Platonik aşk beni mutsuz ediyor

Güzin Abla, aslına bakarsan seni pek fazla tanımıyorum. Sadece yazılarını okuyorum. Hani bazı insanlar tanımadığı kişilere içini dökmek ister ya, işte oydu sana yazma sebebim.
Tavsiyelerin hoşuma gidiyor. Ah, bir de hoşuma gitmeyen bir şey var, o da erkekler hakkında genelleme yapman. Bu konuda dikkatli olursan sevinirim.
Yaşımı söylemeyeceğim. Çünkü tavsiyelerini yaşıma göre değil, deli gibi olan aşkıma göre vermeni istiyorum.
Ben iyi bir işte çalışan, romantik bir gencim. Platonik aşk günden güne beni daha da umutsuz ve mutsuz etmeye başladı. Hayatımda sadece bir defa sevgilim oldu, o da 1 sene 8 ay sürdü. Ama sağlıklı değildi, bitti gitti.
Bir gün sosyal medyada dolaşırken bir kıza rastladım.
Hayatımda çok insan tanıdım. O kızı gördüğümde çok farklı şeyler hissettim. Biraz çekingen yapım vardır. Bu özelliğime rağmen kıza mesaj attım. Tahmin ettiğimden de öte çıktı...
Sadece iyi ve temiz kalpli bir kız sanmıştım. O, dünyanın en güzel ve en iyi kalpli kızı çıktı.
1-2 ay yazıştık, telefonlaştık, her şey güzeldi. Ona aşık oldukça, onu kıskanmaya başlamıştım ama bir taraftan da onun bana aşık olmasını bekledim.
Tam birbirimizi sevmeye başlamışken, aramızda bir tatsızlık çıktı ve konuşmayı kestik. Bu sürede kızı unutmak için başka birini sevmeyi denedim. Olmadı.
Aramızdaki tatsızlığın sebebi her ne olursa olsun, yine de dayanamayıp özür ben diledim. Barıştık.
Birkaç ay daha konuşmaya devam ettik. Ben hâlâ onu deliler gibi sevmeme rağmen onun sevgisini kazanamamıştım.
Bu arada, ikimiz de ayrı şehirlerin insanlarıydık. Birbirimizi sevsek bile sevgili olmamız zordu. Düşünsenize, ben onu aldatsam veya o beni aldatsa ikimizin de ruhu duymaz. İkimiz de böyle bir şey yapmayız ama yine de istediğimiz gibi olmazdı. En sonunda korkumdan dolayı ona telefon açtım. Uzun uzun onu ne kadar çok sevdiğimi anlattım. Ondan, birbirimize sarılacak kadar yakın olana dek beni beklemesini istedim. Bu süre zarfında istediğini yapabileceğini ama sadece beni sevmesini istedim. Kafası biraz karışık olduğundan teklifimi düşüneceğini söyledi. Telefonu kapatmadan ona “Seni çok seviyorum” dedim. Arkasından hiç beklemediğim bir cevap geldi, “Ben de seni seviyorum.”
O an zaman durdu benim için. Öyle ki sevinçten çığlık atmıştım. Aradan 5 gün geçti ve çok samimi konuşmaya başladık. Ta ki yine kavga edene kadar. Sevdiğim kızın burcu Terazi’ydi. Üstüne çok gidince o sevimli hali gider, yerine bambaşka biri gelirdi.
Öyle de oldu. O sinirle beni sadece arkadaş olarak gördüğünü söyledi. Kavganın sebebi benim aşırı kıskançlığımdı.
Tabii benim platonik aşkım kaldığı yerden devam etti. Sürekli arkadaşlarıma anlatırdım sevdiğim kızı. O da erkeklerle pek konuşmazdı, hatta konuştuğu tek erkek bendim.
Aylar geçtikten sonra ona bir elveda notu yolladım. Onu hep seveceğimi ve bekleyeceğimi, ama artık daha fazla arkadaş kalamayacağımı söyledim.
Bana, benim ne kadar iyi biri olduğumu, işlerin bu noktaya gelmesini istemediğini ve hâlâ en iyi arkadaşı olarak kalmamı istediğini söylemişti. Kabul etmedim. Hâlâ onu çok seviyorum.
Aşırı kıskançlığıma gelince… Ben değişmem. Sadece hatalarım değişir. İnsan sadece bir kere aşık olur ama birden fazla kez sevebilir. Ben o kıza aşık oldum ve başkasına da olmaya çalıştım, işe yaramadı. O yüzden mümkünse benden başka denizlere açılmamı isteme.
Umarım tavsiyenle kendime bir yol bulabilirim. Dilerim senin de mutlu ve huzurlu bir hayatın olur Güzin Abla. Rumuz: Superman

YANIT

Sevgili oğlum, önce benimle ilgili güzel dileklerine teşekkür ederim. Sonra da sana benden beklediğin tavsiyeyi ekleyeyim; “Mümkünse benden başka denizlere açılmamı isteme” demişsin. İşte zaten sen benden beklediğin tavsiyeyi kendi kendine vermiş olmuyor musun böylece?
Bu genç kıza gerçek anlamda tutulmuşsun. Ondan başka kimseyi gözün görmeyecek haldesin, ama hâlâ kıskançlıklarınla, belki de başka huysuzluklarınla ilişkinizi daha başlamadan bitirmişsin.
O sana seni sevdiğini söylemiş ya, daha ne istiyorsun. Yok, görüşmeyelim, arkadaş kalmayalım da ne demek?
Seni rahatsız eden aranızdaki mesafe... Sanırım bir de bu ilişkinin sadece sanal olup karşılıklı görüşememeniz... Ayrı şehirlerde olmak seni huzursuz ediyor besbelli.
O halde bir an önce harekete geç. Madem onu seviyorsun, ailenle durumu konuş. Ancak bana yaşını ve işindeki pozisyonunu açıklamadığın için evlenebilecek durumda mısınız, bilemiyorum.
Sonuçta, kıza gereksiz yere “Beni arama, bana cevap yazma” gibi sözlerle blöf yapacağına, tam tersine, onu bir daha kıskanmayacağına, ona rahatsızlık vermeyeceğine, huzursuz etmeyeceğine dair söz vermelisin.
Sanırım sende bu kıskançlık biraz takıntı haline gelmiş. Baksana ayrı şehirlerde olmanızı hemen aldatmaya bağlamışsın. Bana kalırsa, onu kırdıysan gönlünü almalısın.
İlişkinizi resmiyete döker, durumu ciddiyete götürür, hem huzura, hem de sevdiğine kavuşursun...

O artık başkasıyla birlikte

Sevgili Güzin Abla, ben 21 yaşındayım. 1,5 yıllık bir ilişkim oldu. Birbirimizi çok seviyorduk ya da ben öyle sanıyordum. Yaz başında ayrıldık. Çok büyük kavgalar ettik.
Bana “Sana öyle çok acı çektireceğim ki, çok pişman olacaksın” dedi ve bunu söyledikten bir hafta sonra, başka bir kızla çıkmaya başladı.
Kız aslında yakın bir arkadaşıydı. Zaten bu kız yüzünden çok kavga etmiştik.
Hâlâ çıkıyorlar. Beni görünce hiç mi üzülmüyor, acı çekmiyor, unuttu mu beni?
Arkadaşlarımdan benimle ilgili bilgi edinmeye çalışıyormuş. Ne yapmalıyım, hâlâ onu çok seviyorum.
Rumuz: Acılar kraliçesi

YANIT

Sevgili kızım, neydi kavga nedeniniz? Eminim saçma sapan bir şeydi ya da basit bir kıskançlıktı... Eh işte sevdiğin gencin sonunda sabrını taşırmışsın.
Dayanamayıp, bu defa sana öfke duymuş ve en yakın arkadaşıyla, senin de en çok kuşkulandığın ve kıskandığın kişiyle özellikle çıkarak sana acı vermek istemiş.
Bunu anlamak için zeka küpü olmaya gerek yok. Onu tekrar kazanabilirsin aslında. Ama kendini sorgulayıp, bugüne kadarki davranışlarını bir gözden geçirmelisin. Hatalarını görüp, mutlaka değişmelisin.