme’ amaçlı kullanılıyor. Bilimsel çalışmalar ile askeri ve istihbarat alanlarında da birçok uygulama alanı var.
* Maliyet ve geliştirme süresi avantajları nedeniyle birçok uygulamada küp uydu tercih ediliyor.
YARIŞ ALEVLENDİ
Sevgili okurlarım;
Nesnelerin interneti ve görüntülemeyi kapsayan küp uydular bir anlamda dünyadaki yeni trend. ABD ve AB ilk sıralarda yer alıyor. Diyeceksiniz ki bunun bir denetimi yok mu? Hayır şu an için bir jandarma yok. Ancak Sami Aslanhan’a göre de uzayın bir çöp haline gelmemesi için, olası kazaların engellenmesi için dünya bir sistem oluşturmak zorunda kalacak. Ancak uydu savaşı çoktan başladı. Nasıl mı? Yanıt Sami Aslanhan’dan:
* Tüm ülkeler yer kapmaya çalışıyor.
* Bilgi güçtür, haberleşme kontrolünü elde tutmak güçtür.
* Üstelik artık herkes birbirinin uydusunu yok edecek teknolojiyi hazırlıyor.
* Bundan sonra uzayda üs kurmak önemli. Çinliler ‘China Space Station’ı hazırlıyor.
* Yani uzay yarışı alevlendi. Artık bu konuşulacak.”
PEKİ TÜRKİYE NE YAPMALI?
Milli Uzay Programı ve Milli Astronot projesiyle Türkiye’nin önemli adımlar attığına dikkati çeken Aslanhan önerilerini şöyle sıraladı:
* Artık asıl mesele uzaya ve Ay’a istasyon kurmak.
* Tam bir uydu ağı oluşturulmalı. Bizim yola çıktığımız hedef de bu.
* Yüksek teknoloji geliştirilmeli, ileri mühendislik çalışmaları yapılmalı.
* Nitelikli iş gücüne daha çok ihtiyaç var.
* Özel sektör için bu alana yönelik teşvik mekanizmaları güçlendirilmeli.
* Dünyada uluslararası uzay alanındaki komitelere üye olunmalı. Avrupa Uzay Ajansı’na üye olmak demek, projelerden Türkiye’deki firmalara iş verilmesi demek.
* Türkiye’ye yönelik beyin göçüne kolaylık sağlamalı. Rusya, Hindistan ya da Çin’den transfer edilecek mühendislere çalışma izni verilmesi, kontenjan sağlanması gerekiyor. Temel mesele bu konuda bizden önde olan ülkelerin mühendislerinin bilgilerinden yararlanmak, buradaki mühendisleri bu bilgilerden yararlandırmak.
* Çok değerli insanlarımız başka ülkelere gidiyor. Onları Türkiye’de tutmamız gerekiyor.
* Üniversitelere bu alanlar için daha çok destek verilmeli.
YILDIZ SAVAŞLARI YAKIN MI?
SAVAŞ UZAYDAN DÜNYA’YA OLACAK
Uydu savaşları başladı, peki yıldız savaşları olur mu? Aslanhan’a göre ABD-Çin rekabetinin bu hızla gitmesi uzayda ya da uzaydan savaşa yol açabilir. Bu rekabette AB, Japonya, Hindistan gibi ülkelerin olduğunu da unutmayalım.
Bu yazıya George Fridman’dan bir alıntı ile başlamıştım. Lütfen tarihe dikkat edin, ta 2009 yılında yazdığı “Gelecek Yüzyıl, 21. Yüzyıl için Öngörüler” kitabında ABD’nin Rusya-Ukrayna Savaşı’nı tetikleyeceğini yazan Fridman’ın uzayla ilgili öngörüleri ise şöyle:
* ABD önce uzayın ticarileşmesi için düşük düzeyli bir program başlatacak.
* ABD topraklarında konuşlanmış ama uzayda potansiyel hedeflerin üzerindeki eşzamanlı yörüngelerde bulunan kumanda merkezlerinden yönetilen insansız hipersonik bir hava araçları sistemi kurulacak.
* ABD yeryüzündeki hedefleri uzaydan göndereceği füzelerle vurabilecek.
* Üsler oluşacak, hatta ABD üç ‘savaş yıldızı kuşağı’ oluşturacak.
* Uzaydan yönetilen yeni nesil silahlar geliştirilmiş olacak.
* Uydu muharebe grupları tamamlanacak.
* Ülkeler arasındaki temel rekabet Ay ve Dünya arasındaki sabit yörüngeleri tutmak üzerinden ilerleyecek.
* Robot sistemleri devreye girecek.
* Ay’da üslenen ve buradan uzay istasyonlarını vuracak teknoloji geliştirenler olacak. (Bu konuda Japonya’yı işaret etmektedir.)
BİTİRİRKEN...
Fridman sıradan bir isim değil. Uluslararası ilişkiler konusunda tanınan bir jeopolitik tahminler uzmanı ve stratejist.
Geopolitical Futures’ın ve 1996 yılında Stratfor düşünce kuruluşunun kurucusu. Derin çalışmalara hâkim. Onun ötesinde Rusya-Ukrayna savaşında kullanılan hipersonik füzeleri gördük. Ülkelerin temel amacının bu füzeleri uzaydaki bir üsten Dünya’ya fırlatmak olduğunu da biliyoruz. Kısacası dünya bitti, sırada uzay var. Savaşın her türüne ve türlüsüne karşıyım. Ancak ayakta durmak, güç sahibi olmak için artık “Uzay Zamanı”....
Paylaş