Paylaş
Sevgili Güzin Abla, geçtiğimiz günlerde size yazan kadın bir okurunuz, sevgilisinin cinsel ihtiyaçlarını karşılamak için bir başkasıyla birlikte olduğunu yazmıştı.
Sevgilisinin kendisini, “sen evleneceğim kadınsın, o ise sadece ihtiyaçlarımı karşılıyor” diye savunduğunu söylemişti.
Siz de nedense yine her zamanki gibi erkeklere yüklenmişsiniz.
Erkeklerin yaptıkları ayrımdan söz etmişsiniz.
Evlenilecek kadın, sevişilecek kadın konusunda erkeklerin tavrına çok öfkelendiğinizi belirtmişsiniz. Peki, ama sorarım size, aynı şeyi kadınlar da yapmıyor mu?
Bir erkek olarak benim de bazı gözlemlerim var bu konuda. Özellikle de evli kadınların yanlış tutumları hakkında.
Kadınlar ne yazık ki evliliğin ayakta kalabilmesi için bir erkekte olması gereken özellikleri ancak birlikte yaşadıktan sonra anlayabiliyorlar.
Hatta çoğu zaman ders alamayıp aynı hataları defalarca tekrarlıyorlar.
Biz erkekler yalnızdır, komplike değilizdir kadınlar gibi. Kadınları sınıflandırdığımız için de kızarlar bize ama bu sınıflandırma erkekler için de geçerli, bilmiyor musunuz?
Evlenilecek-eğlenilecek erkek kadın sınıflandırmasından söz ediyorum işte. Erkekler, eğlenilecek kadınla eğlenip evlenilecek kadınla evleniyorlar, diye kabahatli oluyorlar. Kadınlar ise eğlenilecek erkekle evlenip sonra duvara toslayınca tüm erkekleri suçluyorlar.
Zaten, evliliklerde mutlu olabilen çiftlere bakarsanız, birbirlerini tamamladıklarını, eksikliklerini birbirlerinde giderip mutlu olduklarını göreceksiniz.
Rumuz: Bir erkek
Doğrusunu isterseniz, tek taraflı düşünmemem lazımdı. Yazdıklarınıza bakınca, haklı olduğunuzu fark ettim. Kadınlar da bazen inanılmaz hatalara düşüyorlar.
Özellikle kendilerine heyecan veren, biraz serseri ruhlu, uçarı, hayalperest macera meraklısı, bu nedenle de aslında hiç güven vermeyen erkeklere bayılıyorlar...
Daha sonra da evlilik hayatında, o erkeğin hiç de evlenilecek erkek olmadığını fark ediyorlar. Ve başlıyorlar sızlanmaya, mutsuz oluyorlar.
Büyük ihtimalle de ayrılıyorlar.
Buna karşılık ağırbaşlı, saygılı, sorumluluğunu bilen, kadınları önemseyen erkekler onlara monoton ve sıkıcı geliyor.
Dediğiniz gibi, onunla evlenmek yerine diğerini seçebiliyorlar. Ne dersiniz kaderin bir oyunu mu bu?
Bir doktorun şifa formülü sedef hastalığıma çok iyi geldi
Sevgili Güzin Abla, zaman zaman köşenizde sedef hastalığıyla ilgili şifa arayan insanların sizden yardım istediklerini okuyorum.
Ben de 19 yıldır sedef hastasıyım.
Televizyonda konuk olan bir cildiye doktorunun önerdiği formül nedeniyle, iyileşen hastasının teşekkür ettiğine şahit oldum.
Bilgiyi veren doktor olunca güvendim, tatbik ettim ve çok faydasını gördüm. Köşenizde hiç tereddüt etmeden yazabilirsiniz. Eminim okurlarınızdan benim gibi sedeften muzdarip olanlar çok yararlanacaklardır.
Bana çok çok iyi geldi, tabii başka doktorlara da sorabilirler. Ne yazık ki doktorun adını not etmeyi unuttum.
Formül ise şöyle: 700 gr. hakiki bal, 50 gr. çörek otu, 50 gr. zencefil. Çörek otu ve zencefil toz haline gelinceye kadar çekilecek. Karıştırılıp bitinceye kadar her sabah aç karnına bir kaşık yenilecek.
Bu arada torunumun alerjik hastalığı ve okulda vücudunun güçlenmesi için Marmara Üniversitesi’nden Prof. Elif Karlı da, çörek otunu balla karıştırıp sabahları yemesini önermişti.
Rumuz: Sedef
Yardımınız için sonsuz teşekkürler. Gerçekten sedefle ilgili çok fazla mektup alıyorum. Bazen de çaresiz kalıyorum.
Ben de bu formülde sakıncalı bir besin olmadığını gözlemledim.
Doktora danışıp bir denemekte yarar var. Özellikle son zamanlarda zencefil ve çörek otunun yararlarından çok söz ediliyor.
Paylaş