İngiliz sevgilimin yaşam felsefesine ayak uyduramadım

Merhabalar sevgili Güzin abla, yıllardan beri annem sizin sayfanızı sürekli okumakta ve zaman zaman da bana zorla okutmaktaydı. Åžimdi ise bırakın zorla okumayı, içinde bulunduÄŸum durum nedeniyle, fikir almak için aklıma siz geldiniz. Ben Bodrum Yalıkavak’ta yaşıyorum... Bir Ä°ngiliz niÅŸanlım var; ancak her ne kadar birbirimizi sevsek de kendisinin Ä°ngiltere ’de kaldığı zamanlarda sürekli tartışıyoruz. Bu da benim dengemi ve iÅŸ hayatımı çok sarsıyor.Â

Size sormak istediğim; hayatta aklıma bir İngiliz’le tanışacağım bile gelmezken; bir İngiliz kız arkadaşım oldu... Üstelik onu çok da seviyorum... Kafamı başka hiçbir şeye veremiyorum; aklım hep onda. Üstelik İngilizler’in yaşam felsefesine aklım tam olarak yatmıyor. Zaten genellikle bu sebepten tartışıyoruz. Acaba problem bende mi? Biraz daha mı anlayışlı olmalıyım? Onu daha özgür mü bırakayım? Yoksa başka bir karşı cinsle, kısacası kendi dilimden ve dinimden birisiyle mi olmalıyım? Görüşünüzü almak istedim; umarım cevap verirsiniz.

Rumuz:Akbulut

Sevgili oğlum, her ne kadar sevgi ve aşk, dil, din, ırk, mezhep, sınır tanımaz desek de, elbette çok farklı anlayış ve kültürle yetişmiş iki ayrı ülke insanının birbiriyle hemen bağdaşması beklenemez. Sen onu çok sevdiğinden söz ediyor, ama onun sanırım senden farklı olarak, daha bağımsız, daha özgür, daha serbest davranmasına katlanamıyorsun. Ama o bu şekilde yetişmiş olabilir. Gerek ailesinin eğitim şekli, gerekse ülkesindeki ilişkiler bu özgürlük anlayışını aşılamışken, şimdi birden bire, bir Türk delikanlısının, onu sıkıp, rahat bırakmaması, her şeyine karışması, kıskançlık krizine girmesi, onu şaşkına çevirmiştir. Türk erkeği "Ben bilirim, ben yaparım " diye düşünür ve yanındaki kadına hep zayıf ve himayeye muhtaç gözüyle bakarken, İngiliz genç kızlar, başlarına buyruk, akıllarına eseni yapabilen, kimseye bağımlı olmak istemeyen, kişiliklerini ezdirmekten kaçınan yapıdadır. Ben genç kızın Bodrum’da ne iş yaptığını bilmiyorum ama eminin birkaç aylık kısa süreli işlerde çalışıyordur. Belki de sana olan aşkı yüzünden oraya geliyordur. Ama sen onu böyle sıkar, boğarsan sanırım katlanamaz.

Kafanı önüne koy, düşün... Bu beraberliğin eğrisini, doğrusunu, onunla gerçekten yapıp, yapamayacağını, onun alışkanlıklarına ayak uydurup uyduramayacağını. Ona göre karar ver... Elbette bir Türk kızıyla daha uyumlu bir beraberlik kurabilirsin. Ama eğer gerçekten ilişkinde aşırı kıskançlık, aşırı baskı uyguluyorsan, sanırım bizim kızlar da dayanamayıp kaçabilirler.

ÇÖPE ATACAKLARINIZI BİZE YOLLAYIN

Ben Şırnak Kız Meslek Lisesi müdiresiyim. Sizden okul olarak bir ricamız olacak. Lütfen yanlış anlaşılmasın, değerlendirebildiğiniz ürünlere değil sadece çöpe atmayı düşündüğünüz ürünlere talibiz.

Örneğin kaçık çorap, kırılmış bir biblo, sökülmüş yırtılmış yıpranmış bir giyecek gibi...

Veya herhangi bir ambalaj kağıdı, onun kurdelesi de olabilir... Elinizin altındaki çöpe atmak istediğiniz her şey işimize yarayabilir. Lütfen kullanabileceğiniz veya maddi olarak size geri dönebilecek şeyleri düşünmeyin. Sizden kullanılmamış ve satabileceğiniz ürünleri de istemiyoruz. Nedenini açıklamak daha duyarlı olmanızı sağlayacak diye düşünüyorum.

Okulum tam gün ve öğrencilerim genel olarak köylerden geliyorlar. O yüzden öğle yemeği yiyemiyorlar. Onlara öğle yemeği çıkarabilmek için, öğretmen arkadaşlarımla birlikte kermes düzenliyoruz. Ve bu tür atık materyalleri değerlendiriyoruz.

Bu konuda duyarlı olursanız ve bir kişi de olsa çevrenize iletirseniz çok sevinirim.

Unutmayın sizin o çöp dediğiniz şey bir kız öğrencinin bir öğün de olsa karnının doymasına yarayacak bir ürüne dönüşebilir... Şimdiden teşekkürler.


Nazmiye Demirel Kız Meslek Lisesi/Şırnak Tel:(0486)216 17 34 e-posta: nazmiyedemirel@edu.tr.tc

Doğu ’daki okullarda çocuklarımızın her şeye ihtiyacı olduğunu unutmamalıyız. Evlerimizde gerçekten gerekli gereksiz, kırık dökük, çatlak, eğri büğrü ne kadar kullanmadığımız eşya vardır kim bilir?.. Mutfak raflarını bir karıştırsak, elbise dolaplarını, çekmeceleri indirip bir baksak. Hele şu bahar aylarında bir, dip bucak temizliği yapsak... Eminim bu çocuklar için yığınla "çöpe atılacak " eşya buluruz... İşte bu kahraman öğretmenler de onları geri kazandırarak, çocuklara öğle yemeği sağlamaya çalışıyorlar.

Babamın hastalığına bir çare arıyorum

Güzin abla, senelerdir babamın dizinde ve kollarında kabuk kabuk kalkan yaraları var ve şimdiye kadar hiç bir şey fayda etmedi. Geçenlerde köşenizde bir yazıda, bu hastalık için bir ilaç önermiştiniz; bu ilacın adını bir kez daha yazar mısınız? Daha doğrusu sanırım Dr. Canan Savaş Hanım tavsiye etmişti. İlacı tekrar verirseniz çok memnun olurum. Son umudumuz onda...

Rumuz: G. GÖK.


Sorununuzu tekrar Dermatolog Dr. Canan Savaş Hanım’a ilettim... "Sedef için hastayı görmeden ilaç önermeyiz, bu nedenle bir yanlış anlaşılma olduğunu düşünüyorum. Sedef, hastaya göre tedavi şekli değişen ve hastanın tedavi etkinliği açısından belli aralıklarla kontrol edilmesi gereken bir hastalıktır. Ancak tedavi olarak biliyorsunuz ki özellikle belli bölgelerde yama tarzında sedefi olan hastalara başarılı bir şekilde B. Clear tedavisi uygulanıyor. Seans sayısı hastaya göre değişmekle birlikte 10-15 seansta oldukça etkili olabilen bir yöntemdir bu..." Daha fazla bilgi için Dr.canan@kozmed.com adresine danışabilirsiniz.

Bu arada belki de benim daha önce köşemde sözünü ettiğim bir ürünün doktor hanım tarafından önerildiğini düşünmüş ve karıştırmış olabilirsiniz... Sedefin en çok sıkıntı veren, görünümüyle sorun yaratan lezyon ve kızarıklıklarını gideren bir sağlık desteği losyon var: Blue Cap. Yoksa sorduğunuz ürün bu muydu? Sedefle ilgili yeni bir şey öğrenirsem, tekrar yazarım.
Yazarın Tüm Yazıları