Paylaş
Size kendini köpeklere adamış bir insanın öyküsünü anlatmak istiyorum Güzin Abla, umarım bu fedakâr insanı köşenizde tanıtırsınız...
Hayatta muhteşem insanlar vardır, işte Casper Barış da bunlardan biri. Barış, doğasever, hayvansever bir aktivist.
2010’dan beri ormanlarda ve kırsalda kısıtlı imkanlarıyla kurduğu barınaklarda yüzlerce canı doyuran, tedavi eden, yaralarını saran, onları her türlü kötü mevsim koşullarından ve kötü insanlardan koruyup kollayan bir hayvansever.
Onu tanıdıktan sonra yaşadığı bu inanılmaz fedakar hayatı gördükten sonra dayanamayıp sordum: “Nasıl başladı senin bu hikayen?”
O da bana yolunun bir gün ormana düştüğünde gördükleri karşısında, ormana atılmış o canların aç ve hasta hallerine çok üzülüp milyonluk arazisini hayvanlar için ayırdığını, ilk barınağını kurup ormanda bulduğu annesiz yavruları, yaralı, hasta canları, hatta uyutulmasına karar verilen saldırgan cinsleri, rehabilite etmek için burada toplamaya başladığını anlattı.
Ve çok acı bir sırrını da benimle paylaştı...
12 yaşındaki kızının kaza kurşunuyla ölümünden sonra tüm evlat sevgisini bu canlara aktardığını anlattığında onu çok daha iyi anladım. Evlat acısıyla yüreği dağlanmış bir adamdı karşımdaki. Hayatını bu canları korumak ve yaşatmak üzere vakfettiğini de...
“Asıl amacın nedir” sorusunu ise şöyle yanıtladı:
“Bizim misyonumuz hastalıktan gözlerindeki hayat ışığı sönen kimsesiz canların yüzünü güldürmek, onları yeniden hayata bağlamak.”
Son olarak kör ve felçli bir canı tedavi için himayesine aldığına şahit olmuştum.
Ve köpek 72 saatte gözleri açılıp yürümeye ve yemek yemeğe başlamıştı. Köpeklerde tedavisi zor olan birçok hastalığın alternatif tedavilerini ve ilaçlarını yurtdışından getirip veteriner dostlarının da yardımıyla canların şifa bulmasını sağlıyor.
Ve yıllardır yüzlerce hasta canı tedavi ettiriyor. Onu örnek alarak bu konuda yetişmelerine de vesile olduğu onlarca gönüllüyle birlikte ormana ve otoyol kenarlarına yerel yönetimler tarafından ya da sahipleri tarafından, “yok olsunlar” diye atılan canları koruyup kolluyor, hayatta kalmalarını sağlıyor. Tabii elinden geldiği kadar.
Barış, en büyük eksiklerinin mama ve ilaç olduğunu söylüyor: “Çünkü günlük yaklaşık 900 can için yüzlerce paket mamaya ihtiyaç oluyor. Ayrıca en büyük eksiğimiz ilaç.
Çünkü gönüllü veteriner kardeşlerimizle anlaşmamız tedavi onlardan, ilaç bizden şeklinde. Sağ olsunlar gönüllü olarak gelip bize destek oluyorlar, daha ne olsun?”
Barış ve onun gibiler artık kaybolan değerlerimizden, günümüzde kendini bu kadar fedakarane hayvanlara adayıp onlarla birlikte soğuk yağmur fırtına demeden her türlü konfordan uzak yaşamayı göze alabilen kaç kişi var?
Bana göre o türünün son örneklerinden.
Kendi tanımlamasıyla Barış köpeklerin abisi ve “Hayata kendimizden bir şeyler kattığımız kadar var oluruz.
Bizim misyonumuz, gözlerindeki hayat ışığı sönen kimsesiz canların yüzünü yeniden güldürebilmek” diyor.
Ona ulaşmak isterseniz Facebook’ta “Casber Barınak” ve WhatsApp’tan da 05050523632’den arayabilirsiniz.
◊ Rumuz: Sevim A.
YANIT
Çok sevgili Sevim Hanım, Barış’ı tanımaz olur muyum?
Yıllardan beri sokağa atılmış, ormana terk edilmiş köpekler için mücadele veriyor.
Dediğiniz gibi o artık yok olmaya yüz tutmuş insanlık örneklerinden biri.
Ona destek olmak hepimizin vazifesi, 900’den fazla hayvana bakmak kolay iş mi? Ve bunu gerçekten büyük fedakarlıklarla yapıyor, bu uğurda ne hastalıklar atlattı, ne kazalar yaşadı. Uzun süredir ondan haber alamamıştım, bana hatırlattığınız için size de çok teşekkür ederim.
Umarım duyarlı hayvanseverlerimiz de ona destek olabileceklerdir.
Paylaş