Eğer hamile değilsem yuvam yıkılacak

Derdimi seninle paylaşmak istedim; kimseyle konuşamıyor derdimi kimseye anlatamıyorum ablacığım... Ben 25 yaşında Almanya’da yaşayan bir genç kadınım, 1 ay önce evlendim çok güzel bir düğünüm oldu. Her şey yolunda gidiyordu. Ama ben çok utangaç bir insanım, o yüzden sorunumu kimseyle konuşamadım; benim derdim "çocuk” abla. Merak ettiğim ise, hamile miyim, değil miyim? Hiç
doğum kontrol hapı kullanmadım. Geçen hafta doktora gittim. O da hiç bilgi vermedi; "Daha çok erken, bilemem" dedi. Ama benim duyduğuma göre 1 aydan itibaren belli olurmuş; bu doğru mu abla?
Üstümde bir halsizlik var, kafamı kaldıramıyorum hiç. Bazen bulantım oluyor, sanki biraz karnım şiş ama bunların hamilelikle bir ilgisi var mı?
Ablacığım aslında derdim dediğim, eşim çok çocuk istiyor ve bana sürekli "Senin aslında hamile olman gerekirdi" deyip duruyor. Eğer hamile değilsem beni terk etmesinden korkuyorum. Ne olur bana bir ümit ver, inşallah bir an önce bebeğim olur; yoksa yeni kurduğum yuvam yıkılacak.
RUMUZ: ÇOK ÇARESİZİM ABLA

El insaf kızım! Bir aylık bir evlilikte hemen hamile kalıp kalmadığın tartışılır mı hiç? Hayretler içinde kaldım, eşinin tutumunu aklım almadı. Hiç böyle bir baskıyla yaşanır mı?
Bu anlattıklarından hamilelik de düşünülebilir, psikolojik olarak kendini hamileliğe hazırladığın için de bu belirtileri hissediyor olabilirsin. Çünkü elbette biliyorsun, hamile olmak için önce adetlerinin kesilmiş olması lazım. Ayrıca hamileliğin ilk üç ayında bulantılar olur. Halsizlik, uyku hali, karında gerginlik, bel ağrıları ortaya çıkabilir. Ama bunları gerçekten hissediyor da olabilirsin, ki o zaman hamile kaldığın düşünülebilir. Ancak o kadar çok hamile kalmak isteğiyle ve hatta endişesiyle dolusun ki, bu belirtileri tümüyle psikolojik olarak da hissedebilirsin. Hatta tıpta yalancı hamilelik olarak adlandırılan bir sorun vardır. Hamile kalmak için büyük bir arzu duyan kadın, bazen tıpkı hamileymiş gibi, adetten kesilir, karnı şişer, göğüsleri büyür, bulantılar hisseder ama sonuçta hamile değildir. Bu bir süre sonra anlaşılır.
Bu nedenle kızım, eşin de sen de lütfen bu kadar erken bu konuyu sorun haline getirmeyin. Bu kadar üstüne düşmeyin bu işin. Allah her şeyin hayırlısını versin, biraz sabredin. Evlenir evlenmez hamile kalacaksın diye de bir kural yok elbette.

Evleneceğim adama bakire olmayabileceğimi söylesem mi

Sevgili Güzin Abla, konuya nereden ve nasıl başlasam bilmiyorum ama senden fikir almak çok önemli benim için. 26 yaşındayım. Geçmişte yaşadığım olaylar şimdi beni çok yaralıyor. Bundan 7 sene önce bir genci çok sevdim. O zamanlar her şey bana şaka gibi geliyordu. O beni asla sevmedi. Ben bunu bile bile ona yaklaştım. O da tabii biliyordu ona olan sevgimi ve bundan yararlandı. Şimdi onu suçlamıyorum çünkü hata bendeydi. Yapmamalıydım. O zamanlar yaşarken, umursamadığım olaylar şimdi beni kahrediyor. Şu an hayatımda bir başka erkek arkadaşım var. Allah kısmet ederse evliliği düşünüyoruz, bu açıdan da bayağı bir yol aldık. Şu an öylesine karamsar bir durumdayım ki bana ancak sen akıl verebilirsin. Benim eski arkadaşımla her yakınlaşmamızda azda olsa kanamam oluyordu. Onda da erken boşalma sorunu vardı. Biz onunla hiçbir zaman tam anlamıyla beraber olamadık. Ben şu an ne durumdayım bilemiyorum. Sevdiğim kişiye geçmişimde yaşadıklarımı anlatayım mı yoksa her şeyi bir tarafa bırakıp hiçbir şey yaşanmamış gibi mi davranayım. Ya da hiçbir şey anlatmadan, hayatından usulca ellerimi çekeyim mi? Onu çok seviyorum ama kararsız bir durumdayım. Bana hemen cevap ver, yakında ailesi beni istemeye gelecek. O ana kadar karar vermiş olmam lazım.
RUMUZ: KARARSIZIM

Her ne kadar tam anlamıyla sevişemedik diyorsan da kızım, her seferinde az da olsa bir kanama geçirmiş olman, kızlık zarında bir zedelenme olduğunu gösteriyor. Yine de tam anlamıyla yırtılmamış da olabilir. Bunu ancak bir kadın doğum uzmanı anlar. Şimdi çok iyi anlaştığın ve seni seven, senin de çok sevdiğin bir gençle evlenme arifesindesiniz. Bugüne kadar ona, eski sevgilinden söz etmiş olmalısın. Onunla yaşadıklarını tüm ayrıntılarıyla anlatman elbette yakışık almaz ama sanırım o en azından bazı yakınlaşmalarınız olduğunu düşünebilir. O sorarsa gerçeği anlatırsın. Ama konuyu açıp da mutluluğunuzu yıkmanın anlamı yok. O akıllı bir erkekse bazı şeyleri zaten tahmin edebilir. Sen önce bir muayene ol bakalım.

Annem fıtıktan kurtulmak için 3 ay korseyle yaşadı

Sevgili Güzin Abla, 22.10.2007 tarihli Kelebek'te “anlayan ben” rumuzuyla size yazan arkadaşın sorununu okudum. Annesinin bel fıtığı rahatsızlığını anlatıyordu. Aynı sorunları annem de yaşadığı için kendisine ve belki bu tür sorunu olan tüm okurlarınıza yardım etmek istedim.
Biz İstanbul'da bir uzman doktorun tedavisinden çok fayda gördük. Tavsiye ettiğimiz ve tedavi gören  tanıdıklarımız da aynı doktordan çok yararlandılar. Doktorumuz hastalarına özel bir korse veriyor. Korsenin içine özel bir maddeden yapılan ve ısıtılarak vücudun kalıbını çıkartan bir destek yerleştiriliyor. Annem bu korseyle yaklaşık 3 ay yaşadı. Gece-gündüz hiç çıkarmadan. Sadece banyosunu yaptırırken çıkarıyordu. Ve fıtık probleminden kurtuldu. Önceleri yürüyemeyen annem, egzersiz yapar hale geldi. Belki korsenin fiyatı biraz yüksek: 450 YTL civarındaydı. Ama ameliyat ve riskleri düşünülürse birçok kişinin tercih edeceğini tahmin edebilirsiniz. Siz de bu hastalık nedeniyle çok acı çektiğinizi anlatıyordunuz. Belki okurlarınızdan faydalanan olur. Siz herkese yardımcı olmaya çalışıyorsunuz. İstedim ki benim de bir katkım olsun. Dileyen mail adresimden bana ulaşabilir.
e- mail: dgauche@hotmail.com
Ne mutlu bana, bel fıtığı hastalığımla ilgilenen o kadar çok okurum oldu ki... Hepinize müteşekkirim. Mail adresinizi veriyorum, onlara ayrıntılı bilgileri ulaştırırsınız. Katkınız için sonsuz teşekkürler.