Paylaş
Merhaba Feyza Hanım...
Sizi yıllardır okuyorum ve bu tür taleplere sıcak bakmadığınızı biliyorum. Yine de sizin çok iyi bir insan ve yardımsever biri olduğunuza inandığım için şansımı denemek istedim.
Gazetede yerinizin kısıtlı ve zamanınızın değerli olduğunu bildiğim için yazımı kısa tutacağım.
İtiraf etmeliyim ki, size bu yazıyı yazmadan çok düşündüm, hatta kaç kez yazıp sildim hatırlamıyorum.
Çünkü benim için de bunu yapmak hiç kolay değil.
Ben 54 yaşında, küçük bir kasabada yaşayan bir kadınım. Bu yaşıma kadar hiç evlenmedim, açıkçası evlilik olayına da hiç sıcak bakmadım.
Ancak bir süredir hayatın beni yorduğunu, tek başınalığın zor olduğunu, sadece acıların değil sevinçlerin de paylaşılması gerektiğini düşünmeye başladım.
Benim arayışım, mümkünse yurtdışında yaşayan, üniversite mezunu, iyi eğitimli, güvenebileceğim, saygı ve sevgi dolu, yaşıma uygun biri.
Evlilik kurumuna saygı duyan, aynı yuvada hayatımın geri kalan yıllarını huzur içinde geçireceğim biri.
Ülkemizin hayat şartları malum, benim maddi bir birikimim ve mal varlığım maalesef yok. Bunu sorun etmemeli. Benim ona verebileceğim tek şey sevgimdir. ◊ RUMUZ: SEVGİ YOLU
YANIT
Sevgili okurum, haklısınız bu konuya sıcak bakmıyorum ve genellikle bu tür mektupları yayınlamıyorum. Birkaç istisna dışında tabii.
Sizinki de o istisnalardan biri... Sıcak bakmayışımın nedeni bu yolla evlilik gerçekleşebileceğine inanmamam. Bu tür adımlardan aklı başında bir sonuç alınabileceğini düşünmemem.
Çünkü bu tür mektuplara karşılık verenlerin çoğu macera peşinde, gayrıciddi, eğlence ya da heyecan arayışında.
Büyük bir umutla ve inançla bana yazan insanları hayal kırıklığına uğratmaktan hiç hoşlanmıyorum.
O nedenle de köşemde bu mektuplara yer vermiyorum.
Annem, zamanında evlilik temalı mektuplara daha sık yer verirdi. O zaman mail yoktu, çuvallarla mektup gelirdi. Onları tasnif etmek bile çok zordu.
Annem birkaç çiftin evlenmesine vesile olmuş, hatta onlara nikah şahitliği yapmıştı.
Ama zaman değişti, insanlar değişti, o samimiyet kalmadı.
Siz de bütün içtenliğinizle, bana inanarak bu mektubu yazmışsınız.
Satırlarınızdan yalnızlığınızı ve hayattan beklentilerinizin tükendiğini o kadar net hissettim ki, sizin için üzüldüm. Bir kadın için 54 yaş çok fazla değil ama az da değil.
Pek çok yaşanmışlık içeren, türlü acıları sindirdiğiniz bir 54 yıl olmalı bu...
İşte o nedenle mektubunuzu yayınlıyorum, samimiyetinize inandığım, son bir umutla bana yazdığınızı düşündüğüm için.
Okurlarım size cevap vermek için bana yazabilirler. Ancak umarım bana sizin için başvuruda bulunmak isteyenler, sizin bu samimiyetinize uyum sağlayabilecek, gerçekten evliliği düşünen, hiçbir art niyet taşımayan insanlar olur.
Lütfen iyice araştırmadan onlarla irtibata geçmeyin.
Sizi oyalamak isteyen kötü niyetli kişilerden uzak durmayı bilmelisiniz. Size şans dilerim sevgili okurum.
Paylaş