Kaygı bozukluğumu ciddiye almıyorlar

Ailem kaygı bozukluğumu ciddiye almayarak beni başkalarıyla kıyaslıyor. Kaygım geleceğim değil, genel olarak gelecek. Kaygım, insanlık...

Haberin Devamı

Ben, 17 yaşındayım. Aslında sorunum basit algılanabilir hatta yetişkinler, bunu ergen problemi olarak görebilir...
Panik atak hastasıyım. Babama ve anneme kaygılarımın olduğunu, kendimi kötü hissettiğimi anlattım. Anlamadılar, dinlemediler bile...
Annemle babam 6 seneyi aşkın süredir ayrı. Her zaman yaşadıklarımı daha dinlemeden başkalarıyla kıyaslıyorlar. Babam bana sürekli insanların kaygıyla büyüdüğünü anlatıyor.
Kaygımın sevdiğim insanların ölecekleriyle alakalı olduğunu bile düşündü. Ki ona hissettiklerimi anlatmamıştım bile... Sadece anksiyete bozukluğu yaşadığımı söylemiştim. Bana bunun saçmalık olduğunu söyledi ve inanmadı...
Aslında ben ölmek istiyorum... Beni kimse dinlemiyor.
Çevremdeki herkes o kadar koşuşturup duruyor ki dönüp dünyayı yok ettiklerini göremiyorlar.
Paraya tapıp paraya âşık oluyorlar. Kaygım geleceğim değil, genel olarak gelecek.
Kaygım insanlık...
Ben istediğim gibi giyinmek istiyorum. Cinsellikten, evlilikten, aşktan, üniversiteden, meslek ya da paradan uzak... Beton binalardan, sinirli insanlardan uzakta yaşamak istiyorum. Belki mümkün değil ama... Yardım et bana Güzin Abla.
◊ Rumuz: Kaygılarım.

Haberin Devamı

YANIT

Bu yaşadıklarına sen kendin mi bir tanı koydun, yoksa bir uzmana mı danıştın kızım? Anksiyete bozukluğu korku, sinirlilik, endişe ve endişeye neden olan çeşitli ruhsal bozukluklar için kullanılan bir tıbbi terimdir.
Eğer gerçekten uzmanlar tarafından sana böyle bir tanı konduysa bunu hafife almak doğru değil. Annen ve baban anksiyete bozukluğunun, nasıl hissettiğimizi ve nasıl davrandığımızı etkileyen ve çeşitli fiziksel belirtilere neden olabilen bir rahatsızlık olduğunu bilmeliler ve bu konuda sana destek olabilmeliler.
Bu yüzden bütün bu yaşadıklarını sadece bir ergenlik sorunu olarak kabul etmek yerine, seni iyi bir uzmana götürmeli, bir psikolojik tedavi görmeni sağlamalılar.
Anne ve babası ayrı çocuklarda, zaman zaman böyle bir duygu karmaşası ve belirli bir ruhsal travma görülebilir.
Ama senin yaşında bir genç kız için bu düşünceler ve bu yazdıkların çok ağır...
İnsanların takıntıları, paraya düşkünlükleri, dünyayı ve doğayı mahvetmeleri, hepsi belki hayatın gerçekleri ama 17 yaşındaki bir kız çocuğunun kafasını meşgul edecek, onu bunalıma sürükleyecek şeyler olmamalı.
Hele şu kafana taktığın ölüm düşüncesi asla kabul edilebilecek bir şey değil.
Senin de herkes gibi önünde uzun bir yaşam var. İnan bana büyük küçük hepimizin hayatında böyle dönem dönem katlanamadığımızı düşündüğümüz sorunlar olmuştur. Ama mutlaka atlatmışızdır...
Güzel kızım, aileni seni iyi bir uzmana götürmeleri için ikna et. Bak göreceksin, kısa zamanda her şey düzelecek...
Sen de yaşıtların gibi gülüp eğlenmek isteyeceksin, sevmeyi, sevilmeyi tadacaksın, yeniden hayata bağlanıp, endişe ve korkularından kurtulabileceksin.
Keşke aileni tanıyabilseydim, onlara ulaşabilseydim, onlara senin durumunu anlatabilseydim...
Ama umarım senin gibi akıllı fikirli bir kız, onları ikna edebilir.

 

 

 

Yazarın Tüm Yazıları